İstanbul'da vale terörü

İstanbul'da vale terörü
İstanbul Ataşehir'de gittiği restoranın valesine aracını teslim etmek istemeyen avukat, önce tehdit edildi. Daha sonra mekandan ayrılmak için çıkan avukat aracının lastiklerinin kesilmiş olduğunu gördü.

İddiaya göre, avukat Selva Özkarakoç, arkadaşlarıyla Küçükbakkalköy'deki lüks bir balık restoranına gitti. Restoran girişinde, ismi henüz öğrenilemeyen bir vale, park etmek için Özkarakoç'un otomobilinin anahtarını almak istedi. Avukat Özkarakoç, içinde müvekkillerine ait çek-senet olduğu için otomobilini valeye vermek istemedi. Avukat, otomobili park ettikten sonra vale yanına gelerek 'buraya araç alacağım, buraya aracınızı park etmeyin ya da aracınızın anahtarını biz görevli valelere verin' dedi. Selva Özkarakoç, anahtarı vermek istemediğini yineleyince, vale 'siz bilirsiniz, sonucuna katlanırsınız' diye karşılık verdi.

Konuşmanın ardından restorana geçen avukat Özkarakoç, birkaç saat sonra evine gitmek için otomobiline binerek yola çıktı. Selva Özkarakoç, kısa bir süre sonra, otomobilin panelinde bir lastiğin inik olduğu uyarısını fark etti. Otomobili park ederek inen avukat, sağ arka lastiğin kesilmiş olduğunu tespit etti.

Özkarakoç, restoranı telefonla arayarak, karşısına çıkan kişiye durumu anlattı. Bir süre sonra restoran yetkilisi olduğunu söyleyen bir kişinin kendisini arayarak 'zararınız neyse ödeyeceğiz, bu konuyu aramızda halledelim, lütfen karakola gitmeyin' dediğini iddia eden Avukat Selva Özkarakoç, İçerenköy Polis Merkezine giderek vale ve restoran işletmecisi hakkında şikayetçi oldu.

Selva Özkarakoç, şunları söyledi: "Arabamı valeye teslim etmek istemedim. Vale de ısrarla arabamı başka yere çekmemi istedi. Ben de burada yemekyiyeceğimi söyledim. İstiyorlarsa çekici yardımıyla çekebileceğini söyledim ve restorana geçtim. Arkasından vale bana 'İyi, siz bilirsiniz. Sonucuna katlanırsınız' dedi. Restoran çıkısı sonrasında arabamın iki kilometre gittiğinde uyarı verdiğini gördüm. Beş kilometre gittikten sonra da aracımın lastiğini yarılmış halde olduğunu fark ettim. Bir de üstüne 20 TL vale ücreti vermiştim. Sonucu bu...

Restoran sahibini bu durumdan haberdar etmeden 155'i, arkasından restoranı aradım. Restoranda yetkili olan kişi bu olayı aramızda halledebileceğimizi ve zararım neyse karşılattıracağını söyledi. Ben de bunu kabul etmedim. Çünkü bugün benim başıma gelen, yarın başka insanların başına da gelebilir Ben başka insanlara da zarar verebilirdim. Kendi canıma da mal olabilirdi. Bunun sonucunun maddi anlamda ölçülemeyeceğini söyledim. Ve yasal yollara baş vuracağımı söyleyerek karakola şikayette bulundum."