MEDYA POLEMİK

MEDYA POLEMİK
Erdoğan ve Öcalan aynı sakızı çiğniyorlar

(...)  Doğu Anadolu’da “Birlikte yaşayamayız. Bölünelim” diyenler son bir hafta içinde 30 okulu yaktılar, kapı penceresini yıktılar. Ve 6 yaşındaki çocuklara işaret ve orta parmaklarını çatal yapıp “zafer pozu verdirip” TV’lerde “bölünme propagandasına” dozu çok yüksek kışkırtma hızı kattılar.
Sadece okul yakmadılar.
Mühür söktüler.
Ve mühür vurdular.
Kürtçe eğitim yapmak için kurulmuş okulları devlet, yasalara aykırı, diye mühürlemişti. Hanım Belediye Başkanları başta, arkasında çocukların anneleri ve babaları, amcaları, dedeleri, ağabeyleri hep birlikte kapıdaki mührü söktüler. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulları da yaktılar.
Yakmadıklarını da mühürlediler.
Yalanı bırakalım.
Birlik, beraberlik bitti.
Bölünme isteyenler “her alanda bölünmezlik mührünü söktükçe” alkış almaya devam ediyorlar. Fiili bir kalkışma var. Yeni İçişleri Bakanı Efkan Ala da bütün bu mühür sökme ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti okullarını mühürleme kalkışması konusunda açıklama yaparken; “Kürtçe eğitim yapılacaktır” sözleri verdi. Bakan, Başbakan, Cumhurbaşkanı sözler verdikçe PKK militanları Güneydoğu kentlerinde gün ortasında Türk Bayrağı parçalayıp, PKK bayrağını direklere dikiyorlar.
Kürtçe eğitim yapılacaktır.
Özerklik verilecektir.
Öcalan serbest kalacaktır.
PKK’ya af çıkacaktır.
Bunlar da yetmiyor.
“Kuru kuru özerklik konuşmayalım” demekteler. Özerkliği ekonomik boyutlara da taşıyalım. Mali özerkliği de konuşalım. Vergileri de biz toplayalım. Petrolü biz çıkartalım.
Biz ve Siz.
Bölünelim.
Sorsan.
“Asla” demekteler.
Söz gelimi Abdullah Öcalan bölünme istemiyor, “Ortak Vatan” diye söze başlıyor. Selahattin Demirtaş’a , Ahmet Türk’e ya da Gültan Kışanak’a “bölünmek mi istiyorsun” desen “katiyen hedefimiz bölünme değil” diye cevaplıyorlar.
Bölünme istemiyor.
Fakat mühür söküyor.
Mühür vurduruyor.
Bayrak yırtıyor.
Okul yaktırıyor.
Yol kesiyor.
Vergi (haraç) toplatıyor.
Mahkeme ediyor.
İnfazı da yapıyor.
Ve sık sık, her fırsatta, her ortamda; “Mehmetçik öldürürüm. Ananı ağlatırım” diye tehdit ediyor.
Tayyip Erdoğan ve Abdullah Öcalan, birlikte bir sakız ürettiler. Bu sakızın adına; “Barış Süreci- Analar Ağlamasın- Daha fazla demokrasi- Demokratik Özerklik” dediler.
Dönüp, dönüp.
Aynı sakızı çiğniyorlar.
Sürecin sonunda ne var?
Bunu halktan gizliyorlar.
Türkiye’yi böldüler.
Biri cumhurbaşkanı oldu.
Diğeri Kürt halk önderi.
Zafer sakızı çiğniyorlar.