On binlerce insan cezaevinde; haklarındaki şüphelerin somut delillere dayanan iddialar haline gelmesi, iddianameye dökülmesi, davaya dönüşmesi, yargılanabilip de atın mı, itin mi izinden gittiklerinin belirlenmesi en iyi ihtimalle aylar, en gerçekçi bakışla yıllar sürecek...

Yüzbinlerce insan dışarıda tutsak; içlerinde bu ihanetin farkında olup göz yumarak yahut parçası olarak çektiği her bir nefes zulmü sonuna kadar hak edenler olduğu kadar oğlunun/kızının karıştığı tezgahlardan habersiz ana-babalar, eşlerinin kurbanı olanlar ve anne-babalarını seçmek şansına sahip olmadıklarına göre her durumda/şekilde "masum" olan çocuklar da var...

"Eş durumundan", "aile durumundan" dolayı işsiz bırakıldılar;

"Açlık" demek...

Suç şahsidir oysa; durgun suya atılmış bir çakıl taşı gibi dalga dalga dahil etmemeli bedeline çevresini!

Her kim ki "hain", her kim ki "cani", her kim ki millî iradeye darbeye, seçilmişleri devirmeye, milletin katline, başkenti Cumhuriyet'e mezar etmeye yeltendi merhamet gölgesi düşmesin akıbetlerine, bin yıl sonraya "ibret" diye anlatılsın kesilecek hükümleri...

Ve fakat...

Bugün "bayram";

Kimse elleriyle kıymak istemez evlatlarına, İshak'ları kurtaralım amenna da "bizden değil" diye Ali'leri, Hüseyin'leri, Ahmet'leri, Adnan'ları, Fatih'leri, Mehmet'leri "kurban" sunmayalım yerlerine!

"Yanlışlıkla" akmasın anaların gözyaşı, "yanlışlıkla" eğilmesin çocukların masum başları; hiçbir "pardon" geri getiremez çaldığımız yaşanamamış hatıralarını!

******

Bayram tavsiyesi

--------

Bayramı "tatil"e kurban etmeyin; büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpmeyi ihmal etmeyin!

+++++++

 Sokakları kavurma kokan şehirlerde bulunan bütün okurlarımız adına; dört günlüğüne hepimiz Canan Karatay'ın askerleriyiz(!)

*******

*******

Görüp görebileceğiniz en "arıza" adam!

--------

"FETÖ" soruşturmasının ülkücü hareket ayağında hakkında yakalama kararı çıkarılanlar arasında MHP Fatih eski İlçe Başkanı Ali Dinçer Çolak'ın adını görünce aklıma 15 Temmuz'dan sonra yapılan "Bir cemaatçiyi nasıl tanırsınız" bilgilendirmeleri geldi.

Ekranlarda zuhur eden "FETÖ" bilirkişilerine göre başka bir yapıya sızmış kripto cemaatçileri tanımak için;

- Ne akar ne kokar halk arasında "tavşan pisliği" diye tabir edilen tiplere,

- Bulundukları yapıdakilerle en "sorunsuz" tiplere,

- En uysallara,

- En sakinlere,

- En uyumlulara,

- En 'ne kadar da iyi insan'lara,

- En herkesle iyi geçinme derdindekilere,

- En göze batmayanlara, siliklere,

Vs... Vs...

Dikkat etmeliydik.

***

Tanışıklığım, sohbet etmişliğim vardır ama Çolak'ı şahsen çok iyi tanımam. Lakin takip ettiğim, kendisini her türlü "göze batırma" kabiliyeti olduğundan takip etmek durumunda kaldığım Ali Dinçer Çolak;

hiç "uysal" olmayan, hiç "sakin" olmayan, gayet "uyumsuz", gayet "sorunlu", hiç de öyle "suyuna gitmek" huyu bulunmayan, bir kalemde herkesle "kötü" olabilme eğiliminde, son derece "çıkıntı", "arıza" bir tip!

"Düz kontak" tabir edilen, ele avuca sığmayan, sadece "FETÖ" değil yapısal olarak herhangi bir biat sistemi içerisinde barınabilmesi mümkün olmayan bir adam...

Dilinin kemiği yok...

Ağzı fermuarsız, eli kolu gemlenmez...

"Ayarsız"ın biri anlayacağınız!

Deli gömleği giydirip de oturtmaya çalışsanız olmaz; yine de uyduramazsanız "cemaatçi" şablonunun içine!

***

Ergun Babahan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye hakaret etti diye Star gazetesinin kapısına dayanmıştı mesela; şimdi Ergun Babahan ile aynı örgüt bünyesinde MHP'yi ele geçirmeye çalışmakla suçlanıyor!

Asıl bomba:

Vaktiyle, benim şimdi bu satırları yazdığım gazeteyi YENİÇAĞ'ı basmışlığı var; yine MHP Genel Başkanı'nı eleştiriyor diye!

Şimdi Yeniçağ yazarlarıyla aynı gözaltı listesinde!

Son günlerin en sevilen klişesiyle at izi it izine karışmışken kim nedir bilmemiz mümkün değil ama hiç mi tuhaf değil yani bu tablo da!

Hiç mi mide bulandırmıyor?

*********

GÜNÜN SORUSU

İçişleri Bakanlığı 28 belediyeye kayyum atadı; Mehdi Eker "belediyelerin işçi kadrolarında istihdam edilen örgüt üyeleri belediye başkanlarını sorguluyordu" dedi. Bu iddia HDP'li belediyeler için ezelden beridir var; iş makinelerinin örgüte çalıştığını gösteren sayısız görüntü, fotoğraf var... Peki ya el konulan AKP ve MHP'li belediyeler; onlarla ilgili olarak da HDP'li belediyelerle PKK'nın ilişkisine benzer bir "FETÖ" ilişkisi delilleri var mı aynı netlikte? Bu partiler ne diyorlar bu işe?