İç hukuk tüketilmeden AİHM'e müracaat edilemiyor. AİHM'in bir müracaatı "OHAL Komisyonu"na havalesi düşündürücü.

En kanlı darbeyle karşı karşıya kalmışız... Olağanüstü hâl yaşıyoruz...

Enver Paşa ve arkadaşları 23 Ocak 1913'te, kabinenin toplandığı bir sırada Babıâli'yi bastıklarında katledilen dört kişiydi. (Bir de kendilerinden vuruldu.) Bu baskından sonra İttihat ve Terakki Fırkası mutlak hâkimiyetini kurdu.

(Babıâli, sadrazamlık binasıdır. Şimdiki İstanbul Valiliği. Baskında sadrazam Kıbrıslı Kâmil Paşa istifa ettirildi. Belki kan dökülmeyebilirdi ama İttihatçıların fedailerinden Yakup Cemil başına buyruktu ve tereddüt etmeden silâh kullanıyordu. Harbiye Nazırı Nâzım Paşa'yı o katletti. Yahya Kemal, yakın dostu Harbiye Nâzırı'nın yaveri Kıbrıslızade Tevfik Bey'in baskında öldürülmesine pek üzülmüş, yüreğinin yangısını kaleme dökmüştür.)

15 Temmuz 2016 Darbe Teşebbüsü'nde katledilenler 249 kişi... Yaralılar 2 bini buluyor. Darbecilerden ölenlerin sayısı 36 deniyor.

Hiçbir darbede, darbe teşebbüsünde bu kadar tutuklamayla, işten atmayla karşı karşıya kalınmamıştır.

AİHM, sonunda bir karar verdi, "Sizde başvuru komisyonu var. Önce oraya gidin. Netice alamazsanız bize gelin." dedi. AİHM, bu komisyon meselesini, Avrupa Konseyi bünyesindeki Venedik Komisyonu'nun "Kamu görevlilerinin görevden alınmalarıyla ve bağlantılı diğer tedbirlerle ilgili münferit vakaların incelenmesinden sorumlu özel bir geçici kurul oluşturulması" tavsiyesine dayandırıyor. (İşin tuhafı, kurulacak kurul, "Tarafsız olmalı, tazminata bile hükmedebilmeli" deniyor!)

Güya, Türkiye, Venedik Komisyonu'nun tavsiyesine uyarak bir komisyon kurmuş oluyor.

İşinden edilen, aç bırakılan 140 bin kişiden bahsediliyor, 50 bini geçkin sayıda tutukludan bahsediliyor ve "bağımsızlığı" tartışmalı mahkemelerden bahsediliyor!...

Anlamak istediğim şu: Bu komisyon bir mahkeme midir? İnsanlara: "Sen suçlusun geber!  Sen suçsuzsun, ayıp edilmiş sana. Hadi git işe başla." mı diyecek? Ne diyecek Allah aşkına!

Bu komisyon yedi kişi. Önüne 140 bin dosya gelecek. Komisyon başkanını bir kenara koy, altı kişiye kaç dosya düşüyor? Tam 23.333 dosya... Komisyonda alt birimler olsa dahi, hep beraber toplanıp 140 bin dosyanın kapağını açmaya kalksanız... Gün olarak hesap edelim: Günde 8 saat çalıştınız... Her bir dosyaya bir saat vakit ayırdınız. Senelerce uğraşılacak. Mümkün mü? İnsanlar kahırdan ölürler, açlıktan ölürler, gururlarına yediremeyip intihara sürüklenirler.

Darbeyi yapanlar, destek verenler belli. Ak Parti'nin sembol isimlerinin damatları denetimli serbest. Ki bu damatlar Cemaat'in çok önemli birimlerinde yönetici idiler. Akıllarına gelir miydi darbeye kalkışılacağı? Eline silâh almamış, darbe planlamasında bulunmamış insanlar eşleriyle, çocuklarıyla, yakınlarıyla perişan... Ak Parti yönetimi kafasından 17/25 Aralık 2013 sınırını koymuş. Ama Fethullahçıların bütün kurumları 15 Temmuz 2016'ya kadar kanunen açık... İnsan biraz mantık yürütür!

Her zaman yazarım... İnsanı kazanmak esastır; ötekileştirmek değil. Çocuklarını bari devletimize küstürmeyin.