Hastalığı karşısında doktorlar bile şaştı kaldı. Tansiyonu 25’e çıktı baş ağrısından duramadı

Hastalığı karşısında doktorlar bile şaştı kaldı. Tansiyonu 25’e çıktı baş ağrısından duramadı
İstanbul'da yaşayan 31 yaşındaki Gülden Çörekçioğlu, 4,5 ay önce bir bebek dünyaya getirdi. Doğumdan sonra tansiyonu 25'e kadar çıkan ve sağlık sorunları yaşayan Çörekçioğlu, doktora başvurdu. Yapılan kontrollerin ardından Çörekçioğlu'nun böbrek üstü bezinde milyonda bir görülen bir tümör feokromasitoma tespit edildi. Genç anne, gerçekleştirilen kapalı ameliyat sonrası sağlığına kavuştu.

DHA''da yer alan habere göre, İstanbul''da yaşayan ve 4,5 ay önce bir bebek dünyaya getiren Gülden Çörekçioğlu, doğum sonrası sağlık sorunlarıyla boğuştu.Genç anne, ilk çocuğunu kucağına almanın mutluluğunu yaşayamadan sağlık sorunları nedeniyle sık sık acile kaldırıldı.

3.5 SANTİMETRELİK BİR TÜMÖR TESPİT EDİLDİ

Tansiyonu 25''e kadar çıkan ve hipertansiyon ilaçları kullanmaya başlayan Çörekçioğlu, yapılan tetkikler sonrası şaşkına uğradı. Karın tomografisi çekilen genç annenin sağ böbrek üstü bezinde 3.5 santimetrelik bir tümör tespit edildi.

"BEBEĞİMİN MUTLULUĞUNU YAŞAYAMADIM"

Operasyonu gerçekleştirilen özel bir hastanenin Genel Cerrahi Bölümünden Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Kurt, feokromasitoma adı verilen bu tümörün milyonda 1 ila 8 kişide görüldüğüne dikkat çekerek, ameliyatın önemine değindi.  Aylar sonra sağlığına kavuşmanın ve bebeğini yeniden kucağına alacak olmanın mutluluğunu yaşayan Gülden Çörekçioğlu ise “Yaşadığım sağlık sorunları nedeniyle bebeğimin mutluluğunu yaşayamadım. İnşallah bundan sonra her şey çok güzel olacak” diye konuştu.

"TANSİYONUM 25''LERE KADAR ÇIKTI GÜNDE 2-3 KEZ ATAK GEÇİRİYORDUM"

Doğum sonrası şikayetlerinin başladığını, şiddetli baş ağrısı ve yüksek tansiyonun kendisini çok yıprattığını ifade eden Çörekçioğlu, “Emzirdiğim için doktorum durumuma göre bir ilaç verdi. Ama o ilaçlar fayda etmeyince farklı bir ilaca geçtik ve bebeğimi emziremez oldum. Acil ataklarım oluyordu, bu nedenle çoğu kez acillik oldum. Tansiyonum birden çıktığı gibi hastaneye gelene kadar düşebiliyordu. Tansiyonum 25''lere kadar çıktı. Günde 2-3 kez atak geçiriyordum. Böbrek üstü bezimde tümör olduğunu duyduğumda çok korktum, şaşırdım. Doğumu nasıl sağlıklı bir şekilde atlattığımı düşündüm. Ama şükür ki kurtuldum, sağlığıma kavuştum. Bebeğim 4,5 aylık yaşadığım bu sağlık sorunları nedeniyle onun mutluluğunu yaşayamadım. İnşallah bundan sonra her şey çok güzel olacak. Bence bu tür şikayetleri kimse geçiştirmesin. Eşim bu sorunun üzerinde durdu, araştırılması için çok üsteledi. Üzerinde durduğumuz için bunu çözüme ulaştırdık" dedi.

Tümör olduğunu duyduklarında ailecek çok üzüldüklerini belirten genç kadın, "Çünkü zor bir ameliyattı, ölümcül sonuçları vardı. Bu süreçte yaklaşık 2 ay boyunca çok strese girdik. Düşünceler, tedavi yöntemleri, çekilen filmler, üst üste yaptığımız araştırmalar bizi yordu. Sonrasında sağ olsun hocalarımız net bulguya vardıktan sonra da ameliyat istediler. Hızlıca karar alıp hocalarımız sayesinde ameliyatı sağ salim atlattık" ifadelerini kullandı.

"BÖBREK ÜSTÜ BEZİNDEKİ BU TÜMÖRÜ OPERASYONLA ÇIKARDIK"

Kapalı yöntemle ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Yavuz Kurt, “Böbrek üstü tümörünün çok çok nadir görülen feokromasitoma adını verdiğimiz yani aşırı adrenalin salgısı yapan milyonda bir, çok nadir görülen bir hastalık olduğunu belirledik. Önce bir ilaç tedavisiyle başladık. Bu ilaç tedavisi sonrası hastamızı kapalı yöntemle ameliyat ettik. Böbrek üstü bezindeki bu tümörü operasyonla çıkardık. Akabinde hastanın tansiyonu düştü. Bugün de kısmetse taburcu edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

“TEDAVİ EDİLMEZSE ÖLÜMCÜL OLABİLİYOR"

Sinir sistemi dokularından kaynaklı bir tümör olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yavuz Kurt, “Bu hastalık nöral krest dediğimiz sinir sisteminin geliştiği dokudan kaynaklı böbrek üstü bezi tümör çeşidi. Genellikle baş ağrısı, çarpıntı, terleme şikayetleriyle hastalar acillere başvururlar. Çok nadir görüldüğünden böbrek üstü tümörünün akla gelmesi ve bu yönde bir araştırma yapılması gerekir. 30-50 yaş civarında ortaya çıkar. Tedavi edilmezse ölümcüldür. Yüzde 30-40''lara varan bir ölüm oranı mevcut. Ama erken teşhis edilip ameliyatla kitle çıkarıldığında hastamız kalan ömrünü sağlıklı bir şekilde geçirir. Baş ağrısı, terleme, çarpıntı 3''lüsü ile hastalar genellikle acil servislere başvururlar. Ancak bu ataklar 15-20 dakika sürer ve geçer. Bu belirtiler birçok farklı hastalıkta da olabilir. Akla böbrek üstü bezindeki bir tümörden kaynaklandığı düşünülürse bir ultrason, batın tomografisi, MR''ı ile kolaylıkla tespit edilebilir. Tespit sonrası ameliyata hazırlık süreci başlar. Hastalığın tedavisi cerrahidir." şeklinde konuştu.

"BU BELİRTİLERİ OLAN GELSİN"

Prof. Dr. Kurt son olarak, “Buradan bu şekilde şikayetleriyle acillere giden, yani şiddetli baş ağrısı, çarpıntı ve terleme ataklarıyla arkasından yüzde kızarıklık gibi şikayetlerle acillerde gezen kişileri de uyarıyoruz. Lütfen aklınızda böbrek üstü bezinizde bir hastalık olabileceği gelsin” uyarısında bulundu.