Necati Doğru'dan sonra Uğur Dündar'a da 11 ay hapis cezası...
Medya medya olalı böyle zulüm görmedi!
Dürüst ve yiğit meslektaşım Necati Doğru'dan sonra, Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Hakimi beni de 11 ay hapse mahkum etti. Üstelik hükmü para cezasına çevirmeyip erteledi!
Neden mi?
Lütfen okuyun ve siz de "medya medya olalı böyle zulüm görmedi" deyin.
(...)Ulaştırma eski Bakanı, Saray Sözcüsü ve günümüzün AKP İzmir milletvekili adayı Binali Yıldırım (...) 200 bin lira tazminat talep ediyor, ayrıca hapse girmemi istiyor.
Peki işlediğim büyük suç (!) ne!..
5 Nisan 2014 tarihinde SÖZCÜ'de yer alan yazım!
O yazıda İstanbul'daki Sabiha Gökçen Havalimanı'na 2. pistin ve 112 metre yüksekliğinde bir uçuş kontrol kulesinin inşa edileceğini, 2 milyar dolarlık ihalenin yakında yapılacağını belirtmiştim...
* * *
...
Gazetecinin yapması gereken neyse onu yaptım!.. Yani tüyü bitmemiş yetim hakkının bulunduğu bir konuda, toplumun gerçekleri öğrenmesine yardımcı oldum.
İftira atmadım, hakaret etmedim, kişilik haklarına saldırmadım, yalan söylemedim.
Sadece görünürdeki gerçeğe ayna tuttum.
*
Ama sonuçta ne oldu?
... bize de 11 aylık hapis cezası kaldı!
Tüm demokratik hukuk devletlerinde ödüle değer bulunacağından hiç kuşku duymadığım haberlerim, yazılarım ve televizyon programlarımla gurur duyuyorum.
Yağcılık ve yalakalık yapmadığım, biat etmediğim için yaşadığım mağduriyetleri, çektiğim acıları ve aldığım cezaları, çocuklarıma en değerli miraslar olarak bırakıyorum.
Bunları yaşatanları da toplum vicdanına, tek tük de olsa hâlâ var olduklarına inandığım gerçek hukukçulara ve Allah'a havale ediyorum.
Uğur Dündar / Sözcü
*
Bunun adı "ihaleye fesat karıştırmak" değil mi?
Eğer ülkede dev bir havaalanı ihalesi yapılmışsa... Bütün şirketler, ihalenin şartnamesinde belirtilen koşullara uygun teklifler vermiş, aralarından biri daha yüksek para verip ihaleyi almışsa... Buna söylenecek tek kelime yoktur.
Ama ihaleyi aldıktan sonra, parayı bulamayınca, o şirkete kredi alması için Hazine garantisi verilmişse... Şirket buna rağmen, özel bankalardan bu parayı temin edemeyince, devlet bankalarından verilen kredinin miktarı yüzde 70'e çıkarılmışsa... O zaman vatandaşın da şu soruyu sorma hakkı doğmaz mı:
Acaba ihaleyi alan şirkete, önceden, şartların değişeceği bildirildiği için mi bu kadar yüksek teklif verdi...
O zaman bunun adı "İhaleye fesat karıştırmak" olmaz mı...
Ertuğrul Özkök / Hürriyet
*
*Aman NATO sen koruma!
Malumunuz NATO Genel Sekreteri "Türkiye'yi tüm tehditlere karşı korumaya hazır olduklarını" açıkladı!
Kimileri bunu duyunca çok sevindi!
"NATO arkamızda" diye neredeyse bayram edecekler!
(...)
Türkiye'yi korumak adına gönderilecek askerlerin daha çok kime hizmet edeceklerini hiç düşündünüz mü?
Bugün ülkemizin hemen Güney'inde yani Irak ve Suriye'de kime hizmet ediyorlarsa yine aynı kişilere yardımcı olacaklarından hiç şüpheniz olmasın!
Yani yurt dışında nasıl terör örgütünün uzantıları ile içli dışlı oluyorlarsa yurt içinde doğrudan doğruya onlarla işbirliği içine gireceklerinden emin olabilirsiniz!
(...) NATO tarafından "korunacak duruma" düşmenin vahametini anlatabildiysek ne mutlu bize! Rabbimizden ülkemizi "o günlerden" uzak tutmasını diliyoruz!
Zeki Ceyhan / Milli Gazete