El bebek gül bebek

Ana tarafından Mevlevi Şeyhi Osman Efendinin torunuyum... Dün ailece bir mevlit okunması için yeni restore edilen -anamın da doğup, büyüdüğü- Yenikapı Mevlevihanesi’ne gittik. Nefis bir Kur’an dinledik, Sema ayini izledik. İki saat günün olaylarının, kötülüklerinin baskısından kurtulduk!
Kara mizah
Sema’nın yapıldığı salonun bir tarafında 19 Mevlevi büyüğünün -bizim de dedelerimizin- sandukaları var! Eşim yanında oturan Leyla adlı akrabamıza, “Restorasyondan önce bu sandukalar dışarıdaydı, içeri almışlar” dedi. Leyla, kara mizah yaptı; “Onları da mı içeri almışlar” dedi!
Yakındır, evrensel hoşgörünün insanları Mevlevilerin de “Ergenekon”a bağlanmaları!
Bunları yazarken televizyonda Bostancı’daki terörist -herhalde PKK -belki de taşeron DHKP hücre evlerindeki çatışmayı izliyordum. Bir televizyonda -Kanal 24 olacak- yorumcu veya sunucu, bu teröristlerin Ergenekon bağlantılı olduğunu söylemez mi? “Kara Mizah” dan öte, budalalıktan öte, çılgınlıktan da öte, maksatlı tezvirat!
Tezviratın asıl kaynağı, asıl çete başka bir cemaatte... Medyadaki başka uzantılarında! Mesela “tutuklu generallerin GATA’dan kaçırılacağı” tezviratı... Ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin “Ergenekon” la bağlantısı... Melun hayal gücünün hududu yok ki!
TBMM’nin 89. Kuruluş yıldönümünde, ülke ve millet olarak, bakın neredeyiz. İleri gideceğimize, süratle gerilere, hatta 1920’den de gerilere gitmekteyiz! İstanbul’daki “Osmanlı Meclisi Mebusanı” dağıldıktan sonra, Ankara’da TBMM kurulurken, işgal altındaki ülkede dahi ilerisi için umut vardı. Ya bugün? Ergenekon kâbusu içinde boğulmuşuz. Davanın gönüllü “savcısı” Başbakan Erdoğan; “Yargı sürecini beklemeli. Akla kara belli olsun” diyor. Amma “kara” olduğu şimdiden belli. Bu kâbus daha ne kadar sürecek? Sonra neler olacak. Asıl, bugün “içeride” bulunanların çoğu, belki aylar ve hatta yıllar sonra aklanırlarsa, onlara kaybettiklerini kim, nasıl geri verecek! Bunun hukukta bir cevabı
var mı?
Ve Obama
Obama, soykırımı anlamına gelen, “büyük felaketin” Ermenicesini söylemesinin daha beteri “katliam” demesi üzerine, bizim sözde aydınlar memnun oldular ve “özür dilemek” için cesaret alıyorlar! Bu adamlar Ermenilerin Türkiye’de, Azerbaycan’da, “katliama” uğrattıkları, PKK’nın öldürdüğü, binlerce Türk insanını anmayı, acaba neden hiç düşünmezler de Hrant Dink’i boyuna anarlar? Çünkü hepsi “Hrant Dink”, ama hiçbiri “Türk” değil! Hoş, böyle bir iddiaları da yok, hatta Türk olmaktan utanırlar!
Başbakan Erdoğan, Obama’nın açıklaması hakkında, “Türkiye bu noktada el bebek gül bebek okşanacak veya aldatılacak bir ülke değildir” , buyurmuş.
Hani, böyle okşanmaktan, Beyaz Saray’ın Oval Ofisinde arkanızın sıvazlanmasından, ağızlarınıza bir parmak bal çalınmasından, memnun oluyordunuz! Obama’nın -Obamaların- ne olduklarını şimdi mi anladınız? İngilizce “Good Morning Mr. President”. Ama, Amerika ve Obama bunlar; severler de döverler de!
Serkisyan, Nalbandyan ve Ermenistan hükümeti ortağı Taşnaklar (kim oldukları malum) Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi konusunda “Kapının açılması, soykırımı ve tazminat taleplerimizden vaz geçeceğimiz anlamına gelmez” diyorlar. Şimdi Hükümete, Erdoğan’a ve Ali Babacan’a düşen; Ermenilere, Obama’ya ve AB’ye, asıl “kapıyı” göstermektir! Sıkacak mı?
- Yorumlar 0
- Tarihten günümüze istikamet nereye...23 Aralık 2013 Pazartesi 00:00
- Demokrasi ve özgürlük16 Aralık 2013 Pazartesi 00:00
- Ebabil kuşları ve Atatürk19 Kasım 2013 Salı 00:00
- Bir zamanlar örnek bizdik!..10 Kasım 2013 Pazar 00:00
- Dalyaya 10 kaldı...29 Ekim 2013 Salı 00:00
- TV, Türkiye’ye arka kapıdan giriş yaptı!16 Ekim 2013 Çarşamba 00:00
- Kimin bayramı!..15 Ekim 2013 Salı 00:00
- Dert mi ararsın?05 Ekim 2013 Cumartesi 00:00
- Bir dertleşme27 Eylül 2013 Cuma 00:00
- Gündemdeki Paşa...16 Ağustos 2013 Cuma 00:00
- Kimler bayram ediyor!..10 Ağustos 2013 Cumartesi 00:00
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.