İyi dolandırılmanın 11 altın kuralı

Seni dolandıran kişi, ateist, komünist, liberal, filan olmasın... Mümkünse dini bütün olsun... İbadet aşkıyla dolandırıl ki, en azından tezgâh patlayana kadar ahiretine de katkı sağladığını düşünerek mutlu ol...

***

Hani diyor ya Samuel Beckett: "Hep denedin... Hep yenildin... Olsun... Yine dene... Yine yenil... Daha iyi yenil..." Sen de hep denedin... Hep dolandırıldın... Canın sağ olsun... Yine dene... Yine çarpıl... Daha iyi çarpıl... Keyif almaya bak...

***

Ne idüğü belirsiz insana aldanma... Aldanacağın insanın kimyası önemli... 'Bol dindarlık üzerine, bir tutam milliyet, üç çorba kaşığı komplo teorisi, el kararı siyaset' katmış mı? Daha aşağısına çarpılmak senin kariyerine ve savunduğun değerlere yakışmaz, sakın unutma...

***

Dönemin özelliklerine dikkat et... Selçuk Parsadan, Atatürk poster ve büstlerini fahiş fiyatla muhafazakâr ve ödlek Anadolu kaplanlarına satıp yolunu buluyordu... Sonra sesine Paşa tonu vererek ülkenin Başbakanını kandırdı, örtülü ödeneği dolandırdı... Sen de dönemin özelliklerine göre özellik arz eden saygın tokatçılar seç...

***

Elle gelen düğün bayram... Yalnız başına asla dolandırılma... Çoğunluğun içinde yer al ki, kendini teselli ederken 'grup indirimi'nden yararlan...

***

'Dört başı mamur bir dolandırılmış' olmak için iyi bir felsefeye de sahip olmak gerekiyor... Meselâ "Çarpalım çarpılalım, bu dünya kimseye kalmaz" gibi... Bu denklemin 'çarpılan' kısmındaysan ne mutlu sana...

***

Sen üst aklın oyunlarını yemeyecek kadar zeki bir karaktersin... Senin maneviyatın, millî ve yerli duruşun sıradan insanlara dolandırılmaya engeldir... O yüzden seçici olacaksın... Bakacaksın ne anlatıyor sana tokatçı? 'Diriliş, diziliş, süzülüş, düzülüş' gibi sanat eserleri eşliğinde mi konuşuyor? Arkasında bayrak, kalbinde Allah korkusu, cebinde çeşit çeşit pasaport var mı?

***

Bir süre etrafta tokatçı görmediğinde sakın ümidini kesme, yılgınlığa düşme... Bir yerlerde gecenin karanlığını yarmaya hazırlanan bir tokatçı senin için hazırlanıyordur, emin ol... Sabret, paranı hazırla ve bekle... Kurtarıcın mutlaka gelecektir...

***

Hiç aklından çıkarma: Çarpıldığında değil, vazgeçtiğinde kaybedersin... Mütemadiyen çarpıl... Çünkü çarpıldıkça açılır, açıldıkça çarpılırsın... Dolayısıyla daha kallavi olması için otomatiğe bağlanmalısın...

***

Etrafı iyi gözlemlemelisin... Baktın ki yanından yörenden birçok kişi çarpılmak için koşturuyor, derhal harekete geçmelisin... "Güneşe akın var da kalan biz miyiz?" diye diye dış kulvardan atak yapmalı mümkünse bu 'hayırlı rekabet'te başa geçmelisin... Buna gâvurun ekonomik saldırılarına karşı bir seferberlik havası vermeli, eşi dostu da sahaya sürmelisin...

***

Tam teşekküllü bir mağdur olabilmek istiyorsan bilmelisin ki sadece para veya mal kaptırmak yetmez... Akılları, vicdanları, iradeleri de kaptırmak lâzım ki 'takım' olsun... Ticarette, siyasette, ibadette, işte, okulda, hayata dair her yerde...

Yazarın Diğer Yazıları