Ilgaz Tüneli'ne saklanan Başbakan

Sayın Yıldırım'ın Demirel'e saldırışları Devlet Bahçeli'nin Ak Parti'ye dayanak olma çabaları tepki almakta at başı gidiyor. Gönderilen mesajlar arasında Yaşar Usluer'inki sağlam mantık dokusu ve kalem başarısı olarak müthiş. Bunu sizlerle paylaşmayı arzu ettim:

'Burhan abi merhaba, biliyorsunuz hiçbir iktidar ömür boyu baki değildir. Hele ki kitle değil, lider partisi olanlar. Muhalefet yokluğunda uzun süre iktidar olsalar da lider gidince iktidarın da gideceğini bilmelidirler.

* Mekanı Cennet Demirel'e "Biz şapkasını alıp kaçanlardan değiliz" diyen Sayın Başbakan 15 Temmuz'daki hain saldırıda Ilgaz Tüneli'ne saklandığını unutuyor! Melih Gökçek'in "Güvenli bir gecekonduya sığındım" dediğini hiç hatırlamıyor.

Dahası sizin de belirttiğiniz gibi "Merhumun yokluklar içinde bile memlekete yaptığı büyük hizmetler"den TÜPRAŞ, PETKİM, TEDAŞ vb. tesisleri satarak hizmet ettiklerini sanıyorlar. Sattıkları paraya aynı tesisi kuramayacaklarını, altın yumurtlayan tavuğu kestiklerini bilmiyorlar mı? O Demirel ki birilerinin icazeti ile değil, milletin hür iradesiyle 6 kere gidip 7 kere gelmiş, Cumhurbaşkanlığı makamı ile taçlandırıp Hakk'a yürümüştür. ABD'nin "Haşhaş ekimini yasakla" demesine "Gücün yetiyorsa gel sen yasakla" diye meydan okuduğu, Rusya ile başta İskenderun Demir Çelik, Seydişehir Alüminyum ve daha 17 tesisi ortak inşa ettiği için 12 Mart Muhtırası'na muhatap olmuştur. Şapkasını alıp gitmeseydi ortada Parlamento kalmayacaktı.

12 Mart Başbakanı Nihat Erim'e yasaklattıkları haşhaşı, CHP-MSP(Erbakan) koalisyonunda Ecevit "ABD benim nereye ne ekeceğime karışamaz" diye serbest bıraktığı için ambargoyla cezalandırılmıştır. İktidardan indirilip Türkiye 70 cente muhtaç hale getirilmiştir.

Kıvıranlar

* Demirel'e çamur atanlar "sınırımızı ihlal etti" diye Rus uçağının vurulması emrini verenler, Rusya'nın ambargosu sonunda çiftçinin köylünün ürettiklerini elde bırakmıştı. Turizm çökmüştü. Önce meydan okuyup, sonra özür dilediklerini "FETÖ'cü pilotlar düşürdü" diye kıvırdıklarını da bu millet unutmadı! Bizi yönetenler "Ne oldum değil ne olacağım" atasözümüzü unutmamalı. "Beni halk seçti" diye meydan okuyan Mursi'nin -halk nerede şimdi?- akıbetini düşünmelidirler.

Gelelim Bahçeli'ye

* Sayın Bahçeli, "Yaptıklarım, yapacaklarımın teminatıdır" diyerek iktidarın koltuk değneği olmaya devam etse de bir gün oturduğu koltuğu kaybedeceğini unutmamalı. "Başbuğun fikirlerine/düşüncelerine sahip çıkıyoruz" demek, her 4 Nisan'da mezarına Osmanlı ibriği ile su dökmekle olmuyor. Merhum Türkeş'in geleneksel hale getirdiği "Türk Kurultayı"nı yaptı diye kendi bakanı Abdülhalûk Çay'ı azlettiren, sonra da Erciyes Kurultayı ile birlikte tamamen kaldıran Bahçeli'dir. Ülkücülerin FETÖ'cü terörist muamelesi görmelerine göz yuman yine Bahçeli'dir. İlk seçimde oy alacak kimse kalmayacağından baraja gömüleceğini unutmamalıdır.'

Güzel ama pahalı

Bir başka mesaj A. İhsan'dan:

"Üç gün İstanbul'da idim ve önceki gece döndüm. Yavuz Sultan Selim ile Osmangazi köprülerini görmek nasip oldu. İkisi de çok güzel. Ancak geçiş fiyatları fahiş. Özellikle Osmangazi Köprüsü'nde bu hemen fark ediliyor. Saat 17.00 idi ve geçen yoktu. Rakam mutlaka gözden geçirilmeli.

Başbakan Binali Yıldırım'ın merhum Süleyman Demirel için söylediklerine ise katılmıyor ve tasvip etmiyorum. Kimse başkasını, hele cevap veremeyecek birisini taşlayarak, küçümseyerek yükselemez."

Şükür kavuşturana

M. Vedat Erzi de eski okurlarımdan. e-postası şöyle:

"Sayın Burhan Ayeri, selam ve saygılar sunarım. Çoktandır izini kaybetmiştim. Aklıma geldi Google'ı aradım ve seni Yeniçağ'da buldum. Eski gazetenizi boşaltıp ne hale getirdiler. Tam bir yağdanlık oldu. Neyse sıhhatiniz iyidir inşallah. Çünkü Atatürk bu ülkeyi Çerkezlerle kurtardı. Bu nedenle her zaman lazımsınız."

Bu da hemşehri mesajı

Fikret Ağca yetiştiğimiz çevreden. Mesajında özetle şunları dile getiriyor:

"Uzun zamandır size yazamadım. Ancak yazılarınızı düzenli olarak her gün okuyorum. Günümüz olaylarını muhteşem yorumluyorsunuz. Bizleri Balat, Fener, Karagümrük'ün eski güzel günlerine götürüyorsunuz. Hatıralarımızı canlandırıp mutlu ediyorsunuz. Allah sizi başımızdan eksik etmesin. Sağlık ve afiyetler dilerim."

***

ÖZEL NOT: Okurlarımdan gelen mesajlara yeterince yer verememenin üzüntüsünü duyuyorum. Hiç olmazsa bir günlüğüne bu imkanı buldum. Mutluyum.

Yazarın Diğer Yazıları