Gök Bayrak

Tarih ibretlik vakalarla doludur. Hele ki o tarih bir de bizim tarihimizse. Çünkü Türklük tarihle var olmuş ve halen yaşamaktadır. İnsanlığın sonu gelinceye kadar da yaşayacaktır.
Bu yaşam hep iniş ve çıkışlarla dolu olup, milyonları aşan şehide mal olmuş bir yaşamdır. Nedense hep kurduğumuz devletlerle övünmüş, yıktığımız devletleri hatırlamak bile istememişizdir. Yıkılan devletlerimizin de neden yıkıldıklarını araştırıp dersler çıkarmadığımız için aynı hataları hep işleye gelmişizdir.
Bu nedenledir ki tarihin hiçbir safhasında da Türk birliğini sağlayamamışız. Değil birliği sağlamak, aynı milletin evlatları zaman zaman birbirleriyle savaşmakta bile bir beis görmemişlerdir. Sadece savaşmakla kalmayıp yenilen taraftaki kardeşlerini kılıçtan geçirmişlerdir.
Bütün bu olanlar ya yöneticilerin kaprislerinden veya beceriksizlikleri sonucu başka milletlerin kullanmasından kaynaklanmıştır. Yakın tarihte Osmanlı Devletinin çöküşündeki yöneticilerin halini bir gözler önüne getirin hele.
Bir de dün Türk’e karşı varlıklarını devam ettirme adına yaptıkları setler içinde yaşayanlarla, Prut’ta namuslarını peşkeş çekerek kurtulanların çocuklarının haline bir bakın. Bugün ise onların boyunduruğu altında inleyen Türklerin durumuna bakın. O gün aman dileyenler bugün Türk’ü esir ederek insanlık dışı muamelelerle, sürgünlere ve kıyımlara tabi tutmaktadırlar. Gün geçmiyor ki Doğu Türkistan’da Türkler hürriyetleri uğruna şehitler vermesinler. Son olarak ise Türklerin açlıklarını ve gasp edilen haklarını Çin yönetimine ve dünya kamuoyuna duyurmak için Hotan kentinde yaptığı gösteride, sekizi dövülerek, altısı ise vurularak on dört şehit verdikleri ve yüze yakınının ise tutuklandığı bilinmektedir.
Çin tarihten gelen kini gereği Türk’e kefen biçmeye kalkabilir. Ancak insan hakları uğruna ülkeleri işgal eden ABD Irak’ta, Afganistan’da ve nice devletlerde gösterdiği duyarlılığı Çin’de niçin göstermez? Zulüm görenlerin Türk olmasından mı, yoksa Çin’den korkusundan mı diye düşünüyorum; o zaman da aklıma hep Kore geliyor. Ya insan hakları havarisi AB Türkiye’de her yapılanı suç sayarak üzerimize gelirken Çin’de yaşanan kıyımlarla ilgili niçin susar? Aynı zulmü kendi ırklarından veya dinlerinden birilerine yapılsa böyle mi davranırlardı? Demek ki bunlarınki insan hakları savunuculuğu değil çıkar savunuculuğudur.
İsrail’in dünyadaki tüm Yahudiler için, Almanların iki ayrı devleti birleştirme adına, diğer batı ülkelerinin kolonilerindeki ırkdaşları için neler yaptıklarını okuyor, izliyor ve duyuyoruz. Haklı olduklarını herkese kabullendirme adına yapılanlarda ortada.Ya kardeş Türk devletleri dün aynı zulmü yaşayan sizler değil miydiniz? Ya sizler niçin kardeşlerinize sahip çıkmazsınız?
Benim ülkem mi? Hiç sormayın. Arap’a sahip çıkar ama Türk’üm diyeni ırkçılıkla itham eder. Hatta Türk’e zulmedene ödül bile verir. Toplantılarda taşınan gök bayrakları toplatır. Ermeni’ye jest olsun diye maça getirilen Azerbaycan bayrakları  çöpe attırılmıştır. Zaten Türk’üm diyemeyenlerin Türklerin derdiyle pek ilgisi de olmaz. Ne zaman ki Doğu Türkistan bağımsız bir devlet olursa, bir yerlerden icazet verirlerse işte o zaman onları tanır ve ilişki de kurarız. Yapılan bu vahşetten dolayı Komünist Çin’i lanetliyor, en az onlar kadar susanların da suçlu olduğunu düşünerek hür dünyayı kınıyorum. O yaptıkları setlerin de kendilerini koruyamayacağını, akıttıkları kanda boğulacaklarını, gök bayrağın bir gün oralarda da dalgalanacağını bekliyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları