KONUK KALEM / Dr. Cüneyt Mengü

KONUK KALEM / Dr. Cüneyt Mengü
MHP'de kurultay süreci

Türkiye, MHP'de yaşanan Olağanüstü Kurultay sürecinde bir hukuk sınavı vermektedir.

Bilindiği gibi görülen lüzum üzerine zamanla yarış mahiyetinde olan olağanüstü kurultaylar, yasaların tanıdığı şartların yerine getirilmesiyle yönetim kurulunun veya yargı yoluyla mahkemenin tayin edeceği tertip komitesi tarafından yapılması yasal zorunluluktur.

Yasada, "Yönetim veya denetim kurulunun gerekli gördüğü hallerde veya kuruluş üyelerinden 5'te 1'inin yazılı isteği üzerine olağanüstü toplanır" hükmü herhangi bir tartışmaya mahal bırakmaksızın açık ve sarih olduğu halde ilk aşamada Genel Merkez'in yargı yolu dahil tüm engellemelere rağmen itirazları havada kalmıştır.

Daha sonra Genel Merkez altyapısı hukuki yönden oluşmayan ihtiyati tedbirin başarılı olamaması durumunda zaman kazanmak amacıyla 10 Temmuz tarihinde Seçimli Kurultayın yapılacağını ilan etmiştir. Zaten 10 Temmuz için öngörülen Seçimli Kurultay, aynen ihtiyati tedbir kararında olduğu gibi, görevlendirilen bir delegenin başvurmasıyla tüzükte "Olağanüstü kurultayda seçim yapılamaz" hükmü yer aldığı gerekçesiyle iptal edilecekti. Konuya bir sonraki gün "MHP'de Demokrasi Mücadelesi" başlığı altındaki yazımda da yer verilmiştir.

Sürecin geldiği son aşamaya bakıldığında; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 19 Haziran kararlarıyla ilgili olarak yapılan tüzük değişikliklerinin Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki iptal davasının sonucunun kesinleşmesinden sonra yapılmasına karar verdi. YSK ise Çankaya İlçe Seçim Kurulu'nun yine Asliye Mahkemesinin kararı kesinleşene kadar MHP'de kurultay yapılmayacağına dair verdiği kararla ilgili itirazları oy birliğiyle reddetmiştir.

Esas konu değerlendirmenin 3'te 2 üyenin katılımıyla mı, yoksa toplantıya katılan 3'te 2 üyenin çoğunluğuyla mı yapılıp yapılmayacağıdır.

Kararın tamamen Medeni Kanunun 81. veya 78. Maddesine göre verileceği açıktır. 81. Maddede tüzük değişikliği, toplantıya katılan 656 üyenin 3'te 2 çoğunluğuyla alınabilir hükmüne göre 19 Haziran'da yapılan 6. Olağanüstü Kurultay yasaldır ve meşru sayılacaktır. 78. Maddeye göre değerlendirildiğinde ise 3'te 2 toplantı nisabının toplam üye sayısına tekabül eden 785 delegenin katılmadığı gerekçesiyle alınan kararların iptali söz konusu olacaktır.

81. Maddeye göre oy birliğiyle alınan kararların 472 üyenin onayıyla geçerli olmasına rağmen 78. Maddeye göre 656 üyenin onayı geçerli sayılmamaktadır, ancak bu maddenin devamında ikinci toplantıda çoğunluk aranmayacağı belirtilmiştir. Buradan çıkan anlam, salt çoğunluk ve 3'te 2 çoğunluğun aranmayacağıdır. Öte yandan 785 üyenin katıldığı varsayıldığında 1 üyenin bile ret oyu, alınan kararın reddi için sebeptir. Herhangi bir kuruluş üyesinin kurul toplantısına zorla getirilmeyeceğine göre 81. Maddenin esas alınmasının gerekli olduğu kanısındayım. Dosya inceleme safhasındadır. Artık Yargıtay ve YSK da, Asliye Hukuk Mahkemesi kararını bekleyecektir.

Tedbir kararı alınmasaydı Divan Heyeti'nin MHP'nin geçici Genel Başkanı olup olamayacağına dair hukuki açıdan bir tartışma konusu olabilirdi.

Her iki taraf için Yargıtay yolu açıktır. Demokrasi kuralları müsaittir.

Ankara Anadolu Oteli'nde cereyan eden üzücü olay değişim sürecini kesinlikle kabul edilemeyecek farklı boyutlara taşınacağının işaretleridir. Ülkücüler böyle olaylara sebebiyet vermemeli, sorunun demokratik bir ortamda cereyan etmesi yolunda çaba harcamalıdırlar.

Ayıklanma mevsimi başlayacak ifadesinin ne kadar yanlış olduğu da açıktır. Ne demek istenmektedir. Acaba 3/2 üye mi ayıklanacak. Umarız her şeye rağmen demokratik mücadele devam edecek ve MHP bir bütün olarak bu sorunu aşacaktır.