Erdoğan’ın, Bank Asya ile ilgili açıklamasına, yazarlar ve ekonomi çevrelerinden büyük tepki geldi. Tayyip Erdoğan’ın, Bank Asya hakkında sarfettiği “BDDK karar vermeli ve buna göre adım atmalı. Aksi takdirde bunun sorumlusu BDDK olur” sözlerine, sosyal medya üzerinden tepki yağdı.
BDDK’ya tehdit
Katar’dan dönüşünde, gazetecilerin sorularını cevaplandıran Recep Tayyip Erdoğan; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK)’nun, Bank Asya konusunda karar vermesi gerektiğini, aksi takdirde sorumlu olacaklarını söyledi. Erdoğan, Borsa İstanbul’daki tahtası işleme açılan Bank Asya’nın durumuna ilişkin olarak, şöyle konuştu, “Bank Asya tahtası açıldı, dip yapma süreci var. Burada bir gerçeği görmek lazım. Böyle; taşıma su ile değirmeni döndüremezsiniz. Bankacılığın kendine has kuralları var. Ona göre top oynamak zorundasınız. İstediği zaman vatandaş parasını çekebilmeli. Eğer vatandaş parasını çekemez hale gelirse, sermaye rasyosunda ciddi bir kapanma var demektir. BDDK’nın atması gereken adımlar var.”
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dünkü basın toplantısında, “Bank Asya ile ilgili olarak kanun sonu derece açık. Sorumlu olan kurum BDDK, açıklama yapacak kurum BDDK.” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Anayasa ve Bankacılık kanununu hiçe sayan Eroğan’ın açıkça suç işlediğini söyledi. Twitter hesabı üzerinden tepkisini dile getiren Tanrıkulu, “RTE’nin bir bankaya el konulmasını BBKD’dan açıkça istemesi büyük skandal. Bankanın cumhurbaşkanı eliyle batırıldığı ülkede hangi girişimci yatırım yapar!” diye sordu.
Ekonomi yazarı Murat Sabuncu ise tepkisini, “İlk kez bir devlet adamının bir bankayı batırmak için bağımsız kurula (BDDK) çağrı yaptığını görüyorum. Dünyada benzeri yok. Yeni Türkiye...” sözleriyle ortaya koydu. Erdoğan’ın sözlerinin açıkça suç olduğuna dikkat çeken ekonomi çevreleri, Bankacılık Kanunu MADDE 82’yi takipçileriyle paylaştı: “Hiçbir organ, makam, merci veya kişi Kurumun (BDDK) kararlarını etkilemek amacıyla emir ve talimat veremez.”
Mehmet Altan, Akbank’tan Sabancı, “Türkiye’nin yurt dışında itibarı zedelendi” demiş. Bank Asya için “BDDK gereğini yapsın” diyen başkan, sıraya Akbank’ı almasın?
Tuncay Opçin, “Sermaye yeterliliği yüzde 17 olan Bank Asya’yı bırak, içini boşalttığın kamu bankalarının halini sor. Hani, yandaşlara kredi vermiştin ya”.
Nevval Sevindi, “Kafaya koydum, el koyacağım, Bank Asya mıdır nedir o? Söyledim bizimkine, gel buraya, başkan başkan el koy bakayım”
Tayfun Talipoğlu, “Bank Asya değil sadece, bütün bankalar tedirgin artık. Bankalar Birliği’ni iptal edip, RTE bankaları adı altında birleştirelim”
Türköne: ‘Geçmiş olsun’
Zaman Gazetesi yazarı Mümtaz’er Türköne, Bank Asya’nın Borsa’da tekrar işlem görmeye başlaması ve Tayyip Erdoğan’ın sözlerini değerlendirdi. Mümtaz’er Türköne, Erdoğan’ın sözleri hakkında, “Erdoğan bütün varını-yoğunu, gücünü-iktidarını kullanarak, ekiplerini-adamlarını seferber ederek Bank Asya’yı batırmaya çalıştı. Başaramadı. Demek ki gücü buraya kadarmış. Tehlikenin sona erdiği, Cumhurbaşkanı’nın ağzından ilan edildiğine göre Bank Asya’ya artık ’geçmiş olsun’ diyebilirsiniz” dedi.
Bank Asya sermaye artırdı
Asya Katılım Bankası Yönetim Kurulu, bankanın 900 milyon liralık ödenmiş sermayesinin 225 milyon lira artırılmak suretiyle 1 milyar 125 milyon liraya çıkartılmasına karar verdi
Bank Asya sermaye artırım kararı aldı. Bankadan KAP’a yapılan açıklamada Bank Asya 900 milyon lira ödenmiş sermayesini 1,125 milyar liraya nakden artırmak için karar aldı. Bankanın sabah saatlerinde KAP’a yaptığı açıklamada, yaklaşık on aydır banka mudilerini tedirgin etmeye yönelik “kanunlara alenen aykırı bir şekilde suç teşkil eden ve gerçeğe açıkça aykırı” beyanlar verildiği ve haberler yapıldığı savunulmuştu. Açıklamada, yapılan tüm saldırılara rağmen bankanın bugüne kadar hiçbir mudisini ve müşterisini mağdur etmeden tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği kaydedilerek, faaliyetlerin de kesintisiz bir şekilde sürdürüldüğü aktarıldı.
Linç kampanyası
Bu süreç zarfında bankanın bütün mudilerine mevduatlarını zamanında eksiksiz olarak ödediği ve ödemeye de devam edeceğinin altı çizilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Bugüne kadar bankamızda mevduatı olup da parasını çekemeyen tek bir mudimiz bulunmamaktadır. Bu süreçte yürütülen ekonomik linç kampanyasına karşı, sağduyusunu koruyarak mevduatını bankamızda tutan ve destek olmak amacıyla mevduatlarını yatıran kadirşinas halkımızın desteğini hafife alarak, bankamızı ödeme güçlüğü içerisine düşürme planı yapan çevrelere rağmen bankamız müşterilerine karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmeye devam edecektir. Sektörde en yüksek sermaye yeterlilik rasyosuna sahip bankalardan biri olan bankamız, on aydan beri eşine az rastlanır şekilde yoğun denetimlerden geçmiş ve ilgili kamu otoritelerinin tüm taleplerini yerine getirmiştir. Bankamız bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hissedarlarının, yatırımcılarının, müşterilerinin ve Türk bankacılık sisteminin hak ve menfaatlerini korumak için gerekli yasal girişimlerde bulunmaya devam edecektir. Hukuk devletine olan güvenimiz ve adaletin tecelli edeceğine olan inancımız kapsamında bankamız, gerek iç hukuk mevzuatından ve gerekse uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan tüm yasal haklarını, ilgili adli ve idari merciler nezdinde aramaya ve konunun yakın takipçisi olmaya devam edecektir.”
