MEDYA POLEMİK

MEDYA POLEMİK
“Korkudan ders işlemiyoruz!”


(...) Aşağıda okuyacağınız mektubu, bir Anadolu üniversitesinde görev yapan bir akademisyenden aldım.
Malum nedenlerle ismi bende saklı ve mektubunda kimliğinin anlaşılmasına neden olabileceğim bölümlerini de ayıkladım.Umarım yöneticilerimiz de okur, toplumun nasıl bir barut fıçısına dönüşmekte olduğu konusunda bir uyarı olarak algılarlar.
Buyurun, mektup aşağıda:
 “(...) idareciler iletişim kurarak basına yansımasını engelliyor, ancak pek çok taşra üniversitesinde birikmiş ve tehlikeli patlamaya gebe bir enerji var.
Kastettiğim öğrencilerimiz. Gerginlik oldukça ürkütücü. Öyle ki, Süleyman Şah hadisesi ve Fırat’ın ölümü gerilimi büsbütün tırmandırdı.
Bazı günler üniversitenin bazı birimleri, ikinci öğretim derslerini kesiyor ve binayı tahliye ediyoruz. 23.00’te bitmesi gereken ikinci öğretim dersleri, 21.00’de veya bazı hallerde daha erken bitiriliyor. Dekanlar kendilerini kurtarmış oluyor işte. Üstelik de bu tahliye resmi yazıyla olmuyor, dekanlar veya meslek yüksek okullarında müdürler sınıfları gezerek boşaltmamızı istiyorlar.
Derslerde öğretim elemanları korkarak ders anlatıyor. Özellikle sosyal bilimlerde, verilen örneklere dikkat etme zorunluluğu kâbusa dönüşmüş durumda.
Derslerde ses kaydı yapan partili öğrenciler var, elbette yapsınlar ancak korku ve endişe bilimsellikten taviz vermeye davetiye çıkartıyor.
Öğrenci kulüplerinin akademik danışmanı öğretim elemanları AK Parti politikalarını meşrulaştıracak faaliyetler yapabiliyor. Örneğin ben öğrencileri gazete okumaya teşvik için ’Türkiye’de ve dünyada ne oldu?’diye bir uygulama yapıyorum, dönem başlayalı iki hafta oldu ve iki haftada öğrencilerin birbiriyle şiddet dolu sözler içeren tartışmalarına hâkim olamaz hale geldim.
Zaten şaheser bir eğitim vermiyoruz. Açıkça kötü eğitim veriyoruz. Ancak şimdi evrensel içerikte ders anlatmaktan uzaklaşmakla karşı karşıyayız.
Öğrencilerin sorularını cevaplarken, kavramlara nasıl takla attırdığımızı bir bilseniz, kahkaha tufanı oluşturacak çok satan kitap olur. (...) İstanbul’dan ’muktedire eleştiri kolay’ama taşrada değil.” 
Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet

Akil aday(!)
AKP’den aday adayı olan, “akil adam” Hüseyin Yayman’ın adaylığı garantilemek için yapmadığı kalmadı. Dünkü köşesinde yaranma çabalarını iyice alenileştiren Yayman, ’ne muktediri, ne de emanetçisini kızdırmayayım’diye uğraşırken göbeği çatladı:
Muhalefete ve bazı gazetecilere göre AK Parti’de büyük kriz var. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu anlaşamıyor. (...) Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık kulislerini yakından takip eden biri olarak yeniden ifade edeyim. Erdoğan ile Davutoğlu arasında strateji farkı olmaz, olsa olsa taktik farkı olur. Hele hele seçim öncesi kırılma bekleyenler ancak hayal kırıklığına uğrarlar.
Hüseyin Yayman Vatan

Eyvah; Erdoğan kadınları koruyacak
(...) Kadıköy vapurundan çıkan kadınların kıyafetini uygun bulmayan...
Kadınla erkeğin parkta aynı banka oturup sohbet etmelerini sakıncalı bulan...
“Kürtaj cinayettir”  diyerek kadının kendi bedeni üzerindeki kararına karışan...
“En az 3 çocuk... Doğurun doğurabildiğiniz kadar, Allah ne verdiyse”  diyerek, kadının kaç çocuk doğurması gerektiğine karar veren...
“Kadınla erkeğin eşit olmadığını söyleyen...
” Onlar, ’İnadına mini etek’desin, biz ahlaklı nesiller yetiştirmeye devam edeceğiz “ diyerek ahlakı etek boyuyla ölçen biri...
Kadına şiddet ve kadın cinayetleriyle mücadele edecekmiş miş!..
***
Sadrazam muavini yaptığı Bülent Arınç, kadının kahkaha atmasını ayıp sayıyor...
Sağlık Bakanı yaptığı şahıs, ” Kadının kariyeri anneliktir “ diyerek kadına akıl öğretiyor...
Partisinin ve yandaş kuruluşların toplantılarında kadınlarla erkekler ayrı ayrı oturtularak salonlar harem-selamlık haline getiriliyor...
Daha üç gün önce, çıkıp konuşma yaptığı Çalışan Kadınlar Kurultayı’nda ön sıraları erkekler alıyor, kadınlar arka sıralara atılıyor...
Sonra da kadına şiddeti özel ekiple takip edeceğini söylüyor...
(...)
Gölge etmesin başka ihsan istemez!..

Mehmet Türker Sözcü


Ankara’nın gündemi: MHP ile seçim ittifakı

(...)  Bugünlerde Ankara’da en çok konuşulan senaryolardan biri 7 Haziran seçimlerinde MHP ile BBP’nin seçim işbirliği yapması... Bu senaryoya Saadet Partisi’ni de katanlar var.
BBP lideri Mustafa Destici pazar akşamı “Ankara’nın Nabzı” nın konuğuydu. Edindiğim izlenim şu: Mustafa Destici ve arkadaşları böyle bir işbirliği için oldukça istekliler ve MHP lideri Devlet Bahçeli’den bir davet bekliyorlar.
Faruk Mercan Bugün
Beyoğlu’nda Türk ve Suriyeli dilenciler arasında kavga çıktı!
Suriyeli dilencilerin savaşacak güçleri varsa niye Suriye’ye gidip savaşmıyorlar?
Akif Kökçe Milliyet (Açık Pencere)