Erdoğan’ı otelinden almak isteyen FETÖ’cüler itiraf etti

Erdoğan’ı otelinden almak isteyen FETÖ’cüler itiraf etti
15 Temmuz darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kaldığı otele baskın düzenleyen ekipteki Astsubay Kuzu, verdiği ilk ifadesinde o geceye ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

15 Temmuz Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) yönelik darbe girişimi soruşturmaları devam ediyor. Anadolu Ajansı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, kaldığı otele baskın düzenleyen FETÖ’cü askerlerin ifadelerini yayınladı.

Timin başında bulunduğu belirtilen Astsubay Başçavuş Zekeriya Kuzu önemli itiraflarda bulundu.

BEREKET OLSUN DİYE 1 DOLAR

Kuzu, savcılık ifadesinde darbecilerin FETÖ bağlantısı, suikast planının ayrıntıları ve sonrasında olay yerinden nasıl kaçtıklarına dair bilgiler verdi. FETÖ'nin kritik ismi kendisine 'Öğretmen Arif' adlı birinin 1 dolar verdiğini, Gülen'in bereket olsun diye gönderdiğini söylediğini aktardı.

Israrla soy ismini öğrenmek istediği bu kişinin kendisine bu yönde bilgi vermediğini, soru sorulmamasını rica ettiğini kaydeden Kuzu, "Arif ile yaptığımız sohbetlerde artık Fetullah Gülen'in ismi geçtiği gibi kitaplarını da okuyorduk. 2012 yılı temmuz ya da ağustos ayına kadar bu şekilde buluşmalarımız devam etti. O dönemlerde bana tayininin çıktığını söyledi. Israrlarıma rağmen nereye çıktığını söylemedi. Arif, bundan sonra görüşeceği kişi olarak 'Tahir' isimli, yine öğretmen olduğunu söyleyen bir kişiyle tanıştırdı. Tanıştığım bu 3 kişinin de ortak özelliği telefon kullanmamalarıydı." şeklinde konuştu. 

MARMARİS BASKINININ DETAYLARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast için giden timin başında olduğu belirtilen Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş ile Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığındaki Muharebe Arama Kurtarma (MAK) biriminde albay rütbesiyle görev yaptığı dönemde tanıştığı bilgisini veren Kuzu, ifadesinde Marmaris'teki saldırının detaylarını da paylaştı. 

Darbe girişiminin olduğu 15 Temmuz günü Taner Binbaşı'nın kendisini arayarak Gökhan Paşa'nın üsse geldiğini ve Ramazan Elmas Albay'ın odasında olduğunu haberverdiğini ifade eden Kuzu, Ateş'in kendisine bir görev olduğunu, 36 kişilik malzeme ayarlamasını istediğini aktardı. Görevin ne olduğunu sorduklarında Sönmezateş'inhava fotoğrafı gösterdiğini kaydeden Kuzu, şu bilgileri verdi:

GÖKHAN GENERAL'İN YANINA ÇIKTIK

"Sönmezateş, bize bu fotoğrafın bulunduğu yerde üst düzey bir PKK'lı yöneticinin olduğunu ve bunu alacağımızı söyledi. 'Ekibin genç ve toplama ve bu işin nasıl olacağını' sorduğumda bana bununla ilgili uzun zamandır hazırlanan özelci bir ekibin olduğunu, bizim artçı görev yapacağımızı söyledi. Bu sayede arkadaşların tecrübe kazanacağını belirtti. Sonra göreve 'hayır' diyen personel olup olmayacağını sordu. Biz de personeli motive edeceğimizi söyledik ve yanından ayrıldık. Saat 19.00 civarı Taner Binbaşı, Gökhan General'in çağırdığını söyledi. Yanına gittiğimizde tedirgin ve morali bozuktu. Görevin iptal olduğunu, herkesin evlerine gidebileceklerini söyledi. Ben de üzerimi değiştirmek için Hasan Üsteğmen'le Kaklıç'a gittim. Kendisiyle çay içerken Taner Binbaşı beni aradı. Derhal gelmemizi istedi. Dönüp Gökhan General'in yanına çıktık. Kendisi misafirlerin geleceğini, göreve bugün çıkabileceğimizi ancak gelecek misafirlerin ilk başta beklenilen sayıda olmadığını, bizim ekip dahil 27 kişilik malzeme hazırlamamız gerektiğini söyledi.

LİDERLERİ ŞÜKRÜ BİNBAŞIYDI

Bir Skorsky, 14 civarında özel kuvvet personeli indirdi. Onları arabamıza alarak malzemeliğe götürdük. Liderleri daha önceden tanımadığım Şükrü Binbaşı'ydı. Gökhan General, Şükrü Binbaşı'ya 'Bu işin erbabı sizsiniz, bundan sonra biz size tabiyiz' dedi. Şükrü Binbaşı, belirlenen makineli tüfekçilere hava fotoğrafı üzerinden görevlerini anlatıyordu. Kursiyerlerin de önünde bir terör örgütü liderini almaya yönelik operasyon yapılacağını söylediğini öğrendim. Bu nedenle helikopter başına giderken kursiyerler yanımıza gelip 'Biz de gelelim' şeklinde coşkulu şekilde talepte bulunuyordu."

