Fransız işgalini övmek suç değilmiş. Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor. Halil Konakçı’ya soruşturma yok

Fransız işgalini övmek suç değilmiş. Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor. Halil Konakçı’ya soruşturma yok
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “Hatay’daki Fransız işgalini övdüğü” sözleri üzerine yapılan suç duyurusu için imam Halil Konakçı hakkında “soruşturma yapılmasına yer olmadığı” kararı verdi.

Cumhuriyet’ten Mehmet Oflaz'ın haberine göre, Hilafet çağrısı yapan, laikliği, kadınları ve sanatçıları hedef alan İstanbul Pendik Uluçınar Camisi imamı Halil Konakcı bir vaazında, Hatay’daki Fransız işgalini övmüştü.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, imam Halil Konakçı hakkında “Soruşturma yapılmasına yer olmadığı” kararını verdi.

Kararda “İddiaların soyut ve genel nitelik arz ettiği, somut bir bilgi, belge ve delile dayanmadığı” savunuldu. Kararda, “dosyadaki mevcut bilgi ve belgelere göre söz konusu iddiaların soruşturma açılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı” iddia edildi.

Muhalefet, savcılığın kararına sert tepki gösterdi. İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve HKP Genel Sekreter Yardımcısı Tacettin Çolak, savcılığın kararına tepki gösterdi.

oipoipsoi.jpg

KONAKCI NE DEMİŞTİ?

Konakcı, “Hatay’ın çoğunluğu Arap’tır. Kürt ve Arap kardeşlerimiz var orada. Hala da öyle. O zaman da öyleydi. 1938’e kadar Fransız işgalindeydi. ‘Sınırın içinde mi kalsın dışında mı kalsın’ tartışmaları vardı. Ezan yasağı 1932’de geldi.

Fransızlar, ezanı Hatay’daki Müslüman köylerinde, camilerinde yasaklamadılar.

Yine Fransız işgalindeki Hatay merkezinde, köylerinde ezan ‘Allahü ekber’ diye okundu 1938’e kadar. 1938’de Hatay Türkiye topraklarına katıldığında ilk yapılan iş ezanın yasaklanması oldu. Yani Fransız’ın yapmadığı zulmü bu topraklarda yaptılar” ifadelerini kullanmıştı.

FATİH ERGİN HALİL KONAKÇI’NIN HRİSTİYAN BİR TARİKATLA BAĞLANTISI ORTAYA ÇIKARMIŞTI

Yeniçağ yazarı ve haber müdürü Fatih Ergin, Hatay’ı Arap yurdu ilan edip Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı söylemleriyle halkın sinir uçlarıyla oynayan Halil Konakçı’nın Hristiyan bir tarikatla bağlantısını ortaya çıkardı.

1037315.jpg

Fatih Ergin, Halil Konakçı’nın Diyanet’e girmesi için özel bir tarikat tarafından yetiştirildiğini belirterek, 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası 'terör örgütleri adına suç işlediği ve casusluk yaptığı' iddiasıyla tutuklanan Rahip Brunson ve kilise ile iletişimde olduğunu iddia etti.

Fatih Ergin, ayrıca Halil Konakçı’nın Hristiyan tarikatı Mormonların azizleriyle de ilişkisi olduğunu iddia ederek, “Halil Konakçı İzmir'de Rahip Brunson ve kilise ile kontaktaydı. Gizemli Hristiyan tarikatı Mormonların azizleriyle de ciddi ilişkileri vardı. Brunson'un da Mormonlar ile bağı ortaya çıkmıştı. Mormonlar'ın FETÖ ile de bağlantısı vardı. Türkiye'deki Mormonlar CIA için çalışıyorlar.” ifadelerini kullandı.

TEPKİLER ARDI ARDINA

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve HKP Genel Sekreter Yardımcısı Tacettin Çolak, savcılığın kararını değerlendirdi.

“Bu kararı kesinlikle doğru bulmuyoruz” diyen Zorlu, “Hem hukuki hem idari bakımdan ilgili şahsın işlediği suç ortada. Ama şaşırmıyoruz da artık. Zira Cumhuriyetimizin kurucusuna milli günde bile bir dua göndermeyi çok gören anlayışın elle tutulacak bir yanı yok. Biz ismi geçen bu şahısla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı’nda soruşturma açılması için gerekli girişimleri yapmıştık. Ve bize verilen bilgi görev yeri değişikliği vb. cezaların bir arada verileceği yönündeydi. Bakalım idari soruşturma da hiç olacak mı?” ifadelerini kullandı.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ise Konakcı’nın Türkiye Cumhuriyeti devletini ve Türk milletini alenen aşağıladığını belirterek, “Bu konuda kanlı canlı kendi görüntüsüyle sesiyle beyanı mevcuttur. Türkiye Cumhuriyeti devletini Fransız kâfirinden daha zalim diye alenen aşağılamıştır” dedi.

Özdağ, savcıya şu soruları yöneltti:

“Daha nasıl somut bir isnat ve şikâyet olmalı. Somut bir delil olmalı? Yani savcı, Halil Konakcı’yı çağırıp ifadesini almayacak kadar mı Türkiye Cumhuriyeti devletinin alenen aşağılandığını anlamamış veya aşağılanmasından rahatsız olmamıştır. Türk ceza kanunları savcının hassasiyetlerine göre mi işlemektedir? Savcının milli değer yargıları düşükse Türk Ceza kanunları işlemeyecek midir?”

İlgili Haberler