“Kemalim” Apo’ya mali polis müdürü oluverir!..

Y-CHP’nin yepyeni ve mübarek zevatı akıllarını fikirlerini açık seçik sunuyorlar, parti tabanına..
“Taban” matbuattan, TV haberlerinden başlarına geçen yeni “taçların” yolunu, düsturunu dinliyor..
Sonra da bana dönüp (Atatürkçü olduğunu da vurgulayıp!!), “CHP’yi yıpratan yazılar yazdığımdan”  söz eden aziz okuyuculara şunu sorarım..
“Ortalık, Apo’nun isyanı temelinde toprak talepleri, iç savaş arayışları, PKK’nın meydan okumaları ile ayağa kalkarken ‘Benim Adım Kemal’den’ neden çıt çıkmıyor!!? Neden vatanın bağrına, Atatürk’ün böğrüne uzatılan hançere karşı bu kadar duyarsız bu Y-CHP?!!”
Elinde, ardını getiremediği dosya sallamakla, kime neye ne hizmeti yapılacak ki?!
Kaygan zeminde patinaj yaptıran, vatana saldıran Sevr taşeronlarına şirin görünmek için, PKK avukatına bile kapıyı açmışsın, eşkıyanın taleplerine suskunsun, elinde dosya sallıyorsun..
Elden giden vatana sahip çıkacaksın ki, yolsuzluğuna kılıç sallayasın!..
Apo; tahliyesini zorlayıp Türkiye’ye el koymaktan bahsediyor, Atatürk’ün kurduğu partinin tepe zevatı, iktidar hesapları ile Apo’nun tabanına, oy şirinliği temelinde ağzını açmıyor!..
Hâlâ, “Atatürkçü CHP” den bahseden  “ulusalcı” seçmen de bendenize partilerine laf sarkıttığım için sitem ediyor..!
Efendiler..!
PKK’nın açmaya çalıştığı yola kör bakmanın, CHP üzerine düşen vebali AKP’den çok daha büyük olur..
Sizin “Benim adım Kemal” de olsa olsa Apo’nun hidayete ermesi halinde, onun mali polis müdürü olur!. (Apo söz veriyor, yolsuzluklara aman vermeyecekmiş!!)
Şimdi bu da nereden çıktı diyeceksiniz!..
Yani, “Ne Apo’su, Apo’ya nasıl oluyor da böyle güç vehmediyorsun..?” diye soracaksınız.. Adamın askerleri, “Eyalet isteriz” diye TBMM’ye dayanmadı mı?..
Nasıl dayandı Türkiye Cumhuriyeti’nin kapısına PKK,  “Artık verin şu eyaleti!..”  diye.. Kendi kendine mi geldi bunlar, devletin ümüğüne yapıştı!..
Yoo..! Yıllardan beri Ankara’nın ajandasında  “Eyalet”  sözünün olduğunu Yeniçağ yazmadı mı?!! Yazdı, hem de defalarca..! Şimdi, “Aa eyalet istediler tüh be!..” diye şaşkınlık artizliğindeki matbuatın bile sırtı bu yazılara, manşetlere dönük değil miydi!?. Dönüktü..! Dahası, o matbuatın içindeki şebekeler de bu eyalet projesinde şu anda dahi “ver kurtul” çabası içerisinde değiller mi?. Öyleler.. (Dahası, bu şabalaklar aynı zamanda Y-CHP şakşakçısı da değil mi?!! Öyle!..)
Yeniçağ manşetlerini hatırlayalım.. “Eyalet Bombası. Yayın tarihi 2004”.. “ Özerklik istendi, sıra devlette. Y.T. 2005”... “İşte eyaletler. Y.T. 2006”.. Tarihlere dikkat edin.. Ne olmuş yansıması?
Tık yok..
Ama şu beyanatlar var..
“KENAN EVREN (2007)
Birçok ülke eyalet sistemiyle yönetiliyor. Türkiye de mutlaka eyalet sistemine geçecek.
TURGUT ÖZAL (1986)
Devletin adı keşke Anadolu Cumhuriyeti olsaydı. Kürt sorununun çözümü için bu değişiklik
yapılabilir.
KORKUT ÖZAL (2004)
Devlete Türk adı koymak sıkıntı yaratmıştır. Ağabeyim bu yüzden Anadolu Cumhuriyeti adını istiyordu.
ABDULLAH GÜL (1992)
‘Ne mutlu Türküm diyene’lafını tutup her yere yaza yaza Türkiye aslında ilkel bir hale dönmüştür.
TAYYİP ERDOĞAN (2003)
Türkiyelilik bilincini yakalamalıyız, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı bilinciyle zenginleştirmeliyiz.
HİLMİ ÖZKÖK (2009)
Devlete isim verme konusunda bir çok ülke çözümler bulmuştur. Biz de çözüm bulmalıyız...”
Apo özerklik istemiş, haksız mı!!?
Ey Kılıçdaroğlu, vatanın direnci CHP’nin ulusal duruşuydu.. Bunu kırma yolundaki yürüyüşünüz, yani Y-CHP’nin hizmetlerini elbette federatifçiler şükranla anacaktır!..

Yazarın Diğer Yazıları