KİTAP / AHMET YABULOĞLU

KİTAP / AHMET YABULOĞLU
Türk yurdu Doğu Anadolu bölücü yalanlarına kanmaz

Değerli bilim insanı merhum Prof. Dr. Mehmet Eröz’ün, üçüncü baskısı yapılan “Doğu Anadolu’nun Türklüğü” adlı önemli eseri, etnik bölücülüğün tezlerini ilmi verilerle çürütüyor.

Prof. Dr. Mehmet Eröz, büyük birtitizlikle saha araştırmalarına dayanarak yaptığı araştırmalarında belli bölgelerin muhtelif zümrelerle anılır olmasını kabul etmemiş, lengüistik, etnografik ve tarihî vesika ve kaynaklara dayanarak Doğu Anadolu’nun Türklüğü’nü göstermiştir.Bu düşüncelerini de şu sözlerle ifade etmiştir: Okumuşumuz olsun, cahilimiz olsun, Doğu illeri halkına hemen “Kürt” der, çıkar. Hiç hatırına getirmez ve hattâ bilmez ki, Doğu illerinde yerli şehir Türkleri, Türkmenler, Karakalpaklar, Azeriler de yaşamaktadır. Kürt diye anılan insanlar Kurmanç veZaza adı verilen iki büyük zümreye ayrılmaktadır. Bunlardan Zazalar, Kürtlüğü kat’iyen kabul etmeyip, Kurmançların Kürt olduğunu, kendilerinin ise Zaza olduğunu söylerler. Ancak bazı görüşler bu hükmün istisnasını teşkil eder. “Kürtçü” görüşü savunanlara göre, bir Kürt ırkı vardır ve Kurmançlarla Zazalar bu ırkın şubelerini teşkil eder. Beynelmilel cereyanlar da böyle sun’î bir ırk yaratıp, Türkiye’yi parçalamak istediğinden, yurt sathında filizlenme imkânı bulan bu muzırfikirleri yeşertmek için çırpınırlar. Doğu ve Güneydoğu Anadolu, otantik kültür değerleri açısından Batı Anadolu’dan daha Türk’tür.Mesela coğrafîşartlardan dolayı Hakkâri ve Tunceli’nin nüfus hareketliliği son derece zordur.Böyle olmakla beraber bu illerde yapılan halı-kilimlerle Sibirya, Orta Asya ve Moğolistan’daki Türklerin yapmış oldukları halı-kilimlerin üzerindeki damgalar niçin aynıdır? Diğer yandan dünyada bilinen ilk koç-koyun başlı mezar taşları 1772’de Rus arkeologlarca Altaylarda bulmuş (altı adet) olup,tarihleri M.Ö. X. asır olarak belirtilmişken, nasıl oluyor da bu mezartaşlarının son örnekleri Tunceli ile Hakkâri’de karşımıza çıkıyor? Aynı menşeden gelen; tarihî ve içtimaî kader birliği olan Türk zümrelerini bölmek; millî birliğimizi ve dirliğimizi bozmak; vatanımızı yıkmak isteyenlerin oyunlarına karşı, eserimizin uyarıcı ve aydınlatıcı tesirleri olursa, kendimizi bahtiyarsayacağız. Ötükenneşriyattarafından üçüncü baskısı okurla buluşturulan bu önemli eserin konu başlıklarından bazıları şöyle:

Bir Kürt Milliyetinden Söz Edilebilir mi?

Doğu Anadolu Halkı

“Kurmanç” ve “Zaza” SözlerininAslı

“Kürt” SözüNeManâya Geliyor?

Kurmançça ve Zazaca Konuşan Kürt Oymakları 

Şerefnâme’ye Göre Kürtler

Kürtlerde Şahıs İsimleri

Kürtlerde Kabile ve Aşiret İsimleri 

Doğu Anadolu Yer Adları (Şerefnâme’de geçen)

Örf, Âdetler

Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50

*****

Hayata yön veren metinler

Araştırmacı yazar M. Adil Çetin insanların hayatında dönüm noktası olabilecek metinleri derleyip, “Hayat Dersleri” adıyla kitaplaştırdı. Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından yayınlanan bu çalışmasını M. Adil Çetin şu sözlerle takdim ediyor: Bazı insanlar ortaya güzel, faydalı, içinden çok anlamlı hayat dersleri çıkarabileceğimiz düşünce metinleri koyarlar. Bazı insanlar bir metin okur ve hayatını yönlendirir. Öyle insanlar vardır ki sadece hayatı değişen değil, hayatı değiştiren olmuştur. Kimileri düşünceleriyle, tecrübeleriyle yol açarlar, kimileri de bu açılan yolda yürür. Bu metinler yol haritaları gibidir. Adeta gezi rehberi olurlar. Çıktığımız “hayat” denilen yolculukta hedefimize sağ salim varmamızda bizlere kolaylıklar sağlarlar. Bazen bizleri bir takım tehlikelerden korur, bazen de varacağımız yere daha hızlı gitmemizi sağlar. Gideceğimiz yere daha kolay, zorlanmadan gideriz. Hedefimize kazasız belasız, daha kısa yoldan, sağlıklı gitmemiz için pusula görevi yapar. Hayatın şifreleridir bu metinler. İyi çözersek çok faydalanırız. Sadece kendi aklını değil, başkalarının aklını da kullanan insanlar başarıya daha yakındırlar. Dolayısıyla bu metinler başka insanların aklından da faydalanmamızı sağlarlar. Hayata daha değişik yönlerden bakmamıza vesile olurlar. Bir anlam ifade eden bu güzel metinleri derleyerek kitap şeklinde okuyucunun istifadesine sunmak istedim. Her biri bir hayat dersi niteliği taşıyan bu metinlerin okuyanlarda iz bırakmasını, hayatına katkı sunmasını diliyorum.

