“Gönlümü senden alamıyorum”

İki gündür oturup Cumhurbaşkanı’nın neden böyle yaptığını tartışıyorlar. Başbakan’ın yerine de konuşuyor, daire başkanlarının yerine de konuşuyor. Her türlü şefin yerine de konuşuyor.

Yasak dinlemiyor, kanun dinlemiyor. Etik dedikleri şeyden hiç haberi yok. İnsanlar onu sahnede görünce ‘ay, gene mi bu’ diye başka kanallara geçiyorlar.
Bana kalırsa Tayyip Bey’in duygusal bir problemi var. Bunu da ancak alaturka şarkılar anlatabilir. Hani güzel bir şarkı vardır: 
Gülünce gözlerinin içi gülüyor
Kendimi senden alamıyorum.
Kendini alamamaktır bu. Psikologlar, nörologlar ne derler bilmem. Miting meydanlarını görünce, kendini alamıyor ve tutamıyor. Hatta o kadar ki mitingsiz kalmaya tahammülü yok. Adamlarına bana miting hazırlayın diyormuş. Alem mitingden kaçar bu mitinge koşuyor. Nasıl bir rahatsızlıktır bilmem.
......
Şarkının devamı şöyle:
Bilmem bakışların neler söylüyor
Cesaretim yok ki soramıyorum.
İmam hatip öğrencileri gibi abilerini elleri dizlerinde dinleyen yandaş gazeteciler, ağızlarını açıp bir tek soru soramıyorlar. 
***
Mesela bu son kargaşada herkes bu kadar silahın nereden bulunduğunu, nasıl Türkiye’ye getirildiğini soruyor birbirine. MİT Müsteşar Yardımcısı Oslo’da şöyle söylemişti: ‘Ne çabuk unutuldu. Büyükşehirleri cephanelik yaptınız. Hepsini biliyoruz.’ Bunlar ne oldu. Elbette TIR’larla Suriye’ye sevk edildi. 
Harekatı düzenleyen KCK’lılar, Bülent Arınç’ın müjdelediği bir kanunla salıverildiler.
Batağın bir numaralısı Suriye. Suriye’ye, ÖSO’ya sonra IŞİD’e ondan sonra aklınıza gelirse siz sayın onlara yollanan silahlar, işte şimdi Kobani’deki Kürtlere döndü. Bunda şaşacak ne var. Yakında bize gelirse bunda da şaşacak bir şey yok.
***
Tayyip Bey’i anlatmak için bir şarkı yetmez. Açılım sürecek diyorlar. Bunu da Ajda Pekkan’ın ‘Petrol’ adlı şarkısı ile dile getirmek lazım:
Aman açılım canım açılım
Artık sana muhtacım açılım.
Kim kime muhtaç bilmiyorum? Son IŞİD hadisesinde ortalıkta hiçbir şey eskisi gibi kalmadı, her şey tersine döndü. PKK bitti, açılım bitti, polise, askere kafa tutmalar bitti. Hâlâ açılım blöfü yapıyorlar.
Bir çok yazımda yazmışımdır. Kalplerimiz, Allah’ın elindedir. Nereye döndüreceği belli olmaz. Şimdi, ÖSO’yu eğitmeye kalkıyorlarmış. İster misiniz eğitilen ÖSO’lar, onların eğittikleri istikamete değil de Esad’dan yana tavır alsınlar.
Ben kendine çok güvenenlerden korkarım. Bunlar kendilerine çok güvendiler. Üstelik haksızdılar, kanunsuzdular, şaibeliydiler, evleri dolar doluydu. Türkiye’yi kabiliyetsiz adamlarla doldurdular. Türkiye’yi üçüncü sınıf bir ülke haline getirdiler. Bunlar, yakın geleceklerinden korkmalılar.

Yazarın Diğer Yazıları