Fırat Çakıroğlu'na neden ceza verilmişti?

Ege Üniversitesi tarih bölümü son sınıf öğrencisi Fırat Çakıroğlu'nun kampüsün orta yerinde PKK'lılar tarafından şehit edilmesinin üzerinden neredeyse 3 yıl geçti.

İlk günlerde konuyu "sağ-sol, karşıt görüşlü öğrenci kavgası" olarak değerlendiren ve haberleştiren medyanın büyük bir bölümü yargılama sürecini takip etmedi. Mahkeme kararını kısaca özetlemek gerekirse; "Olayın bir terör eylemi ve eylemi gerçekleştiren şahsın PKK terör örgütü üyesi olduğu" kesinleşti.

Medyanın bu konudaki günahı elbette orada unutuldu, oluşturdukları algı ile meseleyi saptırmayı başardılar. Dönemin atmosferi içinde konuyu "sağ-sol" olarak değerlendiren sadece medya organları değildi.

Okul yönetimi de aynı yorumda bulunuyor, Çakıroğlu'nun şehit edilmesi sonrasında dönemin Ege Üniversitesi Senatosu "karşılıklı iki grubun kavgası sonucunda bir öğrencinin bıçakla öldürülmesi" şeklindeki ifadelerle saçma-sapan bir açıklama yapıyordu.

Baba Çakıroğlu: "Oğlumun ölümüne sebep oldular"

Mahkemenin, PKK'lı terörist için verdiği müebbet hapis cezasına rağmen baba Fuat Çakıroğlu yaşananların peşini bırakmıyor. Geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili çok önemli bir belgeye ulaştı.

Rahmetli Fırat'ın kitapları arasında bir evrak dikkatini çekti. Evrakın, 2013 yılında okul yönetimi tarafından Fırat'a verilen 1 ay uzaklaştırma cezası olduğunu gördü.

Belgeyi incelediğimizde ise ilginç ifadelerle karşılaşıyoruz.

belge-1-001-001.jpg

Kararda Çakıroğlu'nun karıştığı bir kavga dolayısıyla disiplin suçu işlediğine kanaat getiriliyor ve açıklamada şu ifadelere yer veriliyor:

"15/11/2013 günü saat 12:40 sıralarında DYG-M (Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi) ve Sol gruba mensup öğrenciler tarafından Rojova'da meydana gelen olayla ilgili protesto amaçlı Ege Üniversitesi kampüs içerisinde yürüyüş yapıldığı esnada sağ görüşe mensup isimleri tespit edilemeyen iki (2) Ege Üniversitesi öğrencisinin darp edilmesi ve aynı gün saat 16:05 sırasında Bornova Metro girişinde doğu kökenli Ege Üniversitesi'nde öğrenim gören 4 erkek öğrencinin sağ görüşe mensup öğrenciler tarafından darp edilmesi ve şikayetçi olunması."

Okulun resmi açıklamasında yer alan "DYG-M (Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi)ne mensup öğrenciler" olarak tanımladıkları oluşumun KCK'nın alt kolu olduğunu hatırlatalım.

PKK'nın uzantıları resmen "sol öğrenci" grubu gibi gösterilirken, Disiplin kuruluna seçilen öğretim üyeleri yaptıkları istişareler sonucunda Fırat Çakıroğlu'nun okuldan 1 ay süreyle uzaklaştırmasına hükmediyorlar.

Baba Fuat Çakıroğlu'nun kararla ilgili değerlendirmesi ise "Oğlumun ölümüne sebep olan en önemli olaylardan biri de bu uzaklaştırma cezasıdır" şeklinde.

Kesinlikle doğru...

Çünkü bu olaydan sonra, okuldaki birtakım akademisyenlerin açık desteklerini arkasına alan PKK'lılar daha da saldırgan hale geldiler. Kendilerinin önünde engel gördükleri birçok öğrenciyi kampüs içinde kıstırıp; dövdüler, bıçakladılar, sopalarla yaraladılar...

Sonuç? Kocaman bir hiç!

Dönemin siyasi iklimine uygundu her şey... Çözüm süreci denilen illet her yanı sarmıştı.

Disiplin kurulundaki akademisyenlerden ikisi PKK'nın bildirisine imza atan 1128 akademisyen olayının içindeydiler, 15 Temmuz sonrasında açığa alındılar. İki tanesi de YÖK soruşturması kapsamında halen yargılanıyor.

Geri kalanlar ise idari görevlerde üniversitede çalışmaya devam ediyor!

Şimdi bu olayın aydınlatılması, bu kararı veren sorumlular için harekete geçilmesi gerekiyor.

Baba Fuat Çakıroğlu'nun sözleri harfi harfine doğrudur. Fırat'ı bu şekilde hedef haline getirip, PKK'lıları kimler kollamıştır?

a-046.jpg

Yazarın Diğer Yazıları