İnanırsan, Rus hakemi de yenersin

Beşiktaş tarihinin önemli galibiyetlerinden birini aldı. Hem de Sergey Karasev'e rağmen. Pek çok uluslararası karşılaşmada takdirle izlediğim Rus hakem bu kez art niyetliydi. Hatta yönetimi için "korumalı" diyebilirim. Putin'in kaldırdığı ambargonun Napoli'de devam ettiğini gördüm. Demek ki Karasev'in aklı hâlâ düşürdüğümüz uçakta. Basketbolda bile faul çalınmayacak pozisyonlarda verdiği penaltılar başka türlü yorumlanamaz. Bütün ikili mücadelelerde de aynı tezgahı uyguladı. Topu İtalyanlara verdi.

Aboubakar'ın hayata dönüşü siyah-beyazlılar adına, mücadele ettiği tüm kulvarlar için sevindirici. Hepsinden önemlisi ise, takımdaki "itiraz çılgınlığı"nın sona ermiş olması. Maçın ilk bölümündeki durgunluk ise bereket fazla sürmedi. İnanmak futbolda önemli. Kaleci unsuru galibiyette baş etken. Fabricio'nun uzun süren maç eksikliğini atlatması sevindirici. Demek ki Şenol Güneş takıntısından vaz geçmek zorunda. Çarşı'nın anketinden "yüzde 92 Tolga karşıtlığı" çıkmışsa bunu ciddiye alacak. Allah kaza bela vermezse, Beşiktaş Şampiyonlar Ligi'nde 2'nci tura çıkacaktır.

Clinton çok yaklaştı

ABD'deki üçlemenin sonuncusu dün gerçekleşti. CNN'in anında yaptığı ankete göre Clinton birinciliği muhafaza ediyor. Uzun soluklu münazaranın içinde bizi ilgilendiren bölümler de vardı. Türkiye'nin tutmadığı Trump'ın söyledikleri aslında bizim tezlerimize destekti; "Musul Irak'a, Rakka İran'a bırakılıyor". Ayrıca "yolsuzluk iddiaları"nı tekrarladı. 8 Kasım gecesi bol bol sandık hırsızlığı kapışmaları izleyeceğiz.

Ronald Reagan'la Amerikan tarihinin en büyük sürprizi gerçekleşmişti. Anketlerin yerle bir olduğu o seçim bir kere daha tekrarlanmıştı. Kovboy filmlerinin ikinci sınıf aktörünün yaptığını bu sefer bir Emlak Kralı gerçekleştirebilir mi? Bu defa mümkün görülmüyor.

İyi başladı

Sezon açan açana. İlgi alanım TRT Müzik de bunlardan. Canlı yayınlara öncelikle, iyi hazırlandıkları belli oldu. "Gönülle Dil Arasında", Melihat Gülses'in TSM bilgi ve yorumunun sergilenmesiydi. Şef konumunda Necip Gülses'i gördük. Bayan Gülses, Greta Garbo modeli saçı ve bizden motifli tuvaletiyle çok şıktı. Biri tangoda iki hata yaptı ve bunu itiraf etti. Canlı yayınlarda bunları normal karşılayanlardanım. Klasik Türk Müziği'nin ustalarından Münip Utandı'nın kızı Merve Utandı da sahne aldı. Merve'nin soyadına Kalkan eklendiğini ve bir bebeği olduğunu öğrendim. Bu kızı "Zeki Müren Müzik Yarışması"ndaki birinciliği sırasında tanımıştım. Genelde program iyiydi. Yönetmen Demet Şahin'i kutluyorum.

***

Yıldızlar Altında yeni dönemi başlatanlardan. Pop Star'ın tanıttığı Ayşen Birgör yapımın solisti. Bu kızın o yarışmadan Ebru Gündeş tarafından nasıl elendiğini unutmuyorum. "Senin araban varmış" sorusuna "Efendim 12 yaşında" şeklinde cevap verişi Ebru'yu kızdırmıştı. Neticeyi biliyorsunuz. Neyse ki TRT sahip çıktı ve bugünlere geldi. Geçen dönem olduğu gibi keman ustası Talat Er'in şefliği devam etmekte. Bu genç yetenek bestekârlığıyla da ön plana çıkmaya başladı. Okyanus'la herkes tanıdı. Şimdilerde "Seviyorum desen de, kanmam sözüne" en popüler olanı. Ayfer Er ve Alparslan'dan sonra Ayşen'den de dinledik. Güfte-sözler Uğur Gür'ün. Bir dönemin efsane polisi emekli emniyet müdürü sevdiğim bir arkadaşım. "Alameti farikam olan ne pos bıyıklarım kaldı ne de saçlarım" diyor. Ancak yazdığı güftelerle kalbinin ne kadar genç kaldığının işaretini veriyor. Ona sağlıklı uzun ömür dileklerimi yolluyorum.

Öte yandan Yıldızlar Altında'nın hazırlayıcıları Demet Şahin ve Mustafa Öztürk'e küçük bir tavsiyede bulunmak istiyorum. İlla da istek sahiplerini okuyacağız diyerek yayın bu kadar bölünmemeli. Ayşen'in kulağını hafifçe bükmekte yarar var.

Bir başkası

Sevim Özbek Dalgıç, TRT'nin başarılı "yapım-yönetim" kartvizitlilerinden. Aşkefza çizgisini bozmayan programlardan. Duru bir kurguya sahip. Kamera başarısı devam etmekte. Bu konuda bir perdelemeyi örnek olarak verebilirim. İyice pehlivanlaşan Mine Geçili'yi en az yirmi kilo zayıflamış gördüm. Bunun sebebi özel kamera mı, yoksa sıkı rejim miydi? Cevabını ancak Sevim Özbek'ten alabiliriz!

***

ÖZEL NOT: Kanal D'nin iddialı dizisi "Poyraz Karayel", tutkunlarını şaşırttı. Poyraz, Polat Alemdar'a dönüşmüştü. Konu ve mekan Kurtlar Vadisi olmuştu. Necati Şaşmaz bu durumdan endişe etmeli. "Fazla para çabası"nın taklitlerini çoğaltacağını görmeliydi. Hatta Poyraz Karayel'in onun dizisinin yerine geçebileceğini hesap etmeli...

Yazarın Diğer Yazıları