MEB’den 4+4+4'e rötüş!

MEB’den 4+4+4'e rötüş!
MEB, vazgeçemediği 4+4+4 müfredatında bu yıl kritik düzenlemelere gidiyor. Ders saati ve sayısının azaltılacağı düzenlemeyle müfredat da sadeleştirilecek.

MEB, müfredatla ilgili yeni bir yol haritası çiziyor. Ders saatlerini ve sayılarını azaltarak müfredatta sadeleştirmeye gidilecek yeni yol haritasını MEB Müsteşarı açıkladı. Müsteşar Tekin, okullarda uygulanan müfredattaki ağırlığın 4+4+4 eğitim sistemiyle hiçbir ilgisinin bulunmadığını, eskiden beri müfredatın ‘ağır’ olduğu yönünde eleştirilerin bulunduğunu hatırlatarak, temel hedefin müfredatı sadeleştirmek olduğunu söyledi.

Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın göreve geldiği günden itibaren sürekli olarak müfredatın ağırlığından rahatsızlığını dile getirdiğini ifade eden Tekin, her karşılaştığı velinin de “lisans düzeyinde öğretilmesi gereken konuların bırakın lise düzeyinde ortaokul müfredatında bile yer aldığına” ilişkin eleştiriler yönelttiğini anlattı. Tekin, şöyle konuştu:

“YOL HARİTASI TARTIŞILIYOR” 

“Hükümetimizin orta ve uzun vadeli eylem planları içerisinde, bu konuda atılması gereken adımlar var. Yeni dönemde en önemli çalışma konularımızdan bir tanesi müfredat. Müfredatla ilgili olarak eleştirilerin ortadan kalkacağı, hepsinin cevabını bulacağı yeni bir müfredat süreci Bakan Avcı'nın talimatlarıyla başladı. Bu süreç, öğrenciler, öğretmenler, il, ilçe yöneticileri, Talim ve Terbiye Kurulu ve akademisyenlerle bu konuda nasıl bir adım atmamız gerektiği, yol haritamızın nasıl olacağı tartışılıyor. Temel hedefimiz müfredatımızı basitleştirmek, hacmini daraltmak, bilgiden çok analiz yeteneklerini geliştirecek bir müfredata kavuşturmak.”

“ELEŞTİRİLERİ ORTADAN KALDIRACAK YENİ BİR MÜFREDAT OLACAK”

Müsteşar Tekin, ilgili genel müdürlüklerin kendi bünyesindeki okulların müfredat analizlerini yaptığını söyledi. Bu çalışmaların ardından müfredatta yapılacak yenileme sürecine ilişkin çalıştaylara başlanacağını bildiren Tekin, ardından Talim ve Terbiye Kurulu'nun onayına sunularak yürürlüğe konulacağını belirtti. Müfredat çalışmalarında kabaca üç önemli hususun bulunacağını dile getiren Tekin, “Bir tanesi, haftalık ders saatlerinin çok fazla olduğunu hepimiz eleştiriyoruz. İkincisi ders sayısı itibarıyla bir yığılma var. Üçüncüsü de derslerin içerikleri çok ağır. Dolayısıyla çocuklarımıza elinde çok hacimli ders kitapları vermek durumundayız. Bu üç eleştiriyi ortadan kaldıracak yeni bir müfredat süreci ortaya çıkacak. Çalıştaylar neticesinde ortaya çıkacak tablo Sayın Bakanımıza arz edilecek ve talimatları doğrultusunda gerekli adımları atacağız.” ifadelerini kullandı.

“DERSANESİZ TEOG’DA YÜZDE 90 MEMNUNİYET”

Dersanelerin özel okullara dönüşüm sürecine değinen Tekin, yaptıkları çalışmalarla okulların ve öğretmenin merkeze alındığını, 8'inci sınıftaki bir öğrencinin ilave bir eğitim sürecine ihtiyaç duymadan ortaöğretim ve yükseköğretim sınavlarına hazırlanabildiğini söyledi. Tekin, derslerin Bakanlığın ücretsiz düzenlediği takviye kurslarıyla desteklendiğini aktardı. Temel eğitimden orta öğretime geçiş süreci (TEOG) kapsamında yapılan merkezi ortak sınavlar sonrasında öğrenci ve öğretmenlere yönelik saha araştırmaları yaptıklarını anlatan Tekin, her soruda yüzde 90'ın üzerinde memnuniyet olduğu sonucuna ulaşıldığını söyledi. Tekin, “Öğrenciler streslerinin azaldığını, okulunda sınava girdiği için daha iyi hazırlandığını, öğretmenler de artık ikinci sınıf öğretmen muamelesi görmekten ve dersanelerdeki öğretmenlerle kıyaslanmaktan kurtulduklarını ve daha faydalı olduklarını söylüyorlar.” dedi.

“YGS’DE NETLER YÜKSELDİ”

“Son yapılan YGS'de her bir testte öğrencilerin verdiği doğru cevaplar ve netler üzerinden bakıldığında ortalama 4'er soru arttığını görüyoruz.” diyen Tekin, bunun önemli bir gösterge olduğunu belirtti. Tekin, “üniversite sınavlarında müfredatın dikkate alınmadığı, dershanelerdeki müfredattan soru çıktığı”na ilişkin yanlış algı bulunduğunu, bunu ortadan kaldıracak tedbirlerin ÖSYM ile birlikte alındığını ve her bir sorunun müfredattaki karşılıklarının tespit edilerek hazırlandığını hatırlattı. Tekin, ÖSYM'nin soru hazırlama ekibinde öğretmenlerin de yer aldığını söyledi.

“350 BİNE YAKIN ÖĞRENCİ PANSİYONLARDA BARINIYOR”

Tekin, bir soru üzerine, MEB'e bağlı yurt ve pansiyonların işleyişine ilişkin şu bilgileri verdi: “MEB'den izin alınarak özel kişi ve kurumlarca açılmış 4 bin 700'ün üzerinde yükseköğretim ve ortaöğretim yurdu var. Bunların denetimi MEB'e bağlı. MEB'den açılış izni almış, Bakanlığın standartlarına uygunluğu tespit edilmiş yurtları denetliyoruz. Bunun dışında, değişik bakanlıklardan, belediyelerden, valiliklerden alınan izinlerle kurulmuş apart, konukevi gibi yerler bizden yurt olarak izin alınmadığı için, başvurusu bulunmadığı için denetim yapmıyoruz. Sadece öğrenci yurtları ve pansiyonlarla ilgili denetimleri yapıyoruz.” 2002'de bin 506 pansiyon varken, bugün 2 bin 600 pansiyon bulunduğunu, 350 bine yakın öğrencinin pansiyonlarda barındığını dile getiren Tekin, pansiyonlardan eğitime erişimde güçlük çeken çocukların yararlandığını dile getirdi.