Harita değişiminde Türkiye maşa oldu
Eski Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, hükümetin izlediği yanlış politikalardan dolayı Türkiye’nin 1918 yılının koşulları ile karşı karşıya kaldığını söyledi. 1. Dünya Savası sırasında bazı ülkelerin Osmanlı’yı yok etme planlarını uygulamaya sokmaya çalıştıklarını anımsatan Kılınç, “Olaylar, çok açık ve net bir şekilde cereyan ediyor. Tarihe bakarsanız, özellikle 1. Dünya Savaşı sonrasına, bazı ülkelerin almış olduğu kararlar vardı. Bu kararlar Atatürk sayesinde çöpe atıldı. Bugün karşımıza aynı kararlar yeniden çıkıyor” dedi.
Süreç oyunun parçası
Tuncer Kılınç, Irak’ta oynanan oyunun altında “harita” değişikliğinin yattığını ifade etti. Batının Orta Doğu’yu yeniden şekillendirmek için her yolu denediğini anlatan Kılınç, “Irak’ta oynanan oyunun sonunda bir oluşum var. Ülkemizi işgal ederek bir oyun oynanması mümkün değildi. Onu daha politik açıdan birilerine dikte ettirerek oyunu oynuyorlar. Bizde ’süreç’denen konu bunun başlangıcıdır. Sonuçta batı dünyası daha önceden kafasına koyduğu harita değişikliğini yakın bir tarihte gerçekleştirmeye çalışıyor. Buna da, birileri içimizde birileri dışımızda yardımcı oluyor” ifadelerini kullandı. IŞİD’in Orta Doğu’da Sünni ekseninin parçası taşeron bir örgüt olduğunu vurgulayan Kılınç, güçlü olanların ellerini taşın altına sokmadan güçsüzleri maşa olarak kullandıklarına dikkat çekti. Türkiye’nin çevresindeki ülkelerin zaman zaman bu örgütleri kullandıklarını söyleyen Kılınç, “Zaman içerisinde Orta Doğu ve çevremizdeki ülkelerde bu örgütler kullanıldı. Bu da onların bir parçası” diye konuştu.
PKK tetikte bekliyor
Türkiye’de son günlerde “çözüm” sürecinden bahsedildiğine dikkat çeken Kılınç, PKK’nın her zaman silah kullanabilecek bir örgüt olduğunun altını çizdi. Kılınç, sözlerini şöyle tamamladı: “Kapılar ardında neler konuşuldu, neler söylendi, ne umutlar verildi. Bu umutlar gerçekleşmezse eylemler beklenebilir. PKK, elinde silahı bırakmaz. Süreç başladığı zaman silahlar bırakılır. Savaşlarda bile ateşkes olduğu zaman müzakerelerle sonuca varılıyor. Şimdi silah elde ama bırakılmış gibi kendimizi kandırıyoruz. Beklentilerin gerçekleşmediği her dönemde silah kullanılabilir.” Fatih Erboz
