Hitler kafalı soykırımcı Almanların böyle alçakça bir karar alacakları belliydi.
İftiracı Alman Federal Meclisi üyeleri, Türklerin soykırım suçlusu olduğu şeklinde küstahça bir karar almakla kendi iğrenç suratlarını gösterdiler!
Hele Cem Özdemir diye Türk ismi taşıyan Türk düşmanı bir soytarı var ki, onu adam yerine bile koymamak gerekir.
Bu olayda asıl önemli olan, içimizdeki hainlerin sevinçleri… Ayranı kabaran HDP'liler âdeta bayram yapıyor! Hem bu ülkenin ekmeğini yiyorlar, hem de kuyusunu kazıyorlar!
Biz onlara vatandaşımız diye nasıl güveneceğiz? Güvenemeyiz! Her fırsatta kanlı teröristlere destek oluyor, canilerin cenazelerine gidiyor ve PKK'nın uşaklığını yapmayı sürdürüyorlar.
Alman Meclisi'nin soykırım kararı, ülkemizdeki bölücüleri Ermenilerden daha fazla sevindirdi.
Türkiye düşmanlarının aldığı, aslında yok hükmündeki kararı bölücüler sevinçle karşılarken, AKP, CHP ve MHP' nin, yalana karşı yaptığı ortak açıklamayı sadece HDP imzalamadı. Bu da, PKK uzantısı olan bu partinin çirkin yüzünü bir kez daha gösterdi!
Rahmi Turan Sözcü
*
Ankara yoktu
Alman Federal Meclisi'nin eski üyelerinden Prof. Hakkı Keskin yazıyor:
"Alman parlamentosunun 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlayan kararı Almanya'nın büyük ayıbı ve çifte standartı olarak tarihe geçecektir.
Buna karşı son aylarda Almanya'da ve Berlin'de bir dizi etkinlik yaptık. Tüm milletvekillerine, bakanlara, parti ve grup başkanlarına, Şansölye Merkel ve Cumhurbaşkanı'na gönderilmek üzere mart ayında hazırladığım mektup, dernek başkanlarıyla görüşülerek onaylandı ve 21 Nisan'da bu kişilere postalandı. 25 Mayıs günü bir basın konferansı düzenledik. 28 Mayıs Cumartesi günü de Berlin'de büyük bir protesto yürüyüşü ve mitingi yapıldı. Doğu Perinçek buraya 170 kişilik bir ekiple katıldı. Bu etkinliklerimiz Alman medyasında da yankılandı.
Ne var ki zamanında yaptığımız uyarılara karşın, Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümet ve muhalefet partileri, Alman partileri bu konuda kararlarını çoktan aldıktan sonra, son birkaç günde tepkilerini gösterdiler. Oysa Erdoğan'ın ve Davutoğlu'nun, Merkel ile yaptığı göç yasası görüşmelerinde gereken tepki gösterilseydi, böyle bir karar tasarısını Almanya alamazdı!
Melih Aşık Milliyet
*
Almanların ayranını kabartan tepkisizliğimiz
Alman parlamentosunun AİHM'nin kararlarıyla çelişen tavrı, tam da Türkiye'nin imaj erozyonunun tavan yaptığı bir sıraya rastlaması acaba bir tesadüf mü?
Gerçekten, artık birinin kişiliğinde somutlaşmış, Türkiye'nin imaj erozyonu doruktadır.
Bunun kadar, hatta daha da vahim olan husus ise, emekli diplomat, siyasetçi, değerli araştırmacı yazar dostum Onur Öymen'in ısrarla vurguladığı konuyla ilgili toplumsal tepkisizliğimizdir.
Gerçekten de bu kez, üniversiteler, basın, iktidarı ve muhalefeti ile siyasal partiler, meslek kuruluşları, sivil toplum kuruluşları anlam veremediğim, daha da ötesi korkunç bir tepkisizlik içindedir.
Gerçi, artık bütün dış politikamız, tam bir kayıkçı kavgası üslubu doğrultusuna oturtulmuştur ve her an herkese öfke kusulmaktadır ama bunun içeriyi avutmanın ötesinde, bir kıymeti harbiyesi yoktur.
Sakın Almanların ayranını kabartan da bunlar olmasın?
Ali Sirmen Cumhuriyet
*
Bir bu eksikti…
Abdülhamit Haftası
Bir o eksik kalmıştı, Meclis Başkanı onu da halletti ve Türkiye "Abdülhamit Haftası"na kavuştu!!!
Ellerinden gelse, 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos, 29 Ekim ve 10 Kasım'ı bir hamlede silecekler… Şehitler gelirken düzenledikleri Fetih şenlikleri yetmedi, başımıza bir de baskıcı sultan Abdülhamit çıktı… Bir hafta sürecek kutlamaların merkezi Dolmabahçe Sarayı olacakmış…
Aslında 52 haftaya 36 padişahın tamamı sığar, niye ötekiler yok?..
(…) hain Vahdettin'e ayıp olmuyor mu?..
Mehmet Türker Sözcü
*
Türk'ün Türk'e ayıbı
Almanya'da 3.5 milyon Türk vatandaşı yaşıyor. Onlar, seçiyorlar. Alman Meclisi'ne 11 Türk milletvekili gönderiyorlar. Hepsi Türk işçi ailesi çocukları.
