Babalar ve oğulları...

1 Kasım seçimlerine giderken siyasetin gündemden düşmeyecek maddesi olacak. Önce Tuğrul Türkeş MHP'den, Ahmet Davutoğlu'nun geçici seçim hükümetine transfer edildi. MHP Genel Merkezi hâlâ bu şoku üstünden atamadı. Devlet Bahçeli, konuşma yasağı koysa da fayda etmedi. Medyadan köşe bucak kaçılsa da MHP genel merkezinin her köşesinde Tuğrul Türkeş konuşuluyor. Tabandan gelen tepkilere "neden" sorularına hâlâ tatmin edici cevap verilemiyor. Tuğrul Türkeş'in "önümüzdeki hafta yapacağım" dediği açıklama bekleniyor. Genel Merkez'de, Tuğrul Türkeş'in savunmasını vermesi gereken yasal sürenin Cumartesi günü dolması sebebiyle akşamında ihraç edileceği fısıldanıyor. "Tuğrul Türkeş, itiraz için mahkemeye gitse bile sonuç alamayacağı şekilde iş sağlam kazığa bağlandı" diyorlar. Tuğrul Türkeş'in konuşmasından sonra Devlet Bahçeli'nin de bir karşı hamlede bulunacağı ifade edilirken "hamle"nin türü konusunda çeşitli iddialar ortaya atılıyor. AKP kulislerinde ise "Tuğrul Türkeş boşuna getirilmedi. Milletvekili adayı gösterilecek", "hayır, milletvekili yapılmayacak ama kabinedeki görevi seçim sonrasında da devam edecek" diyenler var. Tuğrul Türkeş faslına nokta koyalım.

AKP'den ikinci oğul hamlesi geliyor.7 Haziran öncesinde Necmettin Erbakan'ın oğlu Fatih Erbakan'ı kadrosuna katmak için çok uğraşmıştı iktidar partisi. Fatih Erbakan "tek başıma gelmem" demişti. Sıkı pazarlıklar sonuca ulaşamamıştı. R. Erdoğan bu sefer işi daha sıkı tuttu. Saray'a yakın kaynaklardan ulaştığım bilgiye göre oğul Erbakan bu sefer Tayyip amcasını kırmadı, "evet" dedi. Söylenene göre; Fatih Erbakan'ın nereden mebus adayı gösterileceği ise henüz netleşmedi. Geçen seçim, babasının seçim çevresi Konya önerilmişti. Kararı R. Erdoğan verecekmiş. İstanbul daha kuvvetli seçenek gibi görünüyor.

"Başbakan" Ahmet Davutoğlu, 12 Eylül'deki AKP kongresi için çalışmalara ağırlık verirken Saray kulislerinde "Hoca'ya milletvekili listelerinin belirlenmesinde 7 Haziran'dakinden de az inisiyatif verileceği" konuşuluyor.

Ahmet Davutoğlu cephesinde ise, "AKP'de 3 dönemlikler bir daha yönetim kadrolarında yer almayacak" iddiası söz konusu. Davutoğlu, 3 dönemlikleri sadece milletvekili adayı yapmayı düşünüyormuş. Ayrıca, Davutoğlu'nun bu kongreden sonra kendi ekibini kuracağına kesin gözüyle bakılıyor!.. Milletvekili listelerinde Erdoğan'ın etkisi de kırılacakmış!.. Yeni İçişleri Bakanı'nın Selami Altınok olacağını Saray'a gitmeye 5 varken duyan Ahmet Hoca, bu denilenleri nasıl gerçekleştirebilecek anlayamadım ama neyse!..

Siyaset gündeminin "ittifaklar" başlığına gelelim;

Birinci sırada, AKP-Saadet Partisi var. Başkent siyasi kulislerinde iki parti arasında görüşme düzeyinin üst seviyelere çıkarıldığı konuşuluyor. İktidar kulislerindeki iddialara göre; SP ittifak karşılığı AKP'den en az 10 seçilecek sıra garantisi talep ediyor.

7 Haziran'ın garip cilvesi; kritik oylarla kaybedilen veya kazanılan milletvekillerinin sayısı.

 Hesaplar kitaplar mikro düzeyde bu kritik sayılar üzerine yoğunlaştı. Geçen seçimin çok tartışılan gündem konusuydu; MHP-BBP ittifakı. Kamuoyunda olumlu yankı bulmasına rağmen olmadı. Devlet Bahçeli randevu talep eden Mustafa Destici'ye telefonla bile yanıt vermedi. "Millî ittifak" adında BBP ile SP, 7 Haziran seçimine girdi. Meydanlarda ve yapılan seçim çalışmalarında iyi bir sinerji yayılmıştı. Sandıkta hedeflenen sonuca ulaşılamadı. Millî ittifak yüzde 2,06'da kaldı.

Milletvekili aday listeleri 18 Eylül Cuma 17.00'de YSK'ya teslim edilecek. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ile konuştum. "MHP-BBP ittifakı hâlâ gündemde mi" diye sordum. Destici, "İyi niyet temennilerinden başka bir şey yok" dedi. "Geçen dönem daha somut görüşmeler vardı" diye ekledi. "MHP-BBP birlikteliği için yeni bir hamleniz olacak mı" diye sorunca Mustafa Destici şunları söyledi;

"Hayırlısı olsun bir bakalım. Güçlü bir grup Meclis'te olsun istiyoruz. Somutlaşmış bir şey yok henüz. Önümüzdeki günler ne gösterecek bilmiyoruz."

"Millî ittifak"ı hatırlatınca Destici'ye "netice alınamadı" dedi. "Bir daha denenir mi" soruma ise şu yanıtı verdi BBP lideri Destici;

" Oyları bizimkinden yüksek olduğu için 7 Haziran'da orada denendi olmadı. Kendileri ile biz de görüşüyoruz. Bu sefer olacaksa BBP çatısı altında olması lazım. Seçim meydanlarında gördük ki BBP sempatisi daha büyük. Seçime katılmaya hak kazanan 4-5 parti ile birliktelik çalışmalarımız da devam ediyor. Bakalım ne olacak?"

Ankara kulislerine, önceki gece adli yılın açılışı nedeniyle TBMM'de  düzenlenen resepsiyondan notlar ile nokta koyalım; Anayasa gereği 1 Ekim'de aç-kapa yapması beklenen Meclis'te akşam resepsiyon düzenlenmeyeceğini söyledi TBMM Başkanı İsmet Yılmaz. Meclis Başkanı "Geçici hükümete göre Meclis çalışmaları nasıl olur" sorusuna da "Geçici bir Meclis sonuçta. Çalışmaları da ancak bu boyutta olabilir" diye cevap verdi. Benim anladığım; 17/25 Aralık dosyaları için CHP, Meclis'i çalıştırmayı denerse İsmet Yılmaz bu hamleyi boşa çıkaracak.