LOZAN VE ERMENİ SORUNU - 2

LOZAN VE ERMENİ SORUNU - 2
Lozan Antlaşmasıçok taraflı ilişkileri düzenleyen genel bir hukukîçerçevedir

esat-atalay-001.jpg

 

Ermeniler, dolaylı yollardan tekrar Sevr Antlaşması’ndaki genel yaklaşıma dönme çabasındadır. Bu amaçla Lozan Barış Antlaşması’nın kendileri açısından geçersiz olduğunu kanıtlamaya çalışmaktadırlar. Ancak Lozan Barış Antlaşması’nın, Ermenilerin sübjektif istek ve değerlendirmelerine göre değil, kendi içinde yazılıözel ilke ve kurallar ile Antlaşmalar hukukunun genel esas ve yöntemlerine göre incelenmesi ve değerlendirilmesi mümkün olabilir.

Ermeni sorunu, Lozan Barış Antlaşmasıçerçevesinde genelde sözü edilmeyen bir konudur. Buna karşılık, son zamanlarda Ermeniler, sözde soykırımı dünyaya kabul ettirmek, dolaylı yollardan tekrar Sevr Antlaşması’ndaki genel yaklaşıma dönme imkânlarını araştırmak, bu bağlamda, Lozan Barış Antlaşması’nın kendileri açısından geçersiz olduğunu kanıtlamak için yoğun bir çaba içine girmiş görünmektedirler.

Ermenilere göre, ortada bir soykırım vardır. Soykırım suçu zaman aşımına tabi olmayan bir suçtur. Soykırım gerçeği bir Antlaşmayla ortadan kaldırılamaz. Bu nedenle Lozan Antlaşması hukuka aykırı bir Antlaşmadır. Dolayısıyla, “Ermeni soykırımı” açısından hükümsüzdür, uygulanamaz. Bu durumda, Sevr Antlaşması’nın bu konudaki maddeleri kendiliğinden geçerlilik kazanır ve uygulama alanı bulur.

Acaba böyle midir? Böyle olabilir mi? Lozan Barış Antlaşması, usulüne göre onaylanarak yürürlüğe girmiş ve halen de yürürlükte bulunan; Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı Devleti’ne ardıl olmasına ilişkin tüm siyasî, askerî, ekonomik, malî, hukukî ve insanî sorunları kapsayan, bu bakımdan objektif bir statü yaratan ve dolayısıyla üçüncüülkelere de yönelik sonuçları söz konusu olabilen önemli bir bağıttır. Bu antlaşmanın gözden geçirilmesi, değiştirilmesi veya sona erdirilmesi gibi konuların, Ermenilerin sübjektif istek ve değerlendirmelerine göre değil, kendi içinde yazılıözel ilke ve kurallar ile, Antlaşmalar hukukunun genel esas ve yöntemlerine göre incelenmesi ve değerlendirilmesi mümkün olabilir.

Esasen Lozan Barış Antlaşması, çok taraflı ilişkileri düzenleyen genel bir hukukîçerçevedir. Buna nazaran Türkiye ve Ermenistan ilişkileri, ikili ve özel ilişkilerdir. Nitekim Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkiler, Lozan Barış Antlaşması’ndan önce, 2 Aralık 1920’de Gümrü’de imzalanan Türkiye-Ermenistan Barış Antlaşması’na, 16 Mart 1921’de Moskova’da imzalanan Türkiye-Ermenistan Barış Antlaşması’na, 16 Mart 1921’de Moskova’da imzalanan Türkiye-Sovyet Rusya Dostluk ve Kardeşlik Antlaşması’na ve son olarak da 13 Ekim 1921 tarihinde Kars’ta imzalanmış olan Türkiye ile Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan arasında Dostluk Antlaşması’na konu olmuştur. Bunlardan ilki olan Gümrü Antlaşması -Sevr Antlaşması gibi- imzadan sonra Güney Kafkasya’nın Sovyetler tarafından işgali üzerine onaylanamamış ve yürürlüğe girememiştir. Buna karşılık, son iki Antlaşma halen yürürlüktedir.