Bankacılık sektörü ve piyasalarda alarm

Bankacılık sektörü ve piyasalarda alarm
Bankacılık sektörü ve piyasalarda alarm

TBB Genel Sekreteri Keskin, 1 milyon 300 bin kişinin kart ve kredi borcunu ödeyemediğini belirterek bankalarda tahsili gecikmiş

TBB Genel Sekreteri Keskin, 1 milyon 300 bin kişinin kart ve kredi borcunu ödeyemediğini belirterek bankalarda tahsili gecikmiş alacakların, karşılıksız çeklerin ve protestolu senetlerin arttığını söyledi

 

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Genel Sekreteri Ekrem Keskin, bankacılık sektöründe tahsili gecikmiş alacaklarda artış olduğunu söyledi. Keskin, TBB’nin Akmerkez’deki merkezinde düzenlenen basın toplantısında, Türk Bankacılık Sektörü’nün ilk 9 aylık dönemini değerlendirdi. Buna göre, bankacılık sektörü aktif büyümesinin yavaşladığını söyleyen Keskin, kredi büyümesinin de yavaşlamaya devam ettiğini kaydetti. Tahsili gecikmiş alacaklarda ise artış olduğuna dikkati çeken Keskin, karşılıksız çek ve protestolu senet miktarının da yükseldiğini bildirdi.

 

1.3 milyon ödeyemedi
 Keskin, borcunu ödemeyen kişi sayısında artış olduğuna işaret ederek, “Kredi kartı borcunu ödeyemeyen kişi sayısı 800 bine yaklaşıyor, yani 780 bin civarında. Tüketici kredisinde borcunu ödeyemeyen kişi sayısı da 500 bin civarında” dedi. Keskin, tahsili gecikmiş alacakların ise tüketici kredilerinde yüzde 1.9’dan yüzde 2.2’ye çıktığını, ancak kredi kartlarında bu oranın yüzde 6.3’den yüzde 5.9’a gerilediğini bildirdi.
Keskin, TBB’nin ilk 9 aylık değerlendirmesi ve beklentilerini, düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Kredilerin bazı temel büyüklüklerle ilişkisine bakıldığında, kurumsal kredilerin GSYİH’ya oranının yüzde 37, bireysel kredilerin yüzde 18, kredilerin toplam aktiflere oranın ise yüzde 58 olduğunu söyledi. Keskin, “En çarpıcı gösterge, kredilerin mevduata oranı yüzde 104. Yani bilançonun 3’de 2’si kredi, mevduatın tamamı krediye dönüşmüş durumda” dedi. Keskin, Merkez Bankası’nın faizleri düşürüp, likiditeyi artırmasına ilişkin olarak, “Bankalar, ’faizler düştü, önümüze gelene kredi verelim’yaklaşımı içinde değiller. Yavaşlayan bir ekonomi, küresel riskler ve sorunlu kredilerin büyüdüğü bir ekonomide kredi verirken, kredi standartlarını yüksek tutuyorlar” dedi.  Bankacılık sektörünün 2012’ye paralel bir dönem geçirip geçirmeyeceği yönündeki bir soruya Keskin, “2012’ye göre biraz daha iyi olacakmış gibi görünüyor. Çünkü büyüme hızı yüzde 4’e, hatta yüzde 4’ün biraz üzerine çekecek bir yaklaşım hissediyoruz. Bu tasarruflardaki büyüme hızıyla da çok yakından ilgili” karşılığını verdi.

 

Cari açık hassas
Keskin, değindiği cari açık konusunda, hassasiyetin korunması gerektiğinden yana olduklarını söyledi. Tasarruf düzeyinin, cari açığın finansmanıyla ilgi sermaye hareketlerinde Türkiye ekonomisini çok hassas hale getirdiğini dile getiren Keskin, “Tasarruf açığımız yüzde 9.3, bunu yaklaşık 70 milyar dolar sermaye girişi ile finanse edebiliyoruz” dedi.