1940 yılında Matbuat Futbol takımı vardı. Takımda emekli milli futbolcular da oynardı.. Taksim stadı yıkıldı, o da bitti. Sonradan Kemal Ilıcak canlandırdı... Tercüman takımı, Turgay Şeren’li, Coşkun Özarı’lı Milliyet’i yenip, 6 gazete arasında yapılan turnuvada şampiyon olmuştu, sonra gene ara verildi...
Gazetelerin Spor sayfaları yoktu ama iç sayfalarda önemli maçları yazan eski Milli futbolcuların da aralarında bulunduğu hevesli futbolcularla karışık hepsi de gazetelerin çeşitli alanlarında çalışan Matbuat Takımı’nın maçları büyük alakayla izlenirdi. Hakemler takımında da dönemin ünlü hakemlerinden, Ahmet Adem, Şazi Tezcan, Feridun Kılıç ve İzzet Aykol yer alırdı.
Taksim stadı başta olmak üzere Gayri Federe Pera, Kurtuluş, Şişli, Arnavutköy, Tatavla ve Eseyan ile Barkhoba kulübün emeklilerinin de katıldığı kıyasıya maçlara sahne olurdu. Mutbuat takımı her Çarşamba günü Taksim Stadı’nda sabah 08:00’de ayni zamanda Galatasaray’ın da baş kaptanı olduğu gibi koşu antrenörü Ömer Besim Koşalay’ın nezaretinde antrenman yapar, spor kıyafetleriyle Galatasaray Kulübü’nün Hasnun Galip Sokağı’ndaki binasına gelerek burada duş alır, çay ikramı sonrasında da Selahattin Giz’in aracına doluşup gazetelerine giderlerdi. Bir Çarşamba dönüşü aracın iki lastiği birden 9 kişinin ağırlığına dayanamayarak Firuzağa semtinde patlayınca araç, Cihangir Kumrulu Yokuş başına kadar itilerek park edilmeye uğraşılırken durumu pencereden gören Giz’in annesi, “-Beyler, kamyonla mı geldiniz geldiniz!?” demekten kendini alamamıştı.

Kemal Ilıcak dönemi
Hergün saat 17:00’den sonra Cağaloğlu ve bilhassa Bozacı Sinan’ın Nuruosmaniye caddesindeki esnaf işyerlerini kapatınca burası Son telgraf-Gece Postası gazetesi çalışanları arasındaki iddialı maçların alanı olurdu. Dükkânların kepenkleri şutlara bile zor dayanırdı ama sahipleri ve çalışanları da bu şutların sahibi olduğundan önemsenmezdi. Bu işlerin baş heveslisi ve hatta topun sahibi Kemal Ilıcak’tı... Bu arada Milliyet, Hürriyet ve Vatan ile Yeni Sabah, Cumhuriyet ve Son Posta’nın toptan uzak kalmış, futbola hasret olanları da bizlere katılır, seyircili gibi maçlar yapılırdı. Kemal Ilıcak Tercüman’ın sahibi olunca yeniden heveslendi ve “Tercüman” başlıklı beyaz zemin üzerine kırmızı yazılı afilli formalar yaptırdı. Ama Kemal Ilıcak bir türlü sırtına o formaları giyemedi. Yeğeni Muzaffer Ilıcak ile hep beraber olduğu Oktay Göral’dan ona fırsat kalmıyordu. Foto muhabiri Arif Işıldayan mahallede takımın kalecisiymiş, her maçta Turgay’a nazire yaparcasına panterleşiyordu. Sabahattin, Rauf Tamer, Nejat Altav (Kaptan), Bekir Aydın, Şemsi Sılkım (ben), Kenan Akın, Orhan Ayhan, Kimya Kıvanç, Taylan Sorgun, Şevket Uygun, Ergun Hiç Yılmaz ve Mürettiphane Şefi Tunç’tan oluşan Tercüman takımı önümüze geleni yeniyorduk.
Haftada iki gün Karagümrük Vefa Stadı, haftada bir gün Kumkapı antrenmanları bile bize az geliyordu. Maçlar da ara sıra Şeref Stadı’nda yapılıyor ama bize uzak kalıyordu. Tercüman futbol takımında Nejat Altav Voleybol Federasyon Başkanı Ergun Hiçyılmaz da Bisiklet-Motosiklet Federasyonu Başkanıydı. Milliyet Takımı’nda iki Kaptan Turgay Şeen ve Özcan’ın yer aldığı maçı 3-2 kazanınca, son maçımızı Edirne’de yaptık 1-0 kazandık... Ve Kemal Ilıcak’ın isteğiyle burada noktaladık.

Matbuat Takımı
Bu takımda kimler yok ki... Galatasaray kalecisi, sonra Denizcilik Bankası Genel Müdürü, Galatasaray Kulübü ve Futbol Federasyonu Başkanı Ulvi Yenal, Anadolu Ajansı Spor Yazarı Milli Futbolcu Niyazi Sel (FB.) gene ayni takımın sol açığı Sedat Taylan (Pamuk Sedat) Galatasaray Futbol Takımı Baş Kaptanı Milli Atlet Ömer Besim Koşalay, Milli Hakem eski Süleymaniye takımı futbolcusu, Diş Hekimi Tarık Özerengin, Cumhuriyet Gazetesi Foto Muhabiri Namık Görgüç (Gözlüklü kaleci) Stad Mecmuası Sahibi Osman Münir Kutnak (Yönetici) Ali Ersan (Vakit Gazetesi) Ercüment Kalmuk (Akşam Gazetesi-Ressam) Selahattin Giz (Cmhuriyet Gazetesi Muhabiri) İzzet Aykol (Sop Posta Gazetesi İstihbarat şefi-Spor Muhabiri) İdarecilerden Bay Alber (Cumhuriyet) ve Behram (Vakit Gazetesi) ile Şazi Tezcan (Akşam Gazetesi Spor Yazarı-Stadyum Müdürü ile Ahmet Adam Göğdün (Hakem)...Bu fotoğraf o günün anısı olarak Selahattin Giz’in kardeşi sonradan ünlü bir teknik direktör olan Bülent Giz tarafından çekilmişti.