UCUŞ EKİBİNE BAĞIRIYORDU

Kuzu, "O esnada Gökhan General'in uçuş ekibine bağırdığını duydum. Yüksek sesle, emirleri Genelkurmay adına Hulusi Akar'dan aldığını, derhal kalkmaları gerektiğini söylüyordu. Bu esnada kim olduğunu hatırlamıyorum ancak bizim ekipten biri bana 'Cumhurbaşkanı'nı almaya gidiyormuşuz' dedi. Ben de bu durumu içerisinde bulunduğum helikopterin teknisyenine sordum. Kendisi bana baş parmağını kaldırarak 'tamam' işareti yaptı." diye konuştu. 

Marmaris'e geldiklerinde buranın fotoğrafının kendisine gösterilen yer olmadığını anladığını, yerleşim yeri olduğunu, helikopterden inen özel kuvvetler ekibinin havaya ateş ederek sivilleri uzaklaştırdığını anlatan Kuzu, 50 metre önlerinden giden özel kuvvet ekibinin çatışmaya başladığını, silah sesleri duyduğunu söyledi.

'TESLİM OLUN, ROKET ATACAĞIZ'

Kuzu, "Villadan birisini çıkartıp bize doğru getirdiklerini gördüm. Şükrü Binbaşı, orada bulunan villanın içerisindekilere 'Teslim olun, yoksa roket atacağız' diye bağırıyordu ancak yanımızda roket yoktu. Bu şekilde bağırdıktan bir süre sonra el bombasına ait olduğunu düşündüğüm patlama sesi duydum." ifadelerini kullandı. 

Cumhurbaşkanlığı korumlarının bulunduğu odaya girerek bir tüfek ve tabanca aldığını, başka bir şey yapmadığını iddia eden Kuzu, sürekli telefonla konuşan Şükrü Binbaşı'nın, "Buradan derhal kaçmalıyız, helikopter gelmiyor." sözleri üzerine olayyerinden uzaklaşmaya çalıştıklarını ancak ateş altında kalınca Taner Binbaşı ile bir otele girdiklerini anlattı. 

Yanlarına gelen gelen özel kuvvet ekipleriyle kumsala indiklerini, oradaki evin içine girdiklerini aktaran Kuzu, burada da ateş altında kaldıklarını, silahını sürünürken kumsalda bıraktığını, önlerine gelen özel güvenlik görevlisinin tarifiyle ormanlık alana doğru ilerlediklerini ifade etti. Yaklaşık birkaç saat yürüdükten sonra mola verdiklerini kaydeden Kuzu, "Şükrü Binbaşı, bize Gökhan General ve ekibinin muhtemelen öldürüldüğünü, helikoptere yakıt alamadıklarını söyleyerek, bundan sonrası için hayati idame yapacağımızı söyledi. Kaçtığımız dönemde bizi yanına alan, yiyecek-içecek veren, konaklama imkanı sunan kimse olmadı. Kendi başımıza hayatımızı sürdürdük." dedi. 

HİZMET HAREKETİNDEN OLMAYAN VAR MI?

Kuzu, "Bir dinlenme sırasında İsmail Yüzbaşı isimli özel kuvvetçi bize dönerek, 'Burada hizmet hareketinden olmayan var mı?' diye sordu. Kimseden cevap gelmedi. Bu konuşma olduğu sırada biz 18 kişiydik." ifadelerini kullanarak, daha sonra MAK grubundan ayrılarak kaçmaya devam ettiklerini bildirdi. 

Marmaris saldırında polisi şehit eden kişinin Şükrü Binbaşı olduğunu öne süren Kuzu, Şükrü Binbaşı'nın kendisine ve ekibe polisi kendisinin öldürdüğünü, kendisi ateş etmese polisin ona ateş edip öldüreceğini söylediğini net şekilde duyduğunu söyledi. Kuzu, güvenlik güçlerinden kaçtıkları sırada birkaç kez teslim olmaları yönünde teklifinin olduğunu ancak yine Şükrü Binbaşı'nın bu teklifi polisin kendilerini gördüğü yerde öldüreceği gerekçesiyle kabul etmediğini savunarak, rahatsızlanan Taner Binbaşı'yı hastaneye götürmek istediklerini, bu sırada da yakalandıklarını anlattı. 

KANALİZASYONDA YAKALANMIŞTI

Erdoğan’ın otelden ayrılması ve darbe girişiminin bastırılması üzerine kaçan tim, günlerce ormanda saklanmıştı. Tim komutanı olduğu belirtilen Astubay Başçavuş Zekeriya Kuzu, kanalizasyon kanalında yakalanmıştı.