IMF, Türkiye’yi şoklara karşı uyardı

IMF, Türkiye’yi şoklara karşı uyardı
Fon, dış yükümlülüklerin yapısının Türkiye’yi likidite şoklarına maruz bırakabileceğini belirterek cari açığın daralmaması halinde yatırım pozisyonunun bozulacağını bildirdi

IMF, Türkiye’yi şoklara karşı uyardı

IMF yayınladığı raporda dış yükümlülüklerin yapısının Türkiye’yi likidite şoklarına maruz bırakabileceğini belirtti. IMF’nin raporunda cari açığın önümüzdeki yıllarda belirgin derecede daralmaması halinde  Türkiye’nin net uluslararası yatırım pozisyonunun orta vadede yüzde 10-15 civarı bozulabileceği kaydedildi. Raporda, “Petrol fiyatlarındaki düşüş ve finansman koşullarındaki daralmanın kısıtlayıcı etkisiyle cari açığın 2015’te daralması bekleniyor. Cari açığın azaltılması için sıkı para ve maliye politikası hâlâ gerekli. Kısa vadeli borçlar Türkiye’yi önemli ölçüde borç çevirme riskine maruz bırakıyor. Bu yıl GSYH’nin yüzde 25’inden yüksek olduğu tahmin edilen brüt dış finansman gereksinimi Türkiye’yi küresel piyasalardaki koşullara karşı kırılgan hale getiriyor. Türkiye’nin düşük net uluslararası rezervleri, rezervlerin artırılmasını gerekli kılıyor” denildi.

Müdahale sınırlanmalı

IMF  yayınladığı “2015 Dış Sektör Raporu-Ülke Ekonomileri Değerlendirmeleri” raporunda yıl başından bu yana yaşanan gelişmelerin dış pozisyonda bazı güçlenmeleri işaret ettiğini, bunda düşük petrol ithalat fiyatlarından ticari kazanımların etkili olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin büyük finansman ihtiyaçları ve sermaye girişinin kısa vadeli doğası dikkate alındığında, Türkiye’nin sermaye akışlarında terse dönüşe karşı kırılgan olduğunu vurgulayan IMF, kırılganlığın azaltılması için cari işlemler açığının da da aşağı indirilmesinin gerekli olduğunu ifade etti. Para politikasının reel faiz oranlarını sağlam şekilde pozitif bölgede tutması gerektiğini belirten IMF, TCMB’nin net uluslararası rezervleri artırması, döviz kurlarına müdahaleleri sınırlaması gerektiğini vurguladı. Özel sektör tasarruflarını artırmayı hedefleyen emeklilik reformu gibi yapısal reformlara ihtiyaç olduğuna işaret eden IMF, bu reformların orta vadede mali politika sıkılaştırma ile desteklenmesi gerektiğini de belirtti.

 

S&P: Merkez para politikasını sıkılaştırmalı

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P) raporunda, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2016’da para politikasını sıkılaştırmasının beklendiği belirtildi. Kredi derecelendirme şirketinin küresel para politikalarına ilişkin yayımladığı derleme raporunda, “ABD Merkez Bankası’ndan beklenen parasal sıkılaştırma ve Çin’in yapısal yavaşlaması küresel ticaret ve emtialar üzerinde ağırlık yaratıyor. Gelişmekte olan ekonomilerde farklılaşan para politikası karşılıklarına neden oluyor. Türkiye gibi dikkate değer oranda finansman ihtiyacı olan ekonomiler özellikle yabancı sermaye akışlarında potansiyel yavaşlamalara karşı hassas” ifadeleri kullanıldı.

Raporda, Fed’in beklenen faiz artışı kararıyla, gelişmekte olan ülkelerde gelecek dönemde yabancı sermaye akışının yavaşlaması ya da bu ülkelerden sermaye çıkışının para birimleri ve tahvil piyasaları üzerinde baskı yaratabileceği vurgulandı.

 

Euro bölgesi  kırılgan

Uluslararası Para Fonu (IMF) Euro Bölgesi’ndeki ekonomik toparlanmanın düşük petrol fiyatları, parasal genişleme ve zayıflayan euro ile güçlenmesine karşın, devam eden kırılganlıkların orta vadeli büyüme beklentilerini aşağı çektiğini belirtti. IMF, Euro Bölgesi’ne ilişkin yıllık gözden geçirme raporu niteliğindeki “4. Madde Konsültasyonu” nu yayımladı. Raporda, bölge ekonomisindeki iyileşmenin güçlendiğine işaret edilirken, “Artan iç talep, düşük petrol fiyatları, ECB’nin (Avrupa Merkez Bankası) genişletilen varlık alımı çerçevesinde süren parasal genişleme ve zayıflayan euro, toparlanmayı güçlendiriyor. İyileşen güven, yükselen enflasyon beklentileri ile rahatlayan kredi şartları, toparlanmanın orta vadede devam etmesinin muhtemel olduğunu ortaya koyuyor” ifadelerine yer verildi. Euro Bölgesi’nin bu yıl yüzde 1,5 ve gelecek yıl yüzde 1,7 büyümesini bekleyen IMF, ayrıca bu yıl sıfıra yakın seyredecek manşet enflasyonun 2016’da yüzde 1,1’e yükseleceği tahmininde bulundu. Raporda, bazı aşağı yönlü risklerin ise mevcudiyetini koruduğu vurgulandı.Söz konusu risklerin, “yükselen piyasa ekonomilerinin yavaşlaması”,  “düşük enflasyon”, “jeopolitik gerilimler” ve “finansal piyasalardaki dalgalanma” olarak sıralanan raporda, Yunanistan’daki olayların son dönemdeki finansal dalgalanmaları tetiklediğine işaret edildi.