İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep edilen tutuklu sanık Turhan Turunç getirildi. Savunmasına darbeyi lanetleyerek başlayan sanık Turhan Turunç, örgütle 1994 yılında staj döneminde tanıştığını söyledi. Turunç, "Kurgu soruşturmalar açmadım. Örgüt okullarında okumadım. Örgüt elemanlarının çocuklarıma isim koymasına izin vermedim. Işık evlerinde yetişmedim. Hiçbir mahrem toplantıya katılmadım. 1991'de yapılan hakimlik sınavına kendim çalıştım. FETÖ soruşturmalarında görev almadım. YARSAV'a ve hiçbir yargı derneğine üye olmadım. Örgütün yaz kampı toplantılarına bir kez katıldım" dedi.
'HSYK SEÇİMLERİNDEN ÖNCE BYLOCK KULLANMAYA BAŞLADIM'
ByLock kullanmaya 2014 Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimlerinden önce başladığını belirten Turhan Turunç, "Dua mahiyetinde yazılar geliyordu. Gizli haberleşme ağı olduğunu bilmiyordum. Yapıyla tanıştığımda Kuran okumayı bilmezdim. Son dönemde öğrendim. Örgütün istişare toplantılarına katıldım. Bu toplantılarda dini konular, gündeme ilişkin konular konuşulur, Fethullah Gülen'in CD'leri izletilirdi" diye konuştu. Turunç, aynı adliyede görev yapan 5-6 meslektaş için oy istediğini ve hakim savcıların kimlere oy vereceğini bilgisini örgüte verdiğini belirtti.
BYLOCK ÜZERİNDEN 315 BAĞLANTI
Mahkeme Başkanı Cem Karaca'nın "ByLock ile bin 315 kez bağlantı sağladığına dair tespit var. Ancak bu bağlantılar 13 Kasım 2014'te gerçekleşiyor. Sen savunmanda 2014 Ekim'de gerçekleşen HSYK seçimleri için ByLock'u kullandığını söylüyorsun. Bu çelişkiyi nasıl açıklayacaksın?" şeklindeki sorusu üzerine sanık Turunç, bu çelişkiyi kendisinin de düşündüğünü söyledi.
ByLock programının HSYK seçimleri öncesinde savcı Esat Faruk Benli tarafından telefonuna yüklendiğini söyleyen Turunç, kendisine 1-2 kez buluşmak için bu program üzerinden mesaj attığını kaydetti.
'KEŞKE HİÇ YAKLAŞMASAYDIM'
'Örgütün gerçek yüzünü 15 Temmuz'dan sonra gördüğünü' ifade eden Turunç, "Sosyal medya hesaplarımdan 15 Temmuz'u kınayan mesajlar attım. Eşim ve kızımı üzmemek için meydanlara inmedim. Sırf dini duygularla bağlı olduğum bir yapıydı, PKK gibi açık hedefleri yoktu. Suç işleme amaçları, devleti ele geçirme amacı olduğunu bilmiyordum. Suç işlemek amacıyla bu yapıyla yan yana gelmedim. Bu yapının silahlı terör örgütü olduğunu bilerek içerisinde bulunmadım. 17-25 Aralık'ın yolsuzluk dosyası olduğunu sanmıştım. 15 Temmuz'da bunun bir darbeye giden adımlardan olduğunu anladım. Yapının darbeye karıştığını öğrenince hayal kırıklığına uğradım. Mahkeme salonunda şüpheli olarak bulunmaktan acı ve üzüntü duymaktayım. Dini duygularım istismar edilerek aldatıldığımı düşünüyorum. Keşke bu yapıya hiç yaklaşmasaydım" şeklinde konuştu.
'SON DERECE PİŞMANIM'
Mahkeme Başkanı Cem Karaca'nın sorusu üzerine sanık Turhan Turunç, ByLock'tan bir veya 2 defa mesaj attığını ve aktif olarak kullanmadığını öne sürdü. Turunç yine darbe girişimde Hava Harp Okulu'nun yaz kampında olan oğlu ile ilgili soru üzerine "Oğlum, Yalova'da yaz kampındaydı. O gece kamptan çıkarılmamış. 100-150 kişiyle beraber orada kalmış. Böylece hiçbir şekilde darbeye karışmamış. Sorgusunun ardından serbest kaldı" diye cevap verdi. Turunç, "Son derece pişmanım. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak bildiğim bu yapının işlediği suçlarla ilgili her şeyi sundum. Bunlar bazı dosyalarda kanıt olarak değerlendirilmiştir" diyerek sözlerini tamamladı. Turunç'un avukatı, müvekkilinin tahliyesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.
