KİTAP / AHMET YABULOĞLU

KİTAP / AHMET YABULOĞLU
Gün doğusundan gün batısına Türkler

Ömrünü “Türklerin Kimlik Kitabı” kabul edilen Oğuzname araştırmalarına adayan Prof. Dr. Necati Demir, bu önemli eserin İngiltere nüshalarını da kitaplaştırdı.

Türklerin kökenini araştırmak isteyenler için bir başucu kitabı olan Oğuzname hakkında Prof. Dr. Necati Demir şu değerlendirmeyi yapıyor: Oğuzname, gerçek “Türk Kimliği” kitabıdır. Eser tam anlamıyla bir Türk tarihi, Türk dili, Türk edebiyatı, Türk kültürü, Türk coğrafyası, Türk sosyolojisi, Türk siyasî tarihi, Türk hukuk tarihi kitabıdır. Oğuzname,Türklerin kökeni açısından en önemli kaynaklardan biri olma özelliğini taşımaktadır. Hazret-i Nuh’tan itibaren17. Yüzyıla kadar olan Türk tarihi, eserde rivayete dayalı olarak anlatılmaktadır. Eser, Türk - Moğol tarih birliğinden itibaren Türk tarihini gözler önüne sermektedir. Oğuz-Kıpçak, Oğuz-Karluk, Oğuz - diğer Türk kavimleri ilişkisi rivayete dayalı olarak anlatılmaktadır. Oğuzname, güneşin doğduğu yerden güneşin battığı yere kadar bütün dünyanın Oğuz Kağan tarafından fethinin kitabıdır. Oğuz Kağan ata yurdu olan Issık Göl çevresinden ordusu ile birlikte hareket ederek bütün dünya üzerine seferler düzenler. Bütün Asya’yı, Avrupa’yı ve Afrika’nın kuzeyini Oğuz ülkesi haline getirir. Bu arada Anadolu’ya da sefer düzenler. Diyarbakır’dan Anadolu topraklarına girer. Daha sonra Batak Şehir adıyla da bilinen ve üç yüz altı kapısı bulunan Antakya’ya gelir. Oğuz Han bu şehri alır. Burada bir altın taht yapar yani bu şehri geçici başkent yapar. Yanında olan doksan bin askerin hepsini, kadın ve çocuklarıyla birlikte şehre götürüp bu şehre yerleştirir. Anadolu’nun tamamını buradan hareket ederek fetheder. Oğuzname, Türk edebiyatının en önemli destanlarından birisidir. Türk destanları ve destan edebiyatı bakımından en önde gelen eserlerdendir. Türk edebiyatının diğer en önemli eserlerinden olan Dede Korkut Destanı da dahil olmak üzere pek çok eserin kaynağı Oğuzname’dir. Günümüzde bile Türk toplumunun yaşadığı ve uyguladığı pek çok gelenek ve göreneklerimizin kaynağı, Oğuzname içerisinde yer almaktadır. Oğuzname, Türk tarihi ve kültürü bakımından çok önemli olmasına rağmen Türk toplumu içerisinde layık olduğu yeri almış değildir. Kesinlikle yeteri kadar okunmuş bir eser değildir. Biz bütün bu durumları dikkate alarak Oğuzname’nin bütün nüshalarını elde edip yayımlamaya çalışmaktayız. Bu çalışma, Oğuzname’nin İngiltere’de bulunan iki nüshasını kapsamaktadır. Çalışmamız giriş, metin, metnin Türkiye Türkçesine aktarılışı, sözlük ve tıpkıbasım bölümlerinden oluşmaktadır. Giriş bölümünde Oğuzname’nin teşekkülü, yazılış tarihi ve nüshaları üzerinde durulmuştur. Metin bölümü, Oğuzname’nin İngiltere’de bulunan yazma nüshalarının çeviri yazı metine ayrılmıştır. Metnin Türkiye Türkçesine aktarılışı bölümünde ise Oğuzname’nin İngiltere’de yer alan nüshaların çeviri yazılı metinleri, Türkiye Türkçesine aktarılmıştır.

H Yayınları Tel: (0216) 532 33 13

*****

Milletimizin kültür hazineleri

İnsan topluluklarının çok uzun yıllar boyunca geçirdikleri ve toplulukları derinden etkileyen tarihi ve sosyal olayların sonucunda millet haline geldiğine vurgu yapan Hüseyin Adıgüzel ilköğretim çağındaki çocuklara yönelik olarak hazırladığı “Türk Destanları” kitabı hakkında şu bilgiyi veriyor: Türk Milleti bilinen tarihin en eski milletlerinden biridir. Bu yüzden çok çeşitli ve çok fazla destana sahiptir. Bu eserde biz hemen herkes tarafından bilinen 12 destanı çocuklarımızın anlayabileceği bir dille onlara yönelik olarak hazırladık. Geleceğimiz olan çocuklarımızın Türk destanlarını ve bu destanların anlattığı tarihi ( savaşlar kahramanlıklar ) sosyal ( yaratılış türeyiş göç gibi ) olayları öğrenmelerini milletlerini yakından tanımalarını amaçladık. Çünkü; destanlar milletlerin temel taşlarıdır. Temeli sağlam olmayan bir milletin tarihi süreç içerisinde yok olması kaçınılmazdır. Destanlar mitoloji efsane folklor ve tarihi ögeleri içerir. Bu ögeler ve dolayısıyla destanlar bir milletin ortak değeridir. Hemen her milletin kendine özgü destanları vardır. O destanlar milletlerin tarihini sosyal özelliklerini geleneklerini hayatı anlayışını ve hayatı algılayış ve uygulayış tarzların aksettirir. Bu küçük kitapta çocuklarımıza Türk milletinin karakteri gelenek ve görenekleri hayatı anlayış algılayış ve uygulayış tarzı destanlardan verilen örneklerle anlatılmaya çalışılmıştır.

