CUMHURİYETE, Atatürk'e ve çağdaşlığa karşı olanlar, 14 yıldan berimilli bayramlarımızın sönük geçmesini sağlamak için ellerinden geleni yapıyorlar...

     Ne fayda umuyorlarsa...

     ........................

     Karşıtlığı anlıyoruz da, düşmanlığı anlayamıyoruz...

     Bu milletin değerlerine düşmanlık neden!

     ........................

     Yaptıklarıyla yetinmedikleri ortaya çıktı...

     Bu defa İstanbul'un fethini hem milli (!) bayram şekline soktular, hem de AKP'nin propaganda aracı olarak kullandılar...

     Yapay surların önünde yeniçerinin Bizans askerleriyle temsili savaşındaki iptidailik, televizyondan izleyenleri acayip güldürdü...

     İlkokul piyesi gibi...

     ........................

     Fetih bayramı (!) için kurulan sahne muhteşemdi (!)

     Sadece fethi anmak amacıyla kullanılmadı...

     Kocaman harflerle yazdırdıkları slogan, o ihtişamlı (!) görüntünün bir yandan da AKP'nin propagandası için kullanıldığını gösterdi...

        .......................

      İktidar, siyaset için dini kullanmaktan ve bu tür anma günlerini de siyasete âlet etmekten vazgeçmeyecek...

      Tıpkı toplu açılışlar gibi...

      Milli ve manevi ne kadar değerimiz varsa hepsini siyasal ikballeri için kullanarak ciddi öfkelenmelere neden oluyorlar...

      Farkında değiller anlaşılan...

      ......................

      Özetliyorum, bu iktidar ve aktörleri, topluma sıkıntı oldu...

      Pis işler yaparak tiksinti veriyorlar...

 

*

 

KÜSTAHLIK BAYRAMI

      Bizim gazetede yayınlandı...

      Görüntüler surların dibinde yerlere atılmış yüzlerce bayrağımıza ait..     

      Bir kısmı ayaklar altında...

      Bir kısmını da kapalı hanımlar, kilim gibi sermiş, üzerine de af buyrun kıçlarını yerleştirmişler...

      Beri yanda ise katılanlara dağıtılmak üzere getirilmiş öbek öbek bayrak..

      Dağıtmamışlar, üst üste yığmışlar...

      Bir ateşe vermedikleri kalmış...

      ..........................

      Bir yıldönümünü bayrama çevirmeye kalkanların marifeti işte bu...

      29 Mayıs'ı AKP propagandası için kullandıkları yetmedi, bayrak çiğneme günü haline de getirdiler...

      Yuh olsun bunların ervahına...    

      Soruyorum, nerede kaldı ervah-ı tayyibe!?

      Ay yıldızlı şanlı bayrağımızı sahipsiz sanarak ayak altına alanlar inşallah yanıldıklarını görecek...

      .......................

      Savcılar, milli ve manevi değerlerin aşağılanamayacağını ve yapılan saldırıların cezasız bırakılmayacağını söyleyen anayasamızla ceza yasalarımızı dikkate almalı...

      Günü düzenleyenleri görmezden gelmemeli, bayrak çiğnemenin hesabının sorulmasını sağlamalı...

 

*

 

YANLI BAKIŞ SAKATTIR

      DOKUNULMAZLIKLARI tehlikeye giren HDP'liler, bölgedeki yandaş belediyelerin bölücü teröristlere fiilen yardım ve yataklık ettiği saptanınca

konuşamadılar, suspus oldular...

      ............................

      Şimdi geri gidelim, çözüm süreci günlerine dönelim...

      İktidar, süreci daha ileri taşımak yerine insanları lâf-ı güzâf ile oyaladı.

      O günlerde de bölücü çetenin meydanı boş bularak bölgeye silah, mühimmat, yiyecek ve militan yığdığı anlaşıldı...

      İş makineleriyle, araçlarıyla, hatta personelleriyle, çukurlar kazılmasına, barikatlar örülmesine, yeraltı geçitleri yapılmasına katkıda bulundular.

      Alenen yardım ve yataklık yaptılar...

      O meret iş başka nasıl yapılır ki...

      ........................

      Bu arada onu da söyleyelim...

      AKP'li belediyeleri de uyarmak lâzım...

      Onlar da kendi yandaşlarına, rant peşinde koşanlara, oy verenlere  yardım ve yataklık yapıyor...

      .......................

      Cumhurbaşkanı sadece HDP'li belediyeleri uyardı, onlara kızdı...

      Diyecek çok şey var...

      Yalnız birini hatırlatmak istiyorum; bu ülkenin ve toplumun değerlerine, haklarına, hukukuna sadece HDP'li belediyeler değil, AKP'li belediyeler de saldırıyor...

      Mesela, cemaate parsel parsel yer veren AKP'li belediyeyi nereye koyacağız...

      Adı rüşvete, ya da rant alışverişine bulaşan belediyeler ve başkanları ne olacak...

      Onlara bir şey söylemeyecek miyiz!...

      Yolların çökmesine göz yuman, kentlerin yeşil alanlarını rant uğruna imara açan, siyasal zadegâna ait kaçak yerleri yıkamayan, garip yurttaşın yuvasını başına geçiren, ahbap çavuş ilişkileriyle kadrolarını şişiren, partizanlık yapan, her beledî işi yokuşa süren belediyeler ne olacak, onlar uyarılmayacak mı!

       .......................

       Devleti yönetenler tepeden tırnağa, yansız olmak zordundadır...

       Demokrasi, hukuk ve adalet anlayışı ve tabii ki anayasamızda mündemiç hükümler, bunu emreder.

       Uymak gerekir!

       Uymayacaksak topuna ne ihtiyaç var!

 

*

 

DOLAR YAĞMURU

       GAZİANTEP'TE yakalanacağını anlayınca üzerindeki patlayıcı malzemeyi gözünü kırpmadan patlatan IŞİD bölge sorumlusunun (!) ele geçen dijital not defteri açıklandı...

        Meğer IŞİD terör çetesinde militanlığı kabul edenlere, sosyal durumları dikkate alınarak maaş ödeniyormuş...

        Hem de Türk Lirası olarak değil Amerikan Doları olarak

        İta amiri de aynı kişiymiş, yani polise yakalanmamak için intihar eden militan...

        Not defterinde onlarca militanın kaçar dolar aldığı da yazılmış...

        Bekâr militana ayda 120 dolar ödeniyormuş.

        Evliler daha fazla alıyormuş; evli ve çocuklu militanlara ise çocuk başına her ay 50 dolar takviye yapılıyormuş...

        ........................

        Müntehir ita amirinin defterinde her ay yedi bin 200 dolar dağıtıldığı notu da vardı...

        Bu biri...

        Diğer ita amiri militanların dağıttıkları maaşlar hariç...

        Kim bilir onlar etraflarına kaç bin dolar ödüyor...

        Peki bu terör çetesi o kadar parayı nereden buluyor?

        PKK gibi uyuşturucudan, yağmadan ve hırsızlıktan mı sağlıyorlar, yoksa el koydukları kuyulardan çıkan petolü satarak mı elde ediyorlar...

        Araştırmak lâzım...

        IŞİD'e dolarları, Orta Doğu'da egemenlik kurmak ve bölgenin zenginliklerini ele geçirip egemen siyasal güç haline gelmek isteyen yabancı güçler yağdırıyor olmasın...

        Deşip öğrenmek gerekiyor...

 

*

 

KAHRAMANCA

        MECLİS Başkanı laikliğe sataşmadan duramayacak anlaşılan...

        Son birleşimde yine ahkâm kesti...

        Laiklik hükmünün anayasaya CHP döneminde eklendiğini söyledi...

        Geçerli değil demek istediği açık...

        Keza "Din esaslı devlet" istediği de...      

 

*

 

BİR SÖZ

        KADININ son sözü, erkeğin yumruğundan daha serttir.