Kıbrıs’ta Yeşil Hattı kim çizdi?

Tarihi, sadece kendi iç siyasetiniz, düşmanlarınız ve süper güçlerle ilişki veya mücadelenize göre okuyabilirsiniz. Yahut bunların hepsini çapraz eşleştirmelerle birlikte yorumlayabilirsiniz. Mesela Kıbrıs tarihi üzerinden kısa bir çapraz okuma yaparak yorumu size bırakalım.
Yavuz Sultan Selim Mısır’ı fethedince, Kıbrıs için ödedikleri verginin bundan sonra Osmanlı’ya ödenmesini Venedikler’den ister. Venedikliler bunu kabul eder, ancak adada düzen sağlayamayınca 1570’de ada tamamen Osmanlı sınırlarına dahil edilir. İngilizler de benzer yöntemle Kıbrıs’a el koymuştur. Osmanlı - Rus harbi sırasında İngiltere 1878’de Osmanlılarla gizli antlaşma imzalayarak kiralama usulüyle adanın yönetimini geçici olarak devralır. İlk yıllar Osmanlı’ya yüklü aidatlar da öder. Fakat 1. Dünya Savaşı başlar başlamaz, adayı işgal eder. Lozan’da bu ilhak resmen tanınır. İlerleyen yıllarda İngiliz Sömürge İdaresi döneminde Enosis (Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama) iddiasındaki Rumlar örgütlenir. İngiliz askerlerine saldırılar başlar.
Rumlar Türklere saldırarak adadan kaçırmak ve nüfus yoğunluğunu tamamen ele geçirmek isteyince 1957 yılında  “Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı”  (TMT) kurulur. İngiltere’nin niyeti adayı Rumlara ve dolayısıyla Yunanistan’a bırakmamaktır. Kıbrıs’ta iki toplumlu bir devlet kurulması için tarafları ikna eder. 1959’da iki toplumlu Kıbrıs Cumhuriyeti kurulur. Makarios Cumhurbaşkanı, Dr. Fazıl Küçük yardımcısıdır.
1963 yılında Türklerin evleri ve işyerleri basılıp, abluka uygulanınca BM Barış Gücü adaya yerleşir, fakat saldırılar hız kesmez. Türkiye Garanti Anlaşmasına göre adaya müdahale etmek ister, ancak ABD Başkanı Johnson’un meşhur mektubu üzerine geri adım atar. Ardından 1967 yılında, Enosis’i savunan Albaylar Cuntası Yunanistan’da yönetimi eline geçirdikten sonra adada da yeni bir dünya kurmaya girişir. Bunun üzerine TMT’nin yönlendirmesiyle 1967’de, geçici Kıbrıs Türk Yönetimi kurulur ve Barış Harekatı’na kadar Kıbrıs Türklerinin mücadelesinde söz sahibi olur.
15 Temmuz 1974’te, Sampson darbesiyle Makarios yönetimi devrilir ve Kıbrıs Helen Cumhuriyeti ilan edilir. Makarios İngiltere’ye sığınır. Amerika, İngiltere ve Türkiye, Sampson yönetimini tanımadıklarını açıklar. Türkiye garanti antlaşmasına dayanarak, İngiltere ile birlikte Kıbrıs’a müdahale etmek ister. Başbakan Bülent Ecevit, Londra’da görüştüğü İngiliz hükümetinden gerekli desteği alamayınca, müdahaleyi tek başına yapacağını hissettirir.
20 Temmuz’da Barış Harekâtı başlayınca Sovyetler Yunanistan’ı destekleyerek Türkiye’ye nota verir. Durum gerginleşmektedir. ABD, taraflara verdiği bombardıman uçaklarından nükleer bombaları söker, Yunanistan’daki füzeleri ise depoya kaldırmaya başlar. Bunun üzerine Yunan hükümeti NATO’nun askeri kanadından çekilme kararı alır. ABD Yunanistan’ı tamamen kaybetmemek için Türkiye’ye ambargo uygular. Aslında, ambargo parası ödenmiş askerî malzemenin sevkini engellememektedir, ancak Şubat 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin kuruluşu ilan edilir. Devlet Başkanı Rauf R. Denktaş’tır. Ayrıca Türk-Amerikan İşbirliği Anlaşması yürürlükten kaldırılır ve Amerikan üslerinin de kontrol altına alınacağı belirtilir. Üç yıl sonra Maraş bölgesinin kısmen de olsa Rumların iskanına açılması jesti karşılığında silah ambargosu 1978’de kaldırılır.
Bütün bu olup bitenlere rağmen İngiltere’nin Kıbrıs’taki üsleri hiçbir zaman zarar görmez. Yeşil Hat Türkler ve Rumlar arasında sözde güvenliği sağlamak amacıyla kurulan, fakat havaalanları ve limanları ile ABD’nin de yararlanabildiği Doğu Akdeniz’in neredeyse tamamına hakim muazzam bir askeri üstür.
Denktaş ise bütün siyasi hayatında TMT ile omuz omuza mücadele vermiştir. Fakat 2001’de TMT’ci bazı eski dostları Denktaş aleyhine masonluk - ajanlık imalı ağır siyasi ithamlarla yıpratma kampanyası başlatır. Denktaş’ı sırtından hançerleyenler, daha yazdıklarının mürekkebi kurumadan, Annan Planı doğrultusunda yapılan referandum öncesi bu sefer  “Rauf Denktaş’ın Arkasındayız”  kampanyalarını organize eder.
Bugün gazetemiz yazarlarından Denktaş aylardır hastalıklarla mücadele ediyor. Şimdi  fizik tedavi gören yazarımız Denktaş’a Allah’tan acil şifalar diliyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları