Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ

Yavuz Selim DEMİRAĞ

El öpme vakası...

Meclis'teki "el öpme vakası" üzerine yandaşlar operasyon için mevzi alıp bel altı vuruşlara devam ediyor. Bu pilavın çok su kaldıracağı belli. Sosyal medyada hedefe konanlardan birisi de Koray Aydın... İYİ Parti Teşkilat Başkanı, kuruluş ve aday listelerinde beklentileri gerçekleşmeyenlerin hedefinde. "Bahçeli'nin Truva Atı" diyenler bile var. Aydın'ın avukatı değilim. "İlk defa Bahçeli'nin elini sıkıp, diğerlerine cesaret verdi" gibi düşünenlere Sözcü gazetesine yaptığı açıklama ile cevap verdi. Bizim için beyan esas. "Nezaket ilişkisine farklı anlam yüklemeyin" diyor. Aydın ile görüşmedim. MHP'de 3 kez Genel Başkan adayı olan Aydın'ın ömrünü verdiği MHP'den gözyaşları ile istifasına tanık oldum. Hepimizin ruh hali farklı. Koray Bey daha genel kurul salonuna girmeden Bahçeli'nin İYİ Partili vekilleri tebrik ettiği haberini almış. Kaderin cilvesi. TBMM'de MHP ile İYİ Parti sıraları yan yana. Daha önce de MHP'nin sıraları HDP ile yan yana idi ve Bahçeli başta Ahmet Türk ve Hasip Kaplan olmak üzere HDP yöneticilerinin ellerini sıkarak fotoğraf vermişti. MHP'nin ilk sırasında  Genel Başkan titri ile Bahçeli oturuyor. İYİ Parti'de Akşener Meclis'te olmayınca ilk sıraya Teşkilat Başkanı olarak Koray Aydın'ın oturması mecburi... Yani statüleri bir anda eşitlenmiş oluyor. 40 yıl öncesine dayanan da bir hukuk var. Arkasını dönse, kafasını çevirse bile bir an yüz yüze gelme ihtimali her zaman var. Dediğim gibi Aydın ile görüşmedim. Ama aynı duyguları çoğu zaman yaşadığımız için içinden geçenleri tahmin edebiliyorum. "Sen bizim 50 yıllık partimizin bölünmesine sebep oldun. Bize bunca iftira attın. Ama biz sana rağmen 9 ay içinde senin kadar oy alıp, seninle eşit mesafedeyiz" diye belki de "gol" atmak istemiş olabilir. Bu yüzden öküz altında buzağı aramanın doğru olmayacağı kanaatindeyim.

Tablonun tamamı...

Fotoğrafları, görüntüleri tek tek değerlendirmek yerine tablonun tamamını yorumlayalım. Bahçeli, planı gereği yemin eden her İYİ Partili vekili alkışlayıp, tebessüm ederek bir nevi "günah çıkardı"... Elini güçlendirmek için sözde ilk adımı kendi atmış oldu. Bulunduğu sıradan kalkıp kulise çıkmak için en yakın koridor olan en sondaki İYİ Parti sıralarından yürüyüp, çıkarken de oturan İYİ Partili vekillere "Hayırlı olsun" reveransı yaptı. Söz konusu vekiller de medeni ilişkiler sınırlarında selamı ve temenniyi kabul ettiler. İYİ Partili Hayati Arkaz hayat tarzı ile son derece mütevazıdır. Heyecan ve refleks ile ayağa kalkıp, işi daha ileri götürüp, 20 yıl boyunca MHP'de yaptığı gibi elini öpmüştür. Keşke öpmeseydi.

Moda deyimle "empati" yapıyorum. Hoş görmek için zorluyorum kendimi. O sırada "Arkaz, Aydın ve Dervişoğlu'nun yerinde olsam ne yapardım?" diye gece boyunca uyumadım, içimden kendimle hesaplaştım. Gazetemin yazarı pusuya düşürülüp öldüresiye dövülmüş. Binamız, aracımız kurşunlanmış. Tehdit ve şantajlara maruz kalmışız. İmzasız ihbarlarla yazarlarımız günlerce gözaltına alınmış. Güvenlik kameralarının önünde 25-30 Vandal gazetemizi işgal etmeye kalkışmış. Kırıp, dökmüş. Yetmemiş 26 Haziran günü sözde "Teşekkür" ilanı ile aralarında bu satırların yazarının da bulunduğu yazarlarımıza hakaret yağdırılarak, hedef gösterilmiş.

Kimse kusura bakmasın bunca yaşananlardan sonra benden kimse "af" beklemesin. Asla selamını almazdım, yüzüne bakmazdım...

***

Gelelim bu konu üzerindeki tartışmalara son vermeye. Partinin kurucu Genel Başkanı ve yöneticilerini hayasızca suçlayanların hak ettikleri cevaplar verildi ve mutlaka verilecek. Başta Sayın Hayati Arkaz olmak üzere Bahçeli'nin elini sıkanların bir açıklama ile "Yanlış anlaşılmalar üzerine Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener ve İYİ Parti'nin tüm mensuplarından özür diliyor, hedefimize daha fazla inançla yürüyeceğimizin bilinmesini istiyoruz" mealinde basın duyurusu yapılmalıdır. Merhum Demirel'in ifadesi ile "Siyasette 24 saat çok uzun bir süredir." Ancak bu vaka bu isimlerin peşini kısa sürede bırakmaz. Hatadan dönmek de erdemdir. Unutmayalım ki Türkiye'nin İYİ Parti'ye ihtiyacı var. Bu maya tutmuştur. Mart ayında yapılacak seçimde başarı şarttır. Söylentileri bir kenara bırakıp, kapalı kapılar ardında sinsice planlanan oyunları bozmak için başta milletvekilleri olmak üzere tüm partililer ve gönül verenler fedakârlık yapmalıdır.

Sonuçta olan olmuştur. Bundan sonraki tavırlar daha önemlidir... Vesselam...

Yazarın Diğer Yazıları