Fehmi Koru: “Erdoğan-Davutoğlu tartışması AKP’ye zarar verecek”

Fehmi Koru: “Erdoğan-Davutoğlu tartışması AKP’ye zarar verecek”
Gazeteci Fehmi Koru, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eski Başbakan Ahmet Davutoğlu arasındaki tartışmanın AKP’ye büyük zarar vereceğini belirterek, Ben yapmadım, onlar yaptı” denildiğinde bu inkara inanacak çok az kimse bulunur” dedi.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yakınlığıyla bilinen gazeteci Fehmi Koru, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında gelişen Şehir Üniversitesi ve malvarlığı tartışmalarının AKP’ye büyük zarar vereceğini söyledi. Davutoğlu’nun ortaya attığı ‘mal varlıkları araştırılsın’ önerisinin siyasette büyük tahribata yol açabileceğini belirten Koru, “Ben yapmadım, onlar yaptı” denildiğinde bu inkara inanacak çok az kimse bulunur” ifadelerini kullandı.

Gazeteci Fehmi Koru’nun kendi internet sitesinden yazdığı yazının ilgili bölümü şöyle:

“Temennim bu olmakla birlikte, dün tanığı olduğumuz üslubun, en başta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, sonra da başkanı olduğu AK Parti’ye hayırlı ve yararlı olacağını sanmıyorum.

Bu kanaate, suçlananların en başında yer alan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kendisine verdiği cevabın ağırlığı yüzünden varmış değilim. Davutoğlu’nun üslubu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üslubundan daha sert. Davutoğlu’nun TBMM’de kurulmasını talep ettiği komisyona yüklediği misyon eğer kabul görürse -ki hiç sanmıyorum- onun vereceği tahribat siyasetin kaldıramayacağı kadar ağır olacaktır.

Üslubun hayırlı olmayacağına dair kanaatim, daha çok, suçlanan kişiler ile suçlayanın, bugün uzak kalsalar bile, 17 yıllık AK Parti iktidarının neredeyse bütününde, etle tırnak gibi birbirinden ayrılmaz bir görüntü verdikleri gerçeğinden kaynaklanıyor.

Suçlayanın suçlamaları suçlananlara ne kadar zarar verirse ondan daha fazla zararı suçlayan da görecektir.

“Ben yapmadım, onlar yaptı” denildiğinde bu inkara inanacak çok az kimse bulunur.

AK Parti sözcülerinin bugüne kadar karşılarında yer alan muhalefet partilerini her daim benzer bir üslupla suçlayageldiklerini biliyorum elbette. Bu suçlamalardan en ciddileri bugüne kadar CHP’ye yönetildi AK Parti sözcüleri tarafından. Cumhuriyet’in tarihinden eski bir tarihi olan ve bambaşka ölçülerin geçerli olduğu dönemlerde iktidarda bulunan CHP’den suçlanabilecek yönler bulmak o kadar zor gelmedi AK Parti sözcülerine.

Kendi parti tabanları da o suçlamalardan çoğu zaman etkilendi.

Gül ve Davutoğlu gibi isimlerin AK Partililer tarafından suçlanmasının bundan etkilenmesi beklenen kitleler ve kişiler üzerinde beklenen türden bir sonuç uyandırması hiç de kolay değil. O isimlere atılacak her suçlama, kendilerini oradan gelen suçlamalara koro halinde katılmaya şartlamış çok dar bir kesim dışındakileri önce şaşkınlığa uğratır, sonra da düşünmeye sevk eder.

Sanırım AK Parti yönetiminde yer alanların şu sıralarda en istemeyecekleri şey, kendileriyle saf tutmakta olan insanların düşünmeye başlamalarıdır. Düşünen insanlar kısa süreliğine şaşkınlık geçirdikten sonra yapılanın ve durdukları yerin yanlışlığını fark edebilirler çünkü.”