“Karnı genişlik” FITRAT meselesi
AKP dün Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği tek adamla olağanüstü kongreye gitti. Kongrede dikkat çekici isimlerin arasında AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu vardı. Soylu, kongrenin açılışını yaparak, partililere hitap etti. Erdoğan’a övgüler dizen Soylu, “3 Kasım 2002’de asırların boynu büküklüğüne isyan eden bu aziz millet, zulüm çarklarını tek tek kırarak ayağa kalktı, kendi adamını, milletin adamını Recep Tayyip Erdoğan’ı bir tarih yapıcı olarak ortaya çıkardı. Bugün bu gerçeğin en nadide, en somut anını hep birlikte yaşıyoruz” dedi. Süleyman Soylu kongrede hemen Emine Erdoğan’ın yanındaki koltuğa oturarak da partideki önemini ortaya koydu. Bilindiği gibi Başbakan Erdoğan’ın sağ kolu haline gelen Demokrat Parti eski Genel Başkanı Süleyman Soylu siyasette “Dün dündür, bugün bugündür” anlayışını da gözler önüne serdi.
Padişah olmak istiyor
Soylu, DP Genel Başkanı olduğu dönemde Başbakan Erdoğan’ı “Padişah olmak istiyor” diyerek suçladı. Hükümetin yolsuzluk çukurunun içinde olduğunu söyledi. “At üzerinde duramayan ülkeyi de yönetemez. Bu hükümete zıkkımın kökünü göstereceğiz” diyen Soylu şimdi AKP’de Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyor. Soylu DP Genel Başkanı olduğu zamanda Erdoğan ve AKP için şunları söylemişti:
20 Nisan 2008: Bu ülkenin herkese çatan ve kaos yaratan bir Başbakanı var ki, akşam evine gittiğinde karısına ve çocuklarına boynu bükük kalan esnafın, çiftçinin yerine kendini koymuyor. Kendisi evindekilerin yüzüne nasıl bakıyor? AKP iktidarından önce işsizlik yüzde 6’ydı bugün 11.3’e çıktı.
10 Aralık 2008: AKP hükümeti, yanlış ekonomi politikası sonucu bayramları da millete zehir etti. İnsanlarımız gülmeyi unuttu. Beceriksizlik ve yetersizlikle, Türkiye’yi krizle karşı karşıya bıraktılar. Paçalarından yolsuzluk akıyor. Türkiye’de ihale ve yandaş belediyeciliği yapılmaktadır.
25 Şubat 2009: Halk 29 Mart’ta hükümete zıkkımın kökünü gösterecek... Her üç gençten birisi işsizlik girdabı içinde. Son 5 ayda 650 bin insanımız işsiz kaldı. Fabrikalar kapanmış, vergisini, elektrik, doğalgazını ödeyemeyen esnaf kepenk kapatıyor. Bu hükümet 6.5 yılda 220 milyar dolar borçtan 507 milyar dolar borca çıkarttı. Tüyü bitmemişin hakkını yedirmeyeceğim dediler. Her gün tüyü bitmemiş yetimin üzerinden siyaset yapıyorlar. Bu ülkeyi rant ülkesi yapmayacağım dedi sayın Başbakan, rantın babasını getirdi. Bunlar yarım doktor, yarım hoca.
14 Mart 2009: Seçim sürecinde Türkiye’de çok manidar işler oluyor. AKP mensupları uzun zamandır genel başkanları ve başbakanlarını, başbakan da kendisini padişah olarak görmek istiyor. Ülkemizde sadaka kültürü var. Türkiye’de 3 kişiden biri fukaralık sınırının altındadır.
Bu yemini nasıl edecek?
Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılâplarına ve lâik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim.
Her kelime ters düşüyor
Recep Tayyip Erdoğan bugün mazbatasını alıyor. Cumhurbaşkanı seçilen Tayyip Erdoğan Türkiye Büyük Millet Meclis’inde yemin edecek. 12. Cumhurbaşkanı adına düzenlenen mazbata da Erdoğan’a teslim edilecek. Ardından Çankaya Köşkü’nde devir teslim töreni yapılacak. Erdoğan’ın yemin törenine ilişkin CHP Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray değerlendirmelerde bulundu. Çıray yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın, ihlal ettiği Anayasal düzeni korumak için yemin etmesinin inandırıcı olmadığını belirterek, “Erdoğan, bütün siyasi hayatı boyunca Cumhurbaşkanlığı yemininin her satırı, hatta her kelimesi ile ters düşmüştür. Bu ülkenin insanlarını kutuplaştırmış, ayrıştırmıştır. Peki, yeminde yer alan, ‘Anayasa’ya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma’ sözleri üzerine nasıl yemin edecek? Bu cümledeki her kelimenin temsil ettiği değerleri yok etmedi mi? Bu değerlerin ve ilkelerin hangisine sadık kaldı? Soruyorum; yok ettiği bu değerlerler için nasıl yemin edebilecek? Atatürk’e ayyaş diyen; milliyetçiliği ayaklar altına alan biri, Türk Milleti üzerine ant içemez” dedi.
“Dürüst ol”
Metninde, “Devletin ve milletin bölünmez bütünlüğünün korunması” üzerine de yemin edildiğini hatırlatan Çıray, “Herkesi Cumhurbaşkanlığı yeminini okumaya ve üzerinde düşünmeye davet ediyorum. Recep Tayyip Erdoğan, bu satırlar üzerine yemin ederse, kendisi açısından bir formaliteyi mi yerine getirmiş olacak?’diye sordu. Erdoğan’a da seslenen Çıray, “Yemin metnini değiştiremiyorsan, bari siyasi geçmişinle tutarlı olmak için dürüst ol, yalan yere yemin etme” ifadelerini kullandı.
“Samimi olacak mı?
Cumhurbaşkanının yemin metninde yer alan tarafsızlık ilkesinin korunması için ant içildiğini de belirten Çıray, “Yemin metninin son bölümünde diyor ki; ‘Üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma, Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum şerefim üzerine ant içerim.’ Ben merak ediyorum; Erdoğan bu yemini ederken samimi olabilecek mi? Çünkü meydanlarda Cumhurbaşkanı seçilmek için düzenlediği mitinglerde tarafsız olmayacağını açıkça söylemedi mi? Ben Erdoğan’ın yerinde olsam, kuracağım ’Yeni Türkiye’nin yemin metnini okurdum. Onun için dürüst olan tavır budur” dedi.
