Kurtuluşa giden yolun başlangıcı (1)

Kurtuluşa giden yolun başlangıcı (1)
Biz Anadolu'ya ne silah, ne cephane götürüyoruz; biz ideal ve iman götürüyoruz.

Sevgili okuyucularım; Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türk Kurtuluş Savaşının ilk adımı ve Cumhuriyete giden yolun başlangıcı olarak kabul ettiğimiz 19 Mayıs 1919'un 98'nci yıldönümü kutladık. Sürdürdüğümüz dizi yazımızın insicamını bozmamak için ara vermedik Bu nedenle Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkışı ve akabinde gelişen olayları aktaracağız. Bu yazı dizimizde; önce kısa bir hatırlatma sonrasında Falih Rıfkı Atay'dan bir anekdot ve daha sonra da geniş bir 19 Mayıs yazısı sunacağız.

***

Atatürk bugünü Büyük Nutuk'ta anlatırken; "1919 yılı Mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım" diye başlar ve 16 Mayıs'ta İstanbul'da Bandırma vapuruna bindikten sonra Kız Kulesi açıklarında aranmasını takiben düşman zırhlıları arasından geçerken, güvertedekilere "Biz Anadolu'ya ne silah, ne cephane götürüyoruz; biz ideal ve iman götürüyoruz" diye sürdürür.

19 Mayıs, Türk Kurtuluş Savaşı'nın Samsun'dan başladığının fiili tescilidir. Fikir ve karar sahibi Mustafa Kemal Paşa'nın, kendisine inanan arkadaşlarıyla birlikte milli hakimiyete dayanan kayıtsız şartsız bağımsız yeni bir Türk Devletini kurmak için yürüdüğü uzun ve meşakkatli yolun ilk adımıdır...

Bugünün bir ayrı özelliği de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kendisi ile yapılan bir söyleşide "Ben 19 Mayıs'ta doğdum" dediği gün olmasıdır...

Mustafa Kemal Atatürk'ün biyografisini yazan Şevket Süreyya Aydemir "Tek Adam" adlı eserinde 19 Mayıs'ı, Atatürk'ün yeni hayatının başlangıcı olarak tescil eder. Şevket Süreyya Aydemir bu konuda şöyle yazmaktadır: "Mustafa Kemal'in yeni hayatı, yeni âlemi, onun, 1919 Mayısının 19'uncu günü Samsun kıyısında Anadolu karasına ayak basmasıyla başlar, yani onun zuhurunun, hem kendi kaderine, hem milletimizin tarihine, hem çağımızın akışına, çeşitli yönlerden yön ve şekil veren safhası o gün, orada ve Mustafa Kemal'in Samsun kıyısına ayak basmasıyla başlamıştır." (Şevket Süreyya Aydemir. Tek Adam Mustafa Kemal (1881-1919) C1. İstanbul. 1969. s.400. Remzi Kitabevi.)

Atatürk Nutuk'a, "1919 yılı Mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım. Umumî durum ve manzara: Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu grup, Dünya Savaşı'nda yenilmiş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş, şartları ağır bir ateşkes anlaşması imzalanmış. Büyük Harbin uzun yılları boyunca, millet yorgun ve fakir bir halde..." diye başlar ve kısaca bir durum tespitinde bulunur. Sonra düşünülen kurtuluş çarelerini sıralar ve şunları söyler:

"Efendiler, bu durum karşısında tek bir karar vardı. O da millî hakimiyete dayanan kayıtsız şartsız, bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak... İşte İstanbul'dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun'da, Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulanmasına başladığımız karar, bu karar olmuştur... Türk'ün haysiyeti ve gururu ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir millet esir yaşamaktansa, mahvolsun daha iyidir. Öyleyse ya istiklâl ya ölüm!" (Devam edecek)