Diyelim ki, vakitleri yoktu, hayat onlara fırsat vermedi, eğitimleri yetmedi. Alman Meclisi'ndeki bu 11 Türk milletvekili kendi tarihini öğrenemedi, bilmiyor. Önlerine gelen "soykırım tasarısına" diğer Alman milletvekilleriyle beraber evet oyu veriyorlar.
Türk Dışişleri ne yaptı?
En büyükelçilik binasını Almanya'da yaptı. 10 bin metrekare kapalı alanı varmış. 30 milyon Euro harcanmış.
Bu kadar büyük ve pahalı büyükelçilik yapabilen Türkiye, Alman Meclisi'ne girmeyi başarmış kendi öz çocuklarına "Türkiye tarihini anlatmak, öğretmek ve önlerine bir soykırım tasarısı geldiğinde karşı çıkıp doğruları haykırabileceği" bilgiyi neden vermez? Bunu neden akıl etmez? Onları neden kazanmaz? Alman partilerinin ve Alman derin devletinin etki alanına neden terk eder. Türk'ün Türk'e hayrı yok.
Necati Doğru Sözcü
*
Böyle dost olmaz olsun
Sözde stratejik ortağımız Amerika'nın Suriye'de yaptıkları ortada... Türkiye, "YPG, terör örgütüPKK'nın Suriye şubesidir" demesine rağmen ne yaptı Amerika? Silah ve destek vermeyi sürdürdüğü YPG'yi, IŞİD'e karşı savaşta cephe ortağı yaptı.
Amerikalı "Coni"lerle YPG'liler şimdi "cephe arkadaşı" olarak omuz omuza savaşıyor Rakka'da...
3.5 milyon Türk'ün, bir avuç Ermeni'nin yaşadığı "dost ve müttefikimiz" Almanya ne yaptı?
Türklerin, Ermenilere karşı soykırım yaptığına dair yasa tasarısını oybirliğiyle kabul etti.
Parlamentodaki Türk asıllı milletvekilleri de yasaya "Evet" dedi. Hiçbiri öneriye "Hayır" oyu veren Alman milletvekili Bettina Kudla kadar Türk dostu olamadı.
(…) Amerika'nın yaptıkları stratejik ortaklığa, Almanya'nınki dostluk ve müttefikliğe yakışmadığına göre demek ki iki ülkeyle ilişkilerimizin yeni adlara ihtiyacı var.
Ali Eyüboğlu Milliyet
*
Çanakkale'de Almanlar için mi savaştık
Gözden kaçmasın... Şimdilerde sürekli şehit veren TSK açılım sürecinde teröristlerin tanıklığıyla yargılanıyordu.
Akif Kökçe Milliyet (Açık Pencere)
*
Zamanlama manidar
Alman Meclisi'nde kabul edilen "sözde ermeni soykırımı" tasarısının burada kalmayacağını, daha önce kabul eden ülkelerin sayısı arttıkça ortaya "tazminat ve toprak" talebi çıkacağını unutmamalıyız. Almanya'nın tam şimdi, Türkiye'nin aylardır azgın PKK ve IŞİD terörüyle mücadele ettiğibilinirken sözde Ermeni soykırımı tasarısını meclise getirmesi dikkat çekicidir.
Yani ortak çalışan PKK-PYD Suriye ve Türkiye'de Kürdistan hevesiyle plan yaparken diğer tarafta "Ermeni taleplerinin de geleceği" Türkiye'ye anlatılıyor.
Zamanlamada dikkat çekici olan diğer nokta da zaten 3 milyon Suriyeli'yi almış ve 10 milyar dolar harcamış olan Türkiye'yi "AB'deki mültecileri geri göndermek" için anlaşmaya razı etmeye çalışırken bir yandan bunu yapmalarıdır.
Çünkü dış politikada zayıflık, içeride bitirilemeyen terör ve siyasi karmaşa diğer ülkelere istediklerini yapacak kaos ortamını sağlıyor.
(…)
Türkiye hala "Müttefikiz, ilişkiler bozulmaz" diyor ama olay çok ciddidir ve bu konunun geleceği, bugününden önemlidir.
Merkel'in oylamaya katılmaması bir anlam ifade etmez. Burası toplama kampı olmadığına göre, mültecileri AB'ye geçmekte serbest bırakacak şekilde sınırları açmak" bile düşünülebilir. Açık kapı politikası" Edirne'de de uygulanabilir.
Güngör Mengi Vatan
*
Stratejik çöküşü iktidar da itiraf ediyor
İktidarın izlediği dış politikanın tam bir çıkmaz sokakta olduğunu artık sadece muhalefet dile getirmiyor!
İktidar sözcüleri de aynı şeyi söylüyor!
Hatta Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bile aynı şeyden şikâyetçi oluyor!
Şu sözler O'na ait:
"Dış politikada yaptığımız bazı uygulamalarda mutlaka bir takım değişikliklere gidilmesi gerekiyor!"
(…) Kurtulmuş'un bu sözlerinin Beştepe cenahında nasıl değerlendirildiğini çok merak ediyoruz!
Zeki Ceyhan Milli Gazete
*
Ercan Akyol Milliyet