Kılıçdaroğlu’nu ağlatan yoksulluk
Seçİm kampanyası için hazırlanan belgeselin tanıtım toplantısında konuşurken ailesinin yaşadığı yoksul günleri hatırlayan Kemal Kılıçdaroğlu, “Annem okuma yazma bilmezdi. Ama ben bu ülke için pırıl pırıl 3 çocuk yetiştirdim. Hangi anne baba çocuklarının iyi okumamasını ister” derken gözleri doldu...Zor koşullarda okuduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, “Babamın 7 çocuğuna birden ayakkabı aldığını hiç hatırlamıyorum. Kara lastiğimiz vardı okula giderken. Pardösüm üniversiteye geldiğinde oldu. Ben bir mücadeleyi verdim. Hayatımda önemli bir başarıyı gerçekleştirdiğimi sanıyorum ama bu bireysel bir çaba” dedi. CHP lideri, İstanbul Kongre Merkezi’nde kendisini anlatan belgeselin
gösterimi sırasında yaptığı konuşmada çocuklarından bahsederken gözleri doldu...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim kampanyası için hazırlanan “Anadolu’nun Kemal’i” belgeseli İstanbul Kongre Merkezi’nde ilk kez gösterildi. Kılıçdoğlu’nun hayatının anlatıldığı, yönetmenliğini Rıdvan Akar’ın yaptığı belgesel gösteriminde bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, hayatından kesitler anlatırken duygusal anlar yaşadı. Gözleri dolan ve yutkunduğu gözlenen CHP lideri, “Annem okuma yazma bilmezdi. Ama ben bu ülke için pırıl pırıl 3 çocuk yetiştirdim. Hangi anne baba çocuklarının iyi okumamasını ister” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, “Eğer bugün buralara geldiysek biz bunu Cumhuriyete borçluyuz ama bazılarımız var ki cumhuriyetin sayesinde bir yerlere gelmelerine karşın cumhuriyetin değerini öğrenemediler. Biz onlara her ortamda hatırlatmak zorundayız. Bize düşen bir görev daha var cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak. Bir hedefim var, bir amacım var, neden biz üçüncü sınıf demokrasiye razı oluyoruz, bizim hedefimiz bu ülkeye birinci sınıf demokrasiyi getirmek. Sorunları aşabiliriz, gördüğümüz belgesel Anadolu’nun ücra bir köyünden çıkan bir kişinin yaşamıdır” diye konuştu.
Kara lastiğimiz vardı
CHP lideri şöyle devam etti: Babamın okula nasıl başladığını anlatmak isterim size, köyden dedemle beraber Nazimiye ilçesine geliyorlar. Bir zil çalıyor ve bir kapıdan bir sürü çocuk dışarıya fırlıyor, babam dedeme dönüp bunlar kimin çocukları diyor. Dedem burası ev değil, burası okul, okul nedir diyor, ben de okula gitmek istiyorum diyor. Babam beni okula göndermezseniz ben yemek yemeyeceğim diyor ve direniyor. Dedem babamı okula kaydettirmek için tekrar Nazimiye’ye geliyor. Yaşı büyük okula almıyorlar. Yaşını mahkeme kararıyla küçültüyorlar ve babam okula başlıyor. Zor koşullarda okudum, babamın 7 çocuğuna birden ayakkabı aldığını hiç hatırlamıyorum. Pardösüm üniversiteye geldiğinde oldu. Üniversiteye geldim, herkesin pardösüsü var. Benim pardösüm yoktu. Mektubun altına bir cümle yazdım, pardösüm olsa iyi olur diye... Ben bir mücadeleyi verdim, hayatımda önemli bir başarıyı gerçekleştirdiğimi sanıyorum ama bu bireysel bir çaba. Kara lastiğimiz vardı okula giderken.”
Dert hepimizin
Kılıçdaroğlu, “Türkiye bu sorunu aştı mı? Ermenek’teki Recep Amca lastik ayakkabı giyiyorsa bu dert hepimizin ortak derdi olmak zorunda değil mi? Siyaset budur, siyaset kişisel çıkar sağlamak değildir, toplum için yapmalıyız siyaseti, halk için yapmalıyız” diye konuştu. Bilgisal tanıtımında CHP liderinin eşi, kızları, torunu, abileri, okul ve iş arkadaşları tek tek sahneye çıktı.
