FETÖ'den önceki darbeleri kim yaptı?

Türkiye'nin son 10 yılı FETÖ operasyonları ve meydana getirdiği tahribatla harcandı. Tabii bunun hazırlık süreci en az 40 yıldır. FETÖ'nün paralel devlet haline gelmesini, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde darbe girişiminde bulunacak derecede örgütlenmesi, yargıyı, emniyeti ve üniversiteleri ele geçirmesini konuşuyoruz. Esasen FETÖ kullanılarak millî kadrolar tasfiye edildi. Şimdi FETÖ gerçekten tasfiye ediliyor mu diye herkes şüphe içinde. Zira FETÖ, bütün operasyonlarını Türkiye'ye gelen bir Amerikalı savcının gözetiminde 32 CIA ve FBI elemanı ile birlikte yaptı.

Buna izin veren kimdi?

***

15 Temmuz'daki FETÖ'nün darbe girişimini hâlâ konuşuyoruz ve iktidar kanadı bu işin arkasında ABD'nin olduğunu söylüyor. Rahip Brunson da bu gerekçeyle tutuklanmıştı.

Peki ama önceki darbelerin arkasında kim vardı? Öyle ya, o dönemlerde FETÖ bu kadar güçlü değildi. Daha askeri liselere öğrenci yerleştirmekle meşguldüler.

Emekle tuğamiral İlker Güven'in mesajı, bu konuya da ışık tutuyor sanıyorum:

"Sayın Bulut, 1986 yılında amiral oldum ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda, Lojistik Planlama ve Koordinasyon Daire Başkanlığı'na atandım. Deniz Kuvvetleri Komutanımız da rahmetli Oramiral Emin Göksan idi. Komutanımız son derece dürüst ve vatansever biriydi, nurlar içinde yatsın.

* 1988 yılı Temmuz ayında TUSLOG ABD Askeri Yardım Komutanlığı'nda ABD'den alınan gemilerin yedek malzemelerinin temin ve teslim tarihleri koordinasyon toplantısına, bir kurmay subay arkadaş ile birlikte katıldım. Malzemeler, kısa adı FMS olan ABD Askeri Yardım Anlaşması esaslarına göre ABD tarafından temin edilerek gönderiliyordu.

* Ben komutanımıza, toplantı öncesi 'FMS denilen sistemin adı yardım ancak şartları bizim çıkarlarımıza son derece aykırı, hatta bu uygulama tam bir sömürüdür' dedim.

FMS yardımı için ABD her bir dolar karşılığında 30 cent faiz alıyordu. Ayrıca Amerikalı görevliler yıllık maaşlarını FMS yardımından alıyordu!

* Toplantı öncesi ihtiyaç listemizi gözden geçirdim. Listede denizaltılarımız için Kolmorgen marka periskop fiyatı 'bir buçuk milyon Dolar' diye yazıyordu. Hemen ABD'deki teknik ataşemizi aradım ve piyasa araştırması yapmasını istedim. Gelen cevap '400 bin Dolar' idi. Durumu komutana arz ettim, o da 'ben bunun böyle olduğunu bilmiyordum bu koşullarda bu yardımı almamak gerekir' dedi. Komutanımız bana bu şartlarda FMS yardımı istemediğimizi toplantıda söylememi emretti.

* Toplantıya girdik. TUSLOG'da görevli bir binbaşı kürsüye çıktı, ihtiyaç listesi üzerinden tedarik sürelerini anlatırken, TUSLOG Başkanı tümgenerale 'biz bu yardımı istemiyoruz' dedim. General, 'kahve molası' dedi ve birlikte dışarı çıktık. 'Amiral, bakınız' diyerek bana bir liste gösterdi. Listede, o sene Yüksek Askeri Şura'da olası üst düzey terfi ve tayinler vardı. Hayretle okudum ve hiç bir yorum yapmadan ayrıldım. Komutanıma durumu olduğu gibi rapor ettim. Hayret! Liste o yılın Ağustos şurasında bire bir karar altına alındı.!

* Ertesi gün bir başka sürpriz ile karşılaştım. Benim tayinim MSB Plan Prensipler ve Antlaşmalar Daire Başkanlığı'na çıkmıştı. Komutanımız çağırdı ve 'Senin tayinini ben istemedim, hatta mani olmak istedim. Ancak Millî Savunma Bakanı Ercan Vuralhan, amirali biz istedik, bize lazım diye ısrar etti. Bir ara acaba bu tayini sen mi istedin diye de düşündüm' dedi.

ABD'nin bana bu ilk çengeli idi...

Atatürk'ün 'Tam Bağımsız Türkiye'sini yeniden kurmak özlemlerimle, sevgi ve saygılar."

Yazarın Diğer Yazıları