Konya'dan yayın yapan, şahsa ait olmasına rağmen, kurumsal bir bağı varmışçasına kendisini "Diyanet Teşkilatının Haber Merkezi" olarak tanıtan bir haber sitesi Ülkü Ocakları'nı, MHP'ye jurnalliyor.

Suçları, -maazallah idam olsa "katli vacip" diye fetva çıkarttırmaya kalkacaklardı belli ki- öyle büyük!

"Utanmaz, arlanmaz(!)" bu çocuklar, tutmuşlar, şehit cenazesinde "Şehitler ölmez vatan bölünmez. Kahrolsun PKK" diye slogan atmışlar!

Yetmemiş...

Tabii "edep(!)" yok ki, bozkurt işaretleri de yapmışlar!

Bir de bu "saygısızlıkları(!)" üst üste iki defa, iki ayrı şehit cenazesinde tekrarlamışlar; inanabiliyor musunuz!!!

Konya Müftüsü'nün bütün uyarılarına rağmen, ikinci şehit cenazesine daha da kalabalık gelmişler! Gemi öyle bir azıya almışlar, öyle "hadsizler(!)" ki, kendilerini kim sanıyorlarsa artık, protokolün şehit cenazesine ulaşmasını bile engellemişler! Oysa şehit protokolün şehidi, millet kim ki! Sırf onlar kara gözlüklerini taksınlar, iki "kanını yerde bırakmayacağız" nutku atıp, sonra doooğru Ankara'ya, ceylan derilerinde huzur ve güven içinde yan gelip yatmaya koşsunlar diye ölüyor o evlatlar!

***

Hal böyle olunca, -sitenin iddiası- bu seri "terbiyesiz"liğe tahammül edemeyip MHP Genel Başkanı'na seslenmiş vatandaşlar:

 "Kur'an ve sünnetten koparılmış... Dininden ve dinin gereklerinden habersiz bu başıboş ve saygısız gençlerle MHP daha nereye kadar gidebilir. Devlet Bahçeli tedbir alsın ve kendisine bağlı teşkilatlarda din ve edep dersi verecek çalışmalara bir an önce başlasın... Namazsız abdestsiz insanları bu teşkilatlara teslim etmesin..."

Şahsi kanaatim, gençler infiale kapılmasınlar; "Allah'ın evi"nde bile taciz etmekten, tecavüz etmekten, yalan söylemekten, kul hakkı yemekten, hırsızlık etmekten korkmayan bir güruhla aynı dinden sayılmadıkları için ne diye öfkeleniyorlar, gurur duysunlar!

"Abdestli sapık", "abdestli hırsız", "abdestli zalim" olsalar daha mı iyiydi!

Hem;

Bu vatan uğruna şehit olanların acısıyla yanmayanlar, kavrulmayanlar, o acının adamı nasıl kanırttığından, değil ki "protokol kuralı" gözünü dünyayı görmez hale getirdiğinden ne anlar!

***

Öte yandan...

Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık...

"Ülkücüler Fatiha okumayı bile bilmez" diyen şahsı "başkan" yapmak için onca çırpındıktan sonra infial yaratılsa ne olacak sanki, kim sahiplenecek bu tepkiyi?

Referandum süreci boyunca, "ülkücüler Fatiha okumayı bile bilmez" diyen kafaya "hayır" dedikleri için her nevi hakarete müstahak görülen ülkücüler mi?

***

Ülkeyi 15 yıldır AKP yönetiyor ama 'FETÖ'nün siyasi ayağı' tek parmaklıymış ve o parmakta Enis Berberoğlu muymuş yani!

***

Onlar ne güzel kadınlar...

Konya'ya gelip de onlarla bir araya gelmeden dönmek olmazdı; bir dost meclisi vesilesiyle Ahde Vefa Turan Derneği ve İdealist Kadınlar Derneği üyeleriyle açtık önceki akşam iftarımızı.

Ahde Vefa Turan Derneği, bu köşenin takipçileri için yabancı değil. Emine Muştu, Fatma Ülkü Yıldız, Saliha Tamkoç, Emine Binnur Bulgan, Fatma Koç, Gülcan Karakaya ve Fadime Barış Kaya yönetimdeki İdealist Kadınlar Derneği yeni kuruldu ama yönetimindeki kadınların çoğu zaten diğer derneğin de aktif birer üyesi.

İftar ortamında uzun uzun sohbet imkanımız olmasa da sosyal medyadan görüyorum; az zamanda hayli sorumluluk aldılar. Pastacılık kursu açtılar, burada öğrendiklerini uyguladıkları ürünlerden kermes açtılar, Ramazan boyunca ihtiyaç sahibi ailelere market alışverişi için kart dağıttılar, maddi durumu elvermeyen çiftleri evlendirmeye çalışıyorlar...

Her iki derneğin de çoğu yerde göremediğimiz örnek bir özelliği var; her ne yapıyorlarsa ailecek yapıyorlar, eşleri, çocukları, gelinleri, damatları, ellerini taşın altına koyarken hep bir aradalar.

Amaçlarını anlatmaya "Türk aile yapısını sağlamlaştırmak"la başlıyorlar; umarım başarırlar. Çok ihtiyaç var. Dilerim, özellikle "çocuk istismarıyla mücadele" adına bu hedefe ulaşırlar. Çünkü, değerlerinin içi boşalmamış aileler böyle sapkınları evlerinin içine sokmazlar, uyanık olurlar, duyarlı olurlar; sadece evlerine değil bu belayı yörelerine de yaklaştırmaz, barındırmazlar...