2008'de Erciyes resmen yasaklanırken, Balgat'ın lejyonerleri; ''tadında bırakmak"tan ve ''misyonunu tamamlamaktan'' dem vurarak velinimetlerine yaltaklandı. İşin acı yanı memleketimiz Kayseri'den bile ''ne oluyor'' sesi yükselmedi. Yılların hukuku ile muhalif kimliği bilinen Ozan Arif telefon ile arayarak ''Ne diyorsun bu işe" dediğinde "yasaklar delinmek" içindir diyebildim. Ömrünü inandığı harekete adayan Avşar Beyi Necip Dinçer'le beraber dedeleri Dadaloğlu'nun izinden giderek ''Ferman padişahınsa dağlar bizimdir'' sözleri ile ''Erciyes'i yaşatma'' kararını ilan ettik. Ozan Arif'in ''Tekir'de bir taşın üzerinde oturmaya var mısınız'' teklifine kısa sürede cevaplar geldi. Karaman eski milletvekili Seyit Osman Sevimli'nin de katılımıyla beraber Kayseri'de geçmiş yıllarda görev yapanlarla beraber sayımız ilkinde 300-500'ü buldu. ''Ülküdaşlık Hukuku'', bir kez daha çiğnenerek; Erciyes'te kahrından kalp krizi geçirerek vefat eden Paşa Tanbay'ın cenazesine gitmeyin emri yayınlandı. Siyasi ikbal adına helalleşmeye bile gelmeyenlerin bugün hiçbir şey olamamış gibi davranışına şimdilik dişlerimi gıcırdatıyorum... 

***                                                                                                                 

Erciyes Kurultayının yaşatılmasında en büyük gayret şüphesiz Yeniçağ gazetesinin yönetimi ve okuyucularıdır. Türkiye'nin en şöhretli ve para kazanan sanatçısı olma fırsatı yerine ''millî'' kalmayı tercih eden Esat Kabaklı'yı da anmadan geçemeyiz. İsimlerini tek tek zikredemediğim gönül dostları affetsin. Türkiye'nin bir ucundan üç-beş saatliğine hasret gidermeye gelenlere, Avrupa'daki işçi kardeşlerimiz de katıldı. 3 bin, 5 bin derken 10 bini geçerek, 8 yıllık yasağı tanımadan; Erciyes'teki Bayrağı yere düşürmeden taşımaya gayret ettik. Erciyes'in, ''Muhaliflerin toplanma alanı'' olmadığını defalarca ilan edip, yazılı ve sözlü olarak tertip komitesi adına yaptığımız çağrılar da ''Türk Milliyetçiliği'' ülküsüne inanan il, ilçe, belde belediye başkanlarını; geçmişten bu yana görev yapan Ocak Başkanlarını, milletvekillerini, partinin MYK üyelerini, Genel Başkanını, gönüllü kuruluşlar olarak nitelendirdiğimiz vakıf, sendika ve derneklerin başkan ve yöneticilerini her defasında davet ettik... Türkmen töresinde silahın ve davulun sesini duyan herkesin davetli olduğunu vurguladık. En başından sürçü lisan ettiysek affola sözleriyle olumsuzlukların faturasını peşinen kabul ettik. Gelenin de gelmeyenin de canı sağ olsun temennimizi ihmal etmedik.  

***                                                                                                                              

Perşembenin gelişi, çarşambadan bellidir. Geçtiğimiz yıl, 7 Haziran seçimleri sonunda aynı çağrıyı tekrarladık. Gerek sosyal medya, gerekse yazılı olarak davetimizi tekrarladık. Dahası her daim gönlümüzde olan kanaat önderlerini, uç beylerini Tertip komitesi üyeleri olarak telefonla arayıp davet ettik. Bir kısmı 1 Kasım seçimleri yüzünden gelemeyeceklerini beyan etti, anlayış ile karşıladık. 1 Kasım seçim hezimetinden sonra ''olağanüstü kurultay taleplerinde'' muhtemel bir değişim ile merhum Alparslan Türkeş'in mirası olan Erciyes ve Türk Kurultaylarının yapılması için kamuoyunda Genel Başkan adayı olarak bilinen isimlere de taleplerimizi götürdük. Şeksiz şüphesiz kabul ettiler. Kimseye daha önce gelmedi diye bir kırgınlığımızın olmadığının özellikle altını çizdik. 11 Temmuz günkü, MHP Genel Başkan adayları ortak basın toplantısında, 6-7 Ağustos'ta gerçekleşecek Erciyes Kurultayına katılacaklarını beyan ettiler. Şüphesiz her Türk Milliyetçisinin gönlünden geçen bir aday vardır. Tertip komitesi olarak her adaya eşit mesafede olduğumuzu beyan etmek zorundayız. Her şeyden önce Erciyes'in, milletimizin yeniden Ergenekon'dan çıkışına vesile olmasını arzu ediyoruz. Bu arada Sayın Devlet Bahçeli'nin ''orası yayladır, herkese açıktır'' sözlerini de takdir ile karşılıyoruz. Umarız Erciyes'e teşrif ederler...

Son olarak önemli bir hususa dikkat çekmek istiyorum. Tertip komitesinin imkanları kısıtlı. Erciyes'e gelmek için bizi arayanların çoğu çadır talebinde bulunuyor. Bu yıl yüz binden fazla kişinin gelebileceği ortada... Çadırlarını getirenlere düzenli olarak yer tahsis edilecek. Hele de Yörük-Türkmen obalarından kıl çadırlar bekliyoruz... Su ve tuvalet problemi olmayacak .Çalışmalarımız sürüyor. Tekliflerinizi, taleplerinizi bekliyoruz...