İYİ Parti'nin adalet anlayışı...

Meral Akşener'in önderliğinde kurulan İYİ Parti'nin "İYİ" adının yazılışı, Osmanlı Devleti'ni kuran Kayı boyunun sembolü ile hemen hemen aynı. Kayı boyu, dünya stratejisi uygulamış, bu sayede coğrafyayı bütünleştirmiş ve 600 yıl yaşayan ulu bir çınar ağacı dikmişti. Türkiye Cumhuriyeti de o büyük çınarın filizidir.

Şimdi isteriz ki Akşener ve arkadaşlarının diktiği parti fidanı da bütün dünyayı etkisine alacak büyük stratejilerin merkezi olsun. Tabii ki pergelin sivri ucu Ankara'da ve Türk Milleti'nin elinde olmak kaydıyla...

İYİ Parti'nin programını inceledim. Daha önce "Tüzük taslağı"  olduğu iddiasıyla basına kimlerin servis ettiği meçhul bir metinde yer alan "medeniyet üst kimliği" gibi Türk kimliğinin yerine yeni bir kimlik arayan garip yaklaşımlar, açıklanan programda yok.

***

Meral Hanım, kuruluş toplantısında, sadece siyasilere değil herkese rehber olacak bir anlayış yansıttı.

"Buradan 80 milyonla, aziz milletimle, zamanın üstünde kalmış bir 'dersi' paylaşmak istiyorum...

Büyük müjde gerçeklemiş, Müslümanlar Mekke'yi fethetmişlerdir.

Efendimizin amcası, Hz. Abbas ve damadı Hz. Ali, en büyük prestij olan Kâbe'nin sorumluluğunun kendilerine verilmesini, Hz. Peygamber'den talep ediyor.

Efendimiz ise 'O işi Talha Ailesi yapıyor' diyor.

Hz. Abbas'ın 'Ama onlar Müslüman değiller ki...' şeklinde hatırlatmasına,

Efendimizin, kendi damadına ve amcasına cevabı;

'Ama onlar bu işi iyi yapıyorlar' şeklinde olmuştur...

Makam mevki aile efradına değil, Talha ailesine kalıyor.

Davaları, İslam'dan kutsal olanlar, rehberleri ve reisleri, Peygamber'den güçlü olanlar, menfaatleri dururken, hakkaniyeti nasıl kavrasın...

Efendimizin bu cevabı, evrensel ders niteliğinde değil midir?

Bu nedenle, saygın ilahiyatçıların vurguladığı 'Devletin dini adalettir' sözünü kıymetli buluyoruz."

Biz de yıllardan beri, "adalet kendini bile kayırmamaktır" derken işte böyle bir adaleti esas aldık ama uygulayana rastlayamadık. Dileriz, Meral Hanım ve arkadaşları bunu başarır.

***

Yoksa Türkiye'de siyaset yıllardır katır sırtında gidiyor!

"Katır sırtı"nı biraz açayım. Trabzon basınının önde gelen isimlerinden Kuzey Ekspres Gazetesi sahibi Hasan Kurt, Güneydoğu gezisi yaptı, dağ, taş gezdi ve izlenimlerini yazdı:

"Habur 2 köprüsünün yakınlarında birkaç yerde yol kenarında katır sürüsü gördüm. Katırların çevresinde insan yoktu.

Katır'ın farklı özellikleri vardır. Bir Arap arkadaşım, 'çölde deve sürülerinin önünde katır gider. Katırın gazı deveye hayat verir, deveyi yürütür' demişti.

Şırnak'ta, katırın doğal navigasyon özelliği taşıdığını öğrendim.

Şırnak ve sınır bölgelerinde kaçakçılık için katır kullanıldığını herkes bilir.

Bölgede katır sürüsü insansız bir şekilde 30-40 km. belki de daha uzun mesafeye gidiyor...

Sabah Türk tarafındaki bir köyde katırlar yedirilip, içiriliyor ve semersiz olarak yolcu ediliyor.

Katırlar, akşama doğru karşı tarafta gitmeleri gereken yere ulaşıyor.

Kuzey Irak'ta, ertesi gün katırlar tekrar yedirilip içiriliyor ve akaryakıt, sigara vs. yüklenerek Türk tarafına gönderiliyor.

Sınırda katır sürüsü yakalanırsa taşıdığı yüke el konuluyor. Katırları kimse sahiplenmediği için de kaçakçılığı yapanlar yakalanamıyor.

Yol kenarlarında birkaç yerde sahipsiz katır sürüsü gördüğüm için anlatılanlar bana mantıklı geldi!"

Türkiye, uzun yıllardır, böyle yönetiliyor! Yük birilerinin omuzunda ama yükleyen ortada yok! Yükleniciler hep kandırılıyor! Türk Milleti, artık kendi kendini yönetebilmelidir. İYİ Parti bunu sağlayabilmelidir.

Yazarın Diğer Yazıları