Halil, taşları yerine koyunca

Her zaman savunmuşumdur; “bir iş nasıl başlarsa öyle gider.” Ya da; “her işin ilki önemlidir.” 

* Rostov maçına kadar söz (beyanat) ve amelle (saha) iyi sınav vermeyen, hüsran beklentisi yaratan Halilhodziç ve ekibi, Avrupa Kupası’nda Rostov maçıyla, tam tersi bir şekilde muhteşem başladılar.
* Baş müsebbibi, Halilhodziç’tir. Müsebbipliğe de iyi başlamıştır. Çünkü, Rostov karşısında hakkı olanı ve herkesi yerli yerinde oynattı. Bosingwa sağa geldi, Mustafa hakkı olan formayı giydi. Mustafa’nın savunmadaki sakinliği, duran top hücumlarındaki etkinliği Belkalem’in de kendine olan güvenini arttırdı. Bu nedenle Medjani ön libero oynadı. Musa Nizam, büyük beklenti ile transfer edilen İshak’tan iyi olduğunu ortaya koyup, sırtına geçirdiği formayı kolay kolay çıkarmayacağı sinyalini verdi. Constant, “orta alanda beklenen 10 numara benim. Ama bana araya süratli kaçacak adam lazım” diyerek, dağınık bir görüntü veren Yusuf’a mesaj gönderdi. Halilhodziç; hazırlık döneminde “gözden çıkarılmış” görüntüsü verilip, Karabük’ün kapısından inadı yüzünden dönen Soner’i, “Kendini kuvvetlendir ve beni yanılt” diyerek 90 dakika sahada tutup, O’na haklı olarak işkence etti. Güçlenirse, yeni gelen Mehmet’e kolay kolay formasını vermeyeceğini de Soner ortaya koydu. Sefa Yılmaz beklenen tava henüz ulaşmadı, ancak tökezlediği anda kenarda bekleyen Gökhan Karadeniz, Fatih Atik ve Deniz Yılmaz’ın formayı kapacaklarını çok iyi fark ediyor.
* Kaleci Onur’dan söz etmeye hiç gerek yok. Bıraktığı yerden devam ediyor. Tek temennisi, geçtiğimiz sezon yediğinden 4-5 kat fazlası yaptığı kurtarışlarla bu sezon daha az muhatap olabilmek. O görüntü de defans bloğunda zaten var.
* Anlayacağımız, Halil ile tayfası, Rostov karşısında, tahmin ve beklentilerimizi hüsrana uğrattı! Baş nedeni de, Halilhodziç’in, taşlarla oynama yerine, onları yerli yerine koymasındandır.. İnşallah, önce Avrupa’da sonra da, gelecek hafta başlayacak Süper Lig’de hep böyle, nasıl başlamış ise öyle gider.

Yazarın Diğer Yazıları