Mafya devletine Çakıcı cevabı!

Odatv'den Sami Menteş, Amerikan yönetimi üzerinde doğrudan etkisi olan Center For Security Policy adlı kuruluşun, Nisan ayında yayınladığı bir kitapta, "Erdoğan'ın yeni halife olduğu, Orta Doğu'da güçlükle tesis edilmiş düzeni yıkacağı, Batı Avrupa'da sahip olduğu diaspora nüfusuyla şimdiden hayli büyük ve toplumsal bozulmalara yol açan Türkiye'nin artık Müslüman Kardeşler örgütüyle birlikte cihatçı bir devlet haline geldiği ve NATO müttefiki olarak kabul edilmemesi gerektiği" gibi iddia ve önerilerine yer verildiğini hatırlattı.

ABD yönetiminin Türkiye'ye yönelik yaptırım girişimlerinin böyle bir alt yapısı var. Fakat ABD'ye düne kadar anladığı dilden bir cevap verilemedi!

***

Kırıkkale cezaevinden hastaneye sevk edilen Alaattin Çakıcı, Trump ve Netanyahu'ya çok sert tepki gösterdi.

Çakıcı'nın bazı ifadeleri şöyle:

*"İsrail, ABD'nin, İngiltere'nin ve AB'nin şımarık bir kaniş köpeğidir. Her an özel yetiştirilmiş, tam donanımlı 50-80 bin arası Türk ve Müslüman evlâdının Kudüs ve Gazze sokaklarında yerini alabileceğini hiç aklınızdan geçirdiniz mi?

*15 Temmuz'un mimarlarından, İzmir'de bırakılan Batılın papazı üzerinden, ABD hangi güç ile bu ülkeyi tehdit eder? Trump denen gel-git akıllı hokkabaz herhalde Türkiye'yi başka ülkeler ile karıştırıyor! Teknolojik üstünlüğü olabilir ama bu topraklarda yere indiği an Amerika'da milyonlarca anne ve baba yas tutar!

*Türkiye'nin tek seçeneği, ABD ve AB değil. Dünyada başka seçenekler de var. Caferi ve Sünni kardeştir. İran Türkiye'yi, Türk Milleti de İran'ı satmaz. Asırlardır Asya'daki en yakın komşumuz olan Çinliler ile bizi yakınlaştıran tarihi bağlar vardır. Bilir misiniz Çin'i bir asır Türkler yönetti. Üç asırdır Ruslar ile akrabalık bağlarımız vardır. Demek ki tek seçenek siz değilsiniz! Ve 1.8 milyar Müslümanı derin dondurucuda dondurduğunuzu mu zannediyorsunuz!

*İsrailoğulları Türkiye'yi tehdit etmek ile cehennemin kapılarını açmıştır. Ağaçlar bile size siper olmayacak. Onlar bile sizi terk edeceklerdir..."

***

Aslında ABD bir mafya devletidir! ABD başkanlarının birçoğu mafyanın içinden gelmiştir. Dolayısıyla başkanlık makamındaki uygulamaları da mafya yöntemlerinden ibarettir.

Charles L. Mee. JR, "Meeting at Potsdam" adlı kitabında, "ABD Başkanı Truman'a gelince; (ünlü caniler) Huck Finn ve Jessse James'lerin diyarında büyümüştü. Truman'ın Missourili bir politikacı ve 'Pendergast'ın bir senatörü olarak' senatoya girdiği bilinir. İyi ama Pendergast, Kansas City'li bir gangsterdir!

Tom Pendergast, Kansas City'de çalışan tüm kollu kumar makinesi işleticilerini himayesine almıştı; Truman'ı himayesine aldığı gibi.. Pendergast'ın listesinde; kumar, dolandırıcılık, haraç alma, kaçak içki, genelevler ve para sızdırma hikâyeleriyle dolu bir dünya vardır.

Truman'ın Pendergast'ın listesinde yazılı olan maddelerin tümüne uyduğu şüphesizdir. Bütün bunlar politikanın yan eylemleridir. Politikanın esası, iktidarı ele geçirmek, elde tutmak ve başkasına kuvvetini göstermek sanatıdır!" diye yazmıştır.

Yazarın bahsettiği gibi gangsterlerin senatoya hatta ABD Başkanlığı'na kadar ulaşması, Amerikan sisteminin özüdür.

Terör, devletin başına gelen gangsterlerin, ülkeleri haraca bağlamak için uyguladığı bir mafya yöntemidir!

Trump da mafya patronu bir dedenin torunudur.

İsrail'in nasıl bir devlet olduğunu ise İsrailli milletvekili Moshe Raz, Meclis'te söyledi. Baz, "İsrail, görüşleri hükümetle uyuşmayan kişilerin alıkonulduğu, uzun saatler sorgulandığı bir polis devletine dönüştü" dedi.

***

Mafya yöntemleri kullananlara, mafya ağzıyla cevap verilmesi psikolojik savaş açısından gerekli olabilir fakat asıl oyunu, devlet adına strateji belirleyenlerin kurması gerekir. Tabii Türkiye'nin de polis devletine dönüşmemesi, irticaya meyil göstermemesi, kuruluş felsefesinden sapmadan demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak büyümesi şartıyla... 

Yazarın Diğer Yazıları