Bakan Yanık'ın üstadı Atatürk'e hakaret etti. Açıkça 'Fetullahçıyım' demişti

Bakan Yanık'ın üstadı Atatürk'e hakaret etti. Açıkça 'Fetullahçıyım' demişti
Bakan Yanık’ın üstat dediği ABD'de yaşayan FETÖ'cü Cevdet Akbay Atatürk’ün fotoğrafı ile dalga geçti.

"Ben Fetullahçıyım" diyen Cevdet Akbay Nasname adlı yayın organı üzerinden kaleme aldığı yazılar ile Türk ordusuna iftira atmaya çalışıyor. Ergenekon ve Balyoz kumpaslarına destek veren ve FETÖ üyesi olduğunu aleni bir şekilde eden Akbay, Mustafa Kemal Atatürk''e hakaret etti.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk''ün, ölümünden 5 ay önce çekilen fotoğrafını paylaşan, ABD''de yaşayan FETÖ''cü Cevdet Akbay, şu ifadelerle Atatürk''e hakaret etti:

"Fotoğraftaki yakışıksız şahsı tanıyan var mı? İpucu vereyim: İngilizlerin en has uşaklarındandı. Son asrın eli kanlı diktatörlerindendi. Fotoğraf ''ebedi idam''a götürülmeden birkaç gün önce çekilmiş.

CHP’li Kamal mıymış bu? İngilizlerin Irak’a kral olarak atadıkları uşakları Kral Faysal’a ne kadar da benziyor! Netse ki İngilizler CHP’li Kamal’ı kral olarak atamadı. Ona cumhurbaşkanlığı makamını münasip gördüler. Memleketi ona emanet edip gönül rahatlığıyla gittiler."

Kendi örgütü CIA iş birliği ile ABD Pensilvanya''da yer alan FETÖ''cü Cevdet Akbay''ın paylaşımı tepki çekti.

BAKAN YANIK''IN "HOCASI"

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 2013''te Cevdet Akbay''a yazdığı bir Twitter gönderisinde, Cevdet Akbay''a "üstad" dedi.

Ancak Bakan Yanık tweetlerini sildiği için, Cevdet Akbay''ın yanıt verdiği içerikler artık görünmüyor.

SİNAN MEYDAN O FOTORĞAFIN HİKAYESİNİ ANLATTI

Tarihçi Sinan Meydan, FETÖ''cü Cevdet Akbay''ın hakaret ettiği Atatürk''ün o fotoğrafının hikayesini anlattı:

1938 yılı Mart ayı sonlarında doktorları Atatürk''ün tam bir buçuk ay boyunca 24 saatin 23 saatini dinlenerek geçirmesini istediler. Atatürk,bu süre sonunda, 14 Nisan 1938''de Afet İnan''a yazdığı mektupta “Hastalık durmamış, ilerlemiştir…” diyordu. 1938 yılı Mayıs ayı ortalarında Suriye kaynaklı bazı haberler Fransa basını yoluyla Avrupa''ya yayıldı. Bu haberlere göre “Felç olan Atatürk yerinden kımıldayamaz olmuştu!” Atatürk''ün devlet işlerine bakamayacak biçimde hastalandığı” bildiriliyordu. Bu haberleri duyan Atatürk daha ölmediğini, ayakta olduğunu ve Hatay konusundaki kararlılığını herkese göstermek için Hatay''ın dibine Mersin''e gidecek, oradan Adana''ya geçecek; orduları denetleyip gövde gösterisi yapacaktı. Hatay için Fransa ve Suriye''yi son kez uyaracaktı.

Hastalığı tam olarak geçmemişti. Kısa süre önce 24 saatin 23 saatini sırt üstü yatarak geçirmesi gerekirken, şimdi yorucu bir yolculuğa çıkacaktı. Hasan Rıza Soyak''ın deyişiyle "eşsiz kahraman bu sefer de memleket ve vazife uğruna sıhhat ve hayatını hiçe sayıyordu.”

19 Mayıs 1919''da vatan için Samsun''a çıkarken böbreklerinden rahatsızdı, İspanyol Gribi''ni yeni atlatmıştı. 19 Mayıs 1938''de Hatay için Mersin''e giderken de karaciğerinden rahatsızdı.Karnı su toplamaya başlamıştı. 19 Mayıs 1938; 19 Mayıs 1919''un 19. yıl dönümüydü. O gün o zamanki adıyla Spor ve Gençlik Bayramı törenleri vardı. Atatürk o gün, saat 14.00''da Başbakan Celal Bayar''ı kabul etti. Saat 15.00''ten itibaren Ankara 19 Mayıs Stadyumu''nda törenleri izledi. Atatürk 19 Mayıs 1938 akşamı saat 17.00''da özel treniyle Ankara''dan Mersin''e hareket etti.20 Mayıs 13.00''te Mersin''e geldi.

Başbakan Celal Bayar''a şu talimatı verdi: “Mustafa Kemal Atatürk şu andan itibaren Mersin''dedir.Hatay meselesini bitirinceye kadar Mersin''de kalacaktır." Mersin''de önce orduyu denetledi. Sonra istasyon meydanına kadar yürüdü. Burada piyade ve topçu birliklerinin ve öğrencilerin resmi geçidi başladı. Hava çok sıcaktı. Atatürk, şapkası elinde, dimdik ayakta yarım saatten fazla askeri selamladı.

O hasta haliyle, o boğucu sıcakta uzun süre ayakta kalabilmek için kendini çok zorladı. Tüm enerjisi tükenmek üzereyken askere “marş marş” komutu verdi. Çok yorulmuştu. Bir ara bayılır gibi oldu, ama kendini çabuk toparladı. O sırada fotoğraf çekilmesine izin verilmedi.Atatürk,hemen geri dönmesini isteyen Dr. İrdelp''i kesin bir dille uyararak programa aynen devam edilmesini istedi.Daha sonra bir davet üzerine boğucu sıcak altında kentin dışında yeni yapılmış demiryolu makas düzenini görmeye gitti.