Jandarma ve Maliye'nin işbirliği

Jandarma Genel Komutanlığı’nın başlatmış olduğu ve konaklama tesislerinin her akşam doldurdukları bilgisayar paket programını gördüğümde sanıyorum 2006 senesi idi. O kadar hoşuma gitmişti ki anlatamam. Bir bölgeye gelen tüm yerli yabancı turistin kayıtlarının merkezi sistemde tutuluyor olması kayıtlılık anlamında oldukça büyük bir adım olarak görmüştüm.
Jandarma Genel Komutanlığı’nın sorumluluk alanlarında böyle bir uygulama başlatmış ve başarılı şekilde uyguluyor olması hemen aklıma diğer soruları da getirdi. Bilindiği gibi ülkemizin  “bacasız fabrikası”  olan turizm sektöründe hangi otele kaç müşteri geldi? Ne kadar süre ile konakladı? Bu konaklamalardan ne kadar gelir elde etti? Yabancı tur operatörüne garantili oda sattı ise bu odaları kaça sattı?  Bu ve buna benzer onlarca sorunun cevaplarını alabilmek Maliye Bakanlığı’nın Jandarma gibi bir bilgisayar paket programı olmadığı için mümkün değil. Ama buradan Maliye Bakanlığı’na çağrıda bulunmak istiyorum.
Sayın Maliye Bakanı, artık bu ülkedeki normal vatandaşın cebinden elinizi çekin ve Jandarma’nın kullandığı  “işyerlerine ait kimlik bildirim bilgisayar programına entegre”  olarak çalışabilecek bir sistemi siz de devreye sokun. Bu entegrasyon ile hangi işletmede kim ne kadar süre ile konaklamış bunun kayıtlarını kolayca tutun ve size beyan edilen değil, sizin kayıtlarınıza göre beyan edilmesi gereken gelir oranlarını belirleyin.
Ülkenin ormanını, denizini, doğasını, havasını pazarlayan turizm sektörünü biraz kontrol altına alın. Turizm demek yerli ve yabancı tatilcilerin para harcadığı, sıcak paranın bire bir döndüğü sektör demektir. Yukarıda verdiğim Jandarma örneğinde de olduğu gibi, kullanılan bilgisayar programına yapılacak basit bir eklenti entegrasyon programı ile bütün Jandarma sorumluluk alanlarındaki konaklama sayılarını takip edebilirsiniz.
Bunun tüm turizm bölgelerini kapsamasını istiyorsanız, Polis sorumluluk alanı içinde kalan turizm işletmelerinin konaklama bilgilerini Polis bilgisayarına göndermeleri zorunluluğunu getirdiğinizde, her iki koldan Jandarma ve Polis’ten gelen konaklama bilgileri ile yüzde yüze varan bir mali kontrol sistemi kurmuş olursunuz. Bundan sonrası, her yıl sonu yapılması gereken işletmelerin beyanları ile gerçekte yaptıkları işlerin karşılaştırılmasına gelecektir. İnanın o zaman hem bu işi ciddi anlamda yapanlar sektörde kalacak, hem de turizme bir hizmet kalitesi getirmiş olacaksınız.
Yoksa herkesin turizm sektörüne kolaylıkla girebildiği ve hiçbir belgenin sorulmadığı sektör olma özelliği devam ederse ülkemiz hem mali hem çevresel özellikler yönünden büyük kayıplara uğramaya devam edecek. Bu ülke topraklarından elde edilen her gelirin vergilendirilmesi görevi Maliye Bakanlığı’nın görevleri arasında olup, sade bir vatandaş olarak bizim görevimiz sizleri uyarmak, ama yetkililer bu uyarılara rağmen gereken adımları atmıyor ise o zaman birileri de çıkıp bu görevlilere,  “görevi ihmal suçundan”  ileride dava açmalıdırlar. Devlet görevlilerinin, devleti zarara uğratma gibi bir lüksleri olamaz ve olmamalıdır da. Ülkemizin milyarlarca dolarının akıtıldığı turizm sektörünün artık ülkeye bir artı değer kazandırmasının zamanı geldi de geçiyor bile. Eğer işletmeler hâlâ zarar ediyorlarsa o zaman zarar eden işletmelere devletin el koyması ve bu işi yapabilecek referansı sağlam diğer işletmelere işletmecilik hakkını devretmesi gerekmektedir.

Yazarın Diğer Yazıları