Emekliden hükümete tepki
Aynı kuruluşlar; farklı uygulamalar sebebi ile 9 milyonu aşkın emeklinin, memur emeklisinin aldığı kadar bile zam almayacağını vurguladı. Toplu sözleşme masasında da yer istedi.
Memurların imzaladığı toplu sözleşmeyle 1,9 milyon memur emeklisine yansıyacak olan 2016 için yüzde 6+5, 2017 için yüzde 3+4 zam oranları emeklileri isyan ettirdi.
Üvey evlat muamelesi
Türkiye Emekliler Derneği Başkanı Kazım Ergün, 9,3 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisinin, mevzuat gereği memur emeklilerinden farklı bir mekanizmaya tabi olduğunu, TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranları kadar, yılda iki kez zam alabildiğini vurguladı. Emekliler arasında öz-üvey evlat muamelesi yapılmaması gerektiğini ifade eden Ergün, sendika ve toplu sözleşme hakkı istediklerini belirterek şunları söyledi:
Huzur getirecek çözüm
“Emeklinin Temmuz ayında aldığı zam, döviz kurundaki artışla beraber elinden alındı, gitti. Mutlaka emekliyi mutlu edecek, huzur getirecek çözümler bulunmalıdır. Radikal çözümler bulunmalı. Pansuman tedavileri insanı iyileştirmez.”
Asıl sorunun 2016 başında yaşanacağını, SSK ve Bağ-Kur emeklisine enflasyon oranı kadar zam verilirken, memur emeklisinin yüzde 6 zam alacağını kaydeden Ergün şöyle devam etti: “Dövizin fırladığı bir dönemde, Türkiye’de çok büyük bir bolluk varmış gibi enflasyon düşük gösteriliyor. Emeklilerin en büyük harcaması, gıda harcamasıdır. Buradaki artış yüzde 15- 20’leri buluyor, emekli 6 aylık enflasyon toplamı bu yıl ilk altı ayda yüzde 2,33, ikinci altı ayda yüzde 4,76 aldı. Temmuz ayından itibaren da sıfıra yakın çıkıyor. Bir tarafa yılın başında yüzde 6 zam vereceksiniz, emekliler arasındaki makas daha çok açılacak. Ülkeyi yönetenlerin, yönetime talip olanların bu hesapları iyi bilmesi gerekir.” DİSK Tüm Emekliler Sendikası Başkanı Veli Beysülen de, TL’deki değer kaybına işaret ederek şu değerlendirmede bulundu: “2014 Aralık ayına göre; 2015 yılının ilk 8 ayında Türk Lirası, dolara göre yüzde 24, altına göre ise yüzde 19 değer kaybetti. Çalışanlar ile emeklilerin harcama kalemleri içinde önemli bir yere sahip olan gıda ürünlerindeki fiyat artışı yüzde 20”
‘Anayasa’ya da aykırı’
İşçi, Memur ve Bağ-Kur Emeklileri Derneği Başkanı Hamdi Öz ise, emekliler arasında ayrım yapılmasının kabul edilemeyeceğini belirtti. Verilen zammın da seçime endeksli olduğunu öne süren Hamdi Öz, farklı zam sistemine karşı mücadele edeceklerini, bunun için tek çatı yasası çıkartılması gerektiğini ifade etti.
Prof. Durmuş Özdemir: Yüksek kur cebi vurdu
Uzmanlar; uzun zamandır devam eden döviz kurundaki artışların vatandaşın cebini ve dolayısıyla da ev ekonomisini olumsuz etkileyebileceğini hatırlattı. Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Durmuş Özdemir, bu konuda şunları söyledi; “Döviz kurundaki artış, TÜFE’ye oranla Y-ÜFE’yi daha yüksek oranda etkiler. Kriz dönemlerinde talebin kısıtlı oluşu nedeniyle, üreticiler, bırakın fiyat arttırmayı ürünlerini zorunlu olarak maliyet altında satmaya bile zorlanabilir. Bu tür durumlar, kriz ve iflasların başlangıcı olabilir, geçmişte de benzeri var.”
Cebinizde olanı harcayın
Türkiye’nin tasarruf oranının dünya ortalamasının altında olduğunu hatırlatan Durmuş Özdemir, tüketicilere şu uyarıda bulundu: “Kredi kartı kullanıcılarına, sadece var olan ve kesin gelecek olan paralarını kullanmalarını, asla dövizle borçlanmamalarını tavsiye etmek gerek. Türkiye, maalesef bir orta gelir tuzağına sürüklenmiştir.”
