Güney tehdidi ile PKK/PYD kastedilmiyor

Güney tehdidi ile PKK/PYD kastedilmiyor
Emekli Korg. Pekin, "NATO’nun ’Türkiye’ye güneyden yönelik tehditler’ arasında, ne PKK ne Suriye, ne Rusya var. Asıl tehdit İran işaret ediliyor" dedi.

Alp Eren KAYA / ANKARA

Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, Brüksel'deki NATO zirvesinde yayınlanan sonuç bildirgesine dikkat çekti. Menbiç'te bir arbede çıkması halinde NATO'nun oraya "barış gücü" gönderebileceğini söyleyen Pekin, "Aynı şey İdlib için de geçerli olabilir. O bölgelerde dikkatli olmamız gerekiyor. ABD ne kadar Menbiç'te PYD'ye dikkat eder, PYD'nin ne kadarını silahsızlandırılıp bölgeden çıkartılabilir, arkasından Araplardan oluşacak yerel güç ne kadar etkili olur, tüm bunların düşünülmesi gerekir. Asıl sorun anayasa görüşmelerinin başlamasından sonra İran'ın bölgeden çıkartılması. Türkiye'den bunlar için bir şey isteyebilirler, bunlar da paket program halinde gelir" dedi.

İsmail Hakkın Pekin, ayrıca NATO'nun Türkiye'ye hava savunma sistemleri ve hava savunma birliklerini gönderip konuşlandırabileceğini de ifade etti. Türkiye'ye güneyden gelen tehdit kavramının bildiride çok geniş tutulduğunun altını çizen Pekin, "Türkiye'ye güneyden gelen tehdide karşı Türkiye'nin endişelerini paylaşıyoruz" yönünde bir ifade bulunduğunu dile getirdi. Pekin, şöyle dedi: "Bunun anlamı şudur: Zirveden böyle bir karar çıkıyorsa bunun sonucunda bu NATO'nun askeri karargâhında bir plana dönüşür. Türkiye'ye güneyden gelen tehdit nedir? O ifadede YPG'nin, PYD'nin ismi geçmiyor. Genel olarak yazılmış. İran'ı kastediyor olabilirler. NATO Suriye'ye çok daha fazla dahil olabilir."

NATO bildirgesinin İran'ı rahatsız eden taraflarının bulunduğunu kaydeden Pekin, bizim de bundan rahatsız olabileceğimizi söyledi. Pekin şöyle devam etti: "Türkiye'ye güneyden yönelik tehditler arasında Suriye ordusu var, bahsedilmiyor, PKK-PYD terör örgütü var bahsedilmiyor, bizim için tehdit PKK-PYD ve IŞİD terör örgütleri. Bunun dışında Ruslar var bölgede, bir de İranlılar var. Ruslar son olarak askeri şirketlerin kurulmasına izin verdiler. Suriye'de çekilen güçlerin yerine özel askeri şirketleri gönderecekler. NATO'nun bildirgedeki, 'Türkiye'nin güneydeki endişelerini anlıyoruz, hem fikiriz' ibaresinin anlamı İran'ın tehdit olarak görülmesi. Ayrıca, Suriye sınırına NATO güçlerinin getirilmesi olabilir. Bayrak gezdirecek güçler gelebilir. Türkiye Suriye'nin kuzeyinde PYD devletinin kurulmasına karşıyız deseydi farklı anlam çıkardı. Bu ifadeden birinci derece İran, ikinci derecede Rusya'yı içine alan bir anlam veriyor bize. O bakımdan Türkiye'nin önümüzdeki dönemde Astana'daki konusu bozulabilir. İran ile ilişkiler bozulabilir ama Türkiye ekonomik ilişkilerin bozulmasını istemiyor, diğer ilişkilerin de bozulmaması lazım. Bu konuların hepsi Türkiye için sıkıntı."

Asıl sorunla İran ve Rusya'nın bölgedeki faaliyetleri ile İran'ın bölgeden çıkartılmasının kastedildiğine vurgu yapan Pekin, "Menbiç ise Türkiye ABD arasında antlaşma konusu. Menbiç'e geleceğini sanmıyorum. Rakka'da bir şeyler yapacaklar. Fırat'ın doğusuna ve batısına gelebilir. Birlikte çalışalım derler. Bundan sonra iş bence çoğunlukla NATO'ya havale edilecek. Türkiye erken davrandı, Fırat'ın batısındaki yerleri kontrol etti. O bölgede Türkiye'ye yardım edeceğiz yönünde teklifler yapılabilir. Şengal bölgesi için tehdit unsuru olması lazım. Fransızlar gelebilir örneğin. Petrol ticareti de söz konusu, herkes gelir" dedi. Menbiç'te bir arbede çıkarsa NATO'nun oraya barış gücü gönderebileceğini ifade eden Pekin, aynı şeyin İdlib için de geçerli olabileceğini söyledi.