KONUK KALEM / Dr. Cüneyt Mengü

KONUK KALEM / Dr. Cüneyt Mengü
Türkmenler ilk kez BM gündeminde yer aldı

Irak’ın kuzeyinde IŞİD terör örgütünün10 Haziran 2014 tarihinde başlatmış olduğu kaygı verici ve insanlık dışı operasyonların sonucunda en fazla etkilenen ve zarar gören gruplardan biri de Türkmenler olmuştur. Konu ile ilgili birçok sivil toplum örgütünün hazırlamış olduğu belge ve raporlara istinaden Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiserliği Ofisi (OHCHR) ve Birleşmiş Milletlerin Irak Yardımcı Misyonu (UNAMI) tarafından müştereken hazırlanan ve 3 Ekim 2014 tarihinde yayınlanan raporunda ilk kez Irak’taki etnik grupların başında Türkmenlere yer verilmiştir. 
Bu bağlamda uluslararası arenada çalışmalarını sürdürmekte olan Türkmenleri Kurtarma Kuruluşu, Bladi, Irak Türkmen Cephesi (ITC) Londra Temsilciliği, Türkmen Araştırma Merkezi ve diğer Türkmen kuruluşlarının çalışmaları, sözü edilen raporun hazırlanmasında etkili olmuşlardır. Birleşmiş Milletler’e bağlı iki kuruluş tarafından yayınlanan söz konusu rapor, daha önce 15 Haziran, 5 Temmuz ve 18 Ağustos 2014 tarihlerinde düzenlenen sivillerin korunmaları hakkındaki raporları da kapsamaktadır.
Raporda ayrıca hem Irak güvenlik kuvvetleri ve ona bağlı güçlerle hem de IŞİD ve ona bağlı silahlı gruplar arasındaki çatışmaların sivillere ağır zayiat verdiği belirtilmekte, diğer taraftan silahlı terör grupları tarafından işlenen insan hakları ihlalleri, mezhepsel nitelikteki şiddet eylemlerinin siviller üzerindeki etkisinin artmakta olduğu ve bunun da ülkenin birçok yerinde hukukun üstünlüğünü zedelediği vurgulanmaktadır. 
Irak’ın genel durumu ile ilgili olarak; 2014 yılının ilk 8 ayında sivil halktan yaklaşık 8.500 kişinin öldüğü ve 16.000 kişinin yaralandığı Birleşmiş Milletler kayıtlarında yer almaktadır. Çatışmalar dışında gıda, su, ilaç eksikliğinden dolayı ve IŞİD’in kontrol ettiği bölgelerden kaçmaya çalışırken ölenlerin sayısı ise bilinmemektedir. Devam eden şiddet olayları nedeniyle 2014 yılının Ağustos ayı itibariyle 1 milyon 800 bin Iraklı yerlerinden edilmiştir. 
Ayrıca Irak’ta başta Türkmenler olmak üzere farklı yapıdaki diğer topluluklar olan Şebekler, Hıristiyanlar, Yezidiler, Sabieler, Kakeiler, Feyli Kürtleri, Şii Araplar ve diğerlerinin durumdan fazlasıyla etkilendikleri de söz konusu raporda belirtilmektedir. 
IŞİD ve silahlı bağlı gruplar kontrol ettikleri bölgelerde insan haklarını ihlal ederek sistematik ve kasıtlı olarak toplumları bastırmak, yok etmek ve temizlemeyi hedeflemektedir. UNAMİ/OHCHR’a göre IŞİD’in işlemiş olduğu cinayetler raporda savaş suçu olarak yer almıştır. Bu rapora göre müttefiklerin hava saldırıları, bombalamalar ve diğer askeri operasyonları da orantılı güç kullanma ilkelerini ihlal etmiş olabileceği belirtilmektedir. Raporun en ilginç olan yanı ise; “Irak hükümetine bağlı ve onu destekleyen silahlı gruplar da, IŞİD ve bağlı grup mensuplarından yakalamış oldukları savaşçıları öldürmekte ve sivilleri kaçırmakta” olduğunu belirten son bölümüdür. 
Yukarıda sözü edilen Birleşmiş Milletler raporu herhangi bir yardım veya çözüm önerisinde bulunmamasına rağmen;
*Sünni veya Şii mezhep farkı gözetmeksizin Irak’ta Türkmenlerin azınlık değil tamamlayıcı unsur oldukları teyit edilmektedir,
*Terör örgütü IŞİD operasyonları ile ilgili olarak Türkmen bölgelerinin uğradığı değişikliklerin yasal ve geçerli yönü olmayacaktır,
*IŞİD ve silahlı bağlı grupları, kontrol ettikleri bölgelerde insan haklarını ihlal ederek Türkmenleri sistematik ve kasıtlı olarak bastırmak ve yok etmeyi hedeflemektedirler.
*IŞİD tahribatlarıyla ilgili olarak Türkmenlerin adının geçmediği ulusal ve uluslararası herhangi bir raporun meşruiyeti olmayacağı gibi hususlar satır aralarında yer almıştır.  
Öte yandan söz konusu rapor Türkmenlerin yaşadığı bölgelerin korunması için uluslararası gücün temin edilmesi ve/veya Türkmenlerin en fazla ihtiyaçları olan kendilerine bağlı silahlı bir gücün oluşturulması imkanını da sağlamaktadır. Böylece bu durum muvacehesinde Türkmenlere bağlı tüm siyasi parti ve sivil toplum örgütleri Türkmen meselesini uluslararası platformlara taşımalı ve bu rapordan elde edilen haklardan yararlanarak daha fazla organize bir şekilde müşterek çalışmalar yapmalıdırlar.