Bilgeoğuz Yayınları Tel: (0212) 527 33 65

*****

Turan masalları

Prof. Dr. Nâzım Hikmet Polat tarafından hazırlanan Ötüken’in Ömer Seyfettin Külliyatı; yazarın sağlığında yayımladığı kitaplar esas alınarak aynı çerçevedeki diğer metinlerin ilgili eserlere eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Külliyat, yazarın sağlığında yayımladığı kitaplar esas alınarak aynı çerçevedeki diğer metinler ilgili eserlere eklenerek meydana getirilmiştir. Fakat söz konusu metinlerin tematik olarak bir araya getirilişi, kronolojik biçimde sıralanışı kadar net olamaz. Meselâ mizahî hikâyeleri bir araya getirdiğimizde “Terakki”yi bunlar içinde görebiliriz. Fakat aynı metin bir de İttihat ve Terakki’yi hicveden yahut II. Meşrutiyet dönemiyle ilgili tarihî hikâye çerçevesinde de ele alınabilir. Ömer Seyfettin hakkındaki en yanlış kanaat, onu çocuk edebiyatı yazarlığıyla sınırlandırmaktır. Ömer Seyfettin çok cepheli bir edip olmakla birlikte önce hikâyecidir. Bu itibarla külliyat, hikâye dizisiyle başlatılmıştır. Ömer Seyfettin, kendisinden önceki hikâyecileri gölgede bırakacak derecede güzel ve sağlam yapılı hikâyeler kaleme almış bir yazarımızdır. Dünya edebiyatı içinde Türk hikâyeciliğini temsil edebilecek isimler arasında onu en başa yazabiliriz. Bu cilde giren hikâyelerin bir kısmı doğrudan Türk kimliği konusuyla ilgilidir. Diğerlerinin ortak yanlarından biri aile hayatından diğeri ise sözlü edebiyattan ilham almış olmalarıdır. Söz konusu ortak tarafların da Türk kimliğine ve kişiliğine derinlemesine nüfuz eden toplumsal özellikler olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Bilhassa “İhtiyarlıkta mı? Gençlikte mi?”, “Forsa” ve “Primo Türk Çocuğu” hikâyelerinden çıkarılacak derslerin bir hayli fazla olduğu kanaatindeyiz. “Turan Masalları” kitapçığıyla aynı çerçevede düşünülüp bu cilde alınan hikâyelerin hiçbiri takma adla veya rumuzla yayımlanmış değildir. Buradaki 17 hikâyenin 16’sı Ömer Seyfettin’in teliftir. Biri “Herkesin İçtiği Su” ise “Eski bir Çin masalı” olarak gösterilmiştir.

Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50

*****

Türklüğe tuzaklar

Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı TÜRKSAV hazırladığı “Türk Dünyası 25 Yıllığı”nda Türk dünyası ile ilgili zengin bir fikir, öngörü ve tavsiyeler demeti sunuyor: Şu sıralarda Türkiye, 25 yıl öncelerinin farklı bir emperyalist ideoloji kuşatması ile karşı karşıyadır. O zamanlar “yüksek insanlık değerleri” adına Türk milletinin kendisini inkâr etmesi gerektiği vurgusu üzerine kurulu mekanizma, şimdi etnikçiliği yani ırkçılığı dayatarak ülkemizi bölme peşindedir. Bu maksatla da mankurt üretimine ivme kazandırılmaktadır.

Akçağ Yayınları Tel:(0312) 432 17 98

 

 

 

*****

Kanuni’nin hatırasına

Tarihi romanları geniş okur kitleleri tarafından takip edilen Haldun Eroğlu’nun yeni kitabı “Zigetvar’ın Laneti” okurla buluştu: Yeniçeri olması için devşirilip ana babasından koparılan küçük bir çocuk ve ailesinin yaşadığı hazin son. Yanlarına verilen çocuğu bağırlarına basan Akkız Ana ve Dursun Baba’nın hüzünlü hayatları. “İnsanın kaderi, onun şansıdır. Asla değiştiremezsin. Üzerine biçileni giyersin. Sırp doğduk, Osmanlı öleceğiz evlat” diyen Paşa’sının sadık muhafızı. Hüzün, sadakat ve çaresizlik dolu B bir umudun hikâyesi.

Bilge Kültür Sanat Tel: 0212 520 72 53