İlim ve sanatla buluşma

Milleti millet yapan vasıfların başında o milletin yetiştirdiği ilim ve sanat insanları gelir. Bunlardan yoksun bir millet başka milletlerin peyki olmaktan kurtulamaz.
Millet olmak için anasının ak sütü gibi ak olan dilinde türkülerin söylenmesidir. Şiirlerindeki dizelerle hüzünlenip veya coşmasıdır. Arı diliyle yazılmış hikâye ve romanlarında kendisini bulmasıdır.
Matematiği ile çığırlar açarak, mühendisliğiyle harikalar yaratmasıdır. Tıptaki yenilikleriyle ölmekte olan insanları hayata döndürerek, keşifleriyle uzaya uydular gönderip bayrağı yükseklerde dalgalandırmasıdır. Bir millet eğer bunları yapamıyorsa o topluluğa millet değil kalabalık ahali denir. Yarınlarda geleceğimiz adına tüm alanlardaki bilim ve sanat insanlarına sahip çıkmak mecburiyetindeyiz.
Bu sorumluluğu yüreğinde hisseden bir kısım yurt seven, beyin göçünü önlemek ve gaspların önüne geçmek adına bir araya gelmiştir. Bu birliktelik sonucudur ki ülkemizin ilk ve en büyük meslek birliği olan, Türkiye İlim ve Edebiyat Eserleri Sahipleri Birliği kısa adıyla “İLESAM” ı kurmuşlardır.
1986 yılında kurulan bu Meslek Birliği. 28 Nisan 2011 günü Yenimahalle Belediyesinin de destekleriyle 25’inci yılını kutladı. Gösterilen sinevizyonu izleyip, dağıtılan dosyadaki kitapçıkları okuyunca üyesi olduğum bu kuruluşla bir kez daha gurur duydum. Sanatçıların telif ücretleri için yapılan anlaşmalar, yargıda verilen mücadele ve korsanlara karşı bir avuç insanla gösterilen dik duruş. Halkı aydınlatma adına il il verilen konferanslar. Değişik zaman ve mekânlarda yapılan sohbet toplantıları. Öğrencilerle yapılan buluşmalar. Roman, hikâye ve şiirle ilgili açılan ödüllü yarışmalar. Belli aralıklarla tertiplenmiş şiir günleri. Kitap fuarlarında açılan reyonlarla üyelerinin ürünlerini tanıtmak ve teşvik amaçlı dağıtılan hizmet belgelerinden, Türk sanat müziği konserleri ile kadın komisyonlarının kurulması. Sanatçılara verilen iftar yemekleri ve Hakkın rahmetine kavuşmuş sanatçılar için mevlit okutulması yapılan etkinliklerden bazılarını oluşturmaktadır.
Ülke genelinde isim yapmış sanatçı ve bilim insanı bu kuruluşta yerlerini almıştır. Son dönemdeki çıkışıyla  “İLESAM” sanatçının emeğine göz koymuş asalakları kovarak alın terine ve göz nuruna bir anlam kazandırmıştır. Böylece milleti millet yapan değerlere de sahip çıkılmıştır. Böylesine bir devin tanınması ve daha verimli bir çalışma yapılması adına devlet erkânının ve sanatçının kuruluşuna sahip çıkması farz olmuştur.
Bir üye olarak yeterince tanımadığım bu devi tanıyınca işin doğrusu utandım. Az da olsa hizmet adına sizlerle bu satırları paylaşmayı kendimce bir görev bildim. İnşallah halkımız da en az benim kadar duyarlı davranır da, geleceğimizin teminatı olan insanlarımızı tanır ve sahiplenir. İLESAM yolun açık olsun. Sana ve sana gönül verenlere bu milletin ihtiyacı var. Nice yıllarda buluşmak üzere 25. kuruluş yıldönümün Türk milletine, sanatçı ve bilim camiasına hayırlara vesile olsun.

Yazarın Diğer Yazıları