Hatay Belediyesi Yayınları İletişim Tel:(0532) 709 64

*****

Anıların ışığında

Türk insanının günlük hayatına dair ilginç öyküleriyle dikkat çeken Erdal Altunlu yeni kitabı “Maziden Damlalar” ile bu kez okurlarını anıların iziyle dolu zaman tünelinde bir yolculuğa çıkarıyor: Elinizdeki kitabım iki bölümden oluşmaktadır. Bunlardan birinci bölümdeki Hatay Anıları ile ikinci bölümdeki Anadolu Anıları’nın bir kısmını kapsamaktadır. Hatay Anıları bölümünde Reyhanlı ve Yayladağı’daki çocukluk anılarım ile tarihi doku ve doğal güzellikler bakımından memleketimizin önde gelen İl’lerinden biri sayılan, Hatay’ın merkezi Antakya’daki anılarımı da kapsamaktadır. Bazı anılarımı hikâye üslubu ile anlatmam, yazılarıma ayrı bir renk ve ayrı bir güzellik kattığına inanmaktayım. Antakya, tarihi evleri, Arnavut kaldırımlı doğal taşlı sokakları, Belediye Parkı, Atatürk Caddesi, Kurtuluş Caddesi ile Uzunçarşı v.s gibi yerlerdeki güzellikler ile yaşanılan anılar, kimin hayalinden gidebilir ki... Hele 1970 yılma kadar Roma Köprüsü ve coşkulu akan Asi Nehri üzerinde kanat çırpan martıların danslarını, bugün birçok kimse göremedi ve o güzellikleri hiç yaşayamadı. Eski yıllarda şehrin yaşadığı bu anıları, yeniden gözler önüne sermekle, o günleri yeniden yaşatmaya çalışmanın hazzını yaşamaktayım. Bunlardan başka; Reyhanlı’nın Yenişehir, Pınarbaşı Göl’ü ile Harbiye ve Yayladağı’nın mis gibi reçine kokan çam ağaçlarının bulunduğu yerlerdeki güzellikleri de anlatmaya özen gösterdim, işte Maziden Damlalar adlı kitabımda bütün bunları anlatarak, sizlere anı tadında güzellikleri ortaya koymaya çalıştım. Antakya’nın ve diğer yerlerin bu yapay ve doğal güzellikleri, siz okuyucularıma da büyük huzur ve büyük bir coşku verdiğine inanmaktayım. Sizlere sunduğum Maziden Damlalar adlı kitap, bu eksikliği kapatabilmek ve anılarımın yanında, tarihi ve doğal güzellikleri de gözler önüne serebilmek için kaleme almış bulunmaktayım.

İletişim Tel: (0505) 398 41 33

*****

Türkçe'nin akrabaları

Kazak Türkleri, Türk boylarının Kuzey yani Kıpçak koluna girer. Konuştukları Türkçe de Türk leh- çeleri içinde tarihî Kıpçak kolu içerisindedir. Çağdaş Türk Leh- çeleri ve Edebiyatları Bölümü öğrencilerine yönelik hazırlanan “Çağdaş Kazak Türkçesi: Ses- Şekil-Cümle Bilgisi-Metinler” adlı kitap, aynı zamanda Türk Dili ve Edebiyatı Bölümlerinde okutulan Kazak Türkçesi dersi için de kaynak bir eser. Kitapta, Kazak Türkçesi grameri yanında, örnek metinlerle birlikte Kazak Türklerinin kültürü de tanıtılmaya çalışılıyor.

Bilge Kültür Yayınları Tel: (0212) 520 72 53

*****

Bilinmezlik sarmalında

Hüseyin Yurtsever’in kaleme aldığı “Bronz Kolye” mitolojik öykülerle bezeli olan roman: Her şey, Antik dönemin kehanet okulları üzerine araştırma yapmak üzere Türkiye’ye gelen Fransız arkeolog Dorè Millard’ın avcuna bronz bir kolyenin tutuşturulmasıyla başlar. Dorè, kolyedeki şeklin anlam ve gizeminden habersizdir. Kolyenin kayıp parçalarının birbiri ardına ortaya çıkması, onu derin bir bilinmezlik ve sayısal bir gizemin sarmalına alır. Geçmi- şin derinliklerinden kopup gelen ve geleceğin bilinmezliğine akan bir sarmal...

Bilgi Yayınevi Tel:(0312) 434 49 98