Kati Piri: "AB Türkiye'ye ciddi yanlışlar yaptı"

Kati Piri: "AB Türkiye'ye ciddi yanlışlar yaptı"
AB Türkiye Raportörü Kati Piri, Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye ciddi yanlışlar yaptığını söyledi. Piri, "Birbirimizin güvenini yeniden kazanmalıyız" diye konuştu.

Avrupa Parlamentosu’nun (AP) 6 Şubat’ta Türkiye’deki gelişmeleri bir kez daha masaya yatırmaya hazırlandığı bir ortamda Türkiye Raportörü Kati Piri, açıklamalarda bulundu.

Hürriyet gazetesinden Güven Özalp'e konuşan Kati Piri, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin geldiği noktaya ve bundan sonraki beklentilere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Piri'nin açıklamalarından satır başları: 

AB CİDDİ YANLIŞLAR YAPTI

“AB bu süreçte ciddi yanlışlar yaptı. Maalesef geçmişi değiştiremeyiz. Mevcut durumda değişiklik olmaması halinde sona çok yaklaşılacağını da görerek Ankara’da bu sürece yeniden bağlanma konusunda hâlâ bir kıvılcım olmasını umuyorum. Birbirimizin güvenini yeniden kazanmalıyız. Bir tarafın endişesini diğeri ciddiye almalı.

ALTERNATİF ARAYIŞI AKILLICA DEĞİL

Şu aşamada yeni alternatif arayışlarına girmek akıllıca değil. ‘Katılım süreci sonsuza dek öldü’ dediğiniz an Türkiye’de insan hakları ya da hukukun üstünlüğünü önemsemediğiniz an olur. O an üçüncü bir ülkeyle ticarete, terörle mücadelede işbirliğine, dış politikada uyuma dayalı pragmatik bir ilişkiye girmiş olursunuz ve Türkiye, AB’nin ilişkiye sahip olduğu herhangi bir üçüncü ülke olur. Şu aşamada üyelik fırsatını Türk halkının elinden tamamen almak adil olmaz. Kapıyı hiçbir zaman tamamen kapatmamalıyız.

İKİ TARAFIN DA İYİ İLİŞKİLERE İHTİYACI VAR

2017 güvensizliğin çok yüksek olduğu, ilişkilere çok zarar verilen bir yıldı. Bu yıl, istemesi halinde, Türk hükümetinin hâlâ AB-Türkiye ilişkilerine bağlı olduğunu gösterebileceği yıl. Her iki tarafın da iyi ilişkilere ihtiyacı var. Ancak endişelerin yüksek olmasının ana nedenlerinden olan Türkiye’deki gelişmelere baktığımda henüz olumlu sinyaller geldiğini görmüyorum. 2019’a kadar bir iyileşme göremezsek AP olarak müzakerelerin resmen askıya alınmasını talep edeceğiz.

SONUÇ ODAKLI ZİRVE

Zirve planlanıyor olması güzel. Mülteci krizinde Türkiye’ye ihtiyaç duyduğumuz dönem dışında yıllarca zirve yapılmadı. Sadece fotoğraf çektirmek için zirve yapmak ne Türkiye’ye ne de AB’ye yardımcı olur. Zirve sonuçlar doğurmalı.”

TÜRK TOPLUMUNU KAYBETME RİSKİ

Türk hükümetinin politikalarını özellikle son bir buçuk yılda çok eleştirdik. Ancak bunun yanında Türk toplumuyla sempati ihtiyacı da var. Zaman zaman bu eksik kaldı. Türkiye’de konuştuğum, mevcut hükümete oy veren ya da vermeyen çoğu insandaki his AB’nin kendilerini yarı yolda bıraktığı, Türk toplumunun AB’nin umurunda olmadığı yönünde bir duygu söz konusu. Belli ki tavrımızla Türk toplumunu kaybetme riskimiz var. Bunun olmaması için daha fazla çaba göstermemiz gerekiyor.

MÜLTECİ KRİZİNDE GEÇ KALDIK

‘Bazı şeyleri fark etmekte geç kalıyoruz. Mülteci krizinde sorun AB sorunu olana kadar fark etmedik, yardım teklifinde bulunmadık. Darbe girişiminde de 24 saat sonra AB için olay geride kaldı ve bunun toplumda ne tür bir etki yarattığının farkına varılmaksızın, yanlarında durulmaksızın devam edildi. Türkiye’de neler olduğu, toplumun nelerle karşı karşıya kaldığı konusunda biraz daha fazla sempati bu ilişkiye yardımcı olabilir. Türk tarafının ne yapması gerektiği ise gün gibi ortada.

İlgili